Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/15987 E. 2014/16387 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15987
KARAR NO : 2014/16387
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/266534
MAHKEMESİ : Saray(Tekirdağ) Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 23/09/2010
NUMARASI : 2007/61 (E) ve 2010/362 (K)
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığını ihlal

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar ve suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanıklar ve suça sürüklenen çocukların eylemlerinden dolayı, denetime olanak sağlayacak biçimde ayrı ayrı uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı biçimde hüküm kurularak 5271 sayılı CMK’nın 232. maddesine aykırı davranılması,
2- Hırsızlık suçundan kurulan hükümlerde, TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken; suç konusunun önem ve değeri, sanıkların kastının ağırlığı, güttükleri amaç ve saik, suçun işleniş şekli dikkate alınarak asgari hadden uzaklaşılarak uygulama yapılması gerekirken, yetersiz ve oluşa uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
3- Dosya içeriğine göre; saat 18.00 ila 03.30 aralığında gerçekleştirilen eylemin TCK’nın 6/1-e maddesine uygun olarak gece vakti işlendiğine dair delil bulunmadığı gözetilmeden aynı Kanunun 143 ve 116/4. maddeleri ile uygulama yapılması,
4- Eylemin fikir birliği içinde hareket edilerek birden fazla kişiyle birlikte gerçekleştirildiğinin anlaşılması karşısında; TCK’nın 119/1-c. maddesinin uygulanması gereğinin gözetilmemesi,
5- 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; suça sürüklenen çocuklara yüklenen tüm suçlar ve sanıklara yüklenen işyeri dokunulmazlığını bozma suçları için hükmolunan cezaların tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
6- Kabule göre; suça sürüklenen çocuklar hakkında işyeri dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümlerde, belirlenen cezanın TCK’nın 31/3 maddesi uyarınca indirilmesi sırasında, sonuç cezanın 8 ay hapis yerine 1 yıl 9 ay 10 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla cezaya hükmedilmesi,
7- 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar F.. K.. ve S.. K.. müdafiileri ile sanıklar R.. T.., Y.. A.. ve Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1 maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca hırsızlık suçu yönünden kazanılmış hakkın gözetilmesine 06.05.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.