Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/15204 E. 2014/14589 K. 17.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15204
KARAR NO : 2014/14589
KARAR TARİHİ : 17.04.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/276993
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 3. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2011
NUMARASI : 2009/419 (E) ve 2011/93 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Hırsızlık eyleminin müştekinin kilitli vaziyette olan otosunun çalınması şeklinde gerçekleşmiş olması karşısında, eylemine uyan 5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinin 1. fıkrasının “e” bendi yanında 5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinin 1. fıkrasının “b” bendinin de uygulanmaması
2-Hırsızlık suçuna konu eşyanın önem ve değeri ile meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak 5237 sayılı TCK’nın 61. maddesi uyarınca temel ceza belirlenirken alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-Eylemin gece işlendiğine ilişkin delillerin neler olduğu karar yerinde gösterilip tartışılmadan 5237 sayılı TCK’nın 143. maddesinin uygulanması suretiyle cezada artırıma gidilmesi,
4-Sanığın başka bir suç nedeniyle yakalandığında müştekiye ait aracı da çaldıklarını belirtip sakladıkları yeri göstermek suretiyle aracın bulunduğu haliyle müştekiye teslimini sağladığının anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 168/1-4 maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “a,b,d,e” bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, 5237 sayılı TCK’nın 53/1.maddesinin “c” bendinde yazılı kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı biçimde yazılı olarak hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık G.. D..’in temyiz itirazı bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, sanığın ceza süresi bakımından kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 17/04/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.