Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/15022 E. 2014/13630 K. 10.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/15022
KARAR NO : 2014/13630
KARAR TARİHİ : 10.04.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/291577
MAHKEMESİ : İzmir 2. Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/06/2011
NUMARASI : 2010/839 (E) ve 2011/611 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1)10/12/2010 tarihinde gerçekleşen hırsızlık suçuna ilişkin güvenlik kamerası görüntüleri polis memurlarınca izlenildiğinde, daha önceden tanınan sanıklardan Cemal’in görülerek adı geçen sanığın 12/12/2010 tarihinde yakalandığı; sanık Cemal’in suçu ikrar ederek, atılı suçu diğer sanık Ceyhun ile birlikte işlediklerini beyan ettiği; her ne kadar 12/12/2010 tarihli tutanakta ” suça konu elektrikli bisikletin yapılan çalışmalar sonucunda 1211 sokak No: 18 önünde olduğu tespit edilerek muhafaza altına alındığı” yazılı ise de, bahse konu adresin sanıklardan Cemal’in ikamet adresi olup, bu sanığın mahkemede verdiği 28/06/2011 tarihli ifadesinde, “suça konu bisikleti ne şekilde aldık ise o şekilde iade ettik” şeklindeki beyanı da dikkate alınarak, suça konu bisikletin yerinin sanıklar tarafından kolluk güçlerine bildirilmesinin ihtimal dahilinde olduğu anlaşılmakla; gerekirse tutanakta imzası bulunan polislerin ifadelerine de başvurularak, bisikletin yerinin sanıklar tarafından gösterildiğinin tespit edilmesi halinde, müştekinin iddiasına göre bisiklette 350,00 TL zarar bulunması karşısında tam iadeden söz edilemez ise de, müştekiden kısmi iadeye rızası olup olmadığı sorulup, sonucuna göre sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK.nın 168/4. maddesinin yollamasıyla aynı yasanın 168/1. maddesinin uygulama koşullarının değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
2)Suç tarihinde 12-15 yaş grubunda bulunan sanık C.. B.. hakkında 30/10/2010 tarihinde işlediği dava dışı başka bir hırsızlık olayına ilişkin alınan 03/12/2010 tarihli farik ve mümeyyizlik raporu ile yine aynı sanık hakkında 01/05/2009 ve 19/07/2009 tarihlerinde işlediği yağma suçlarına yönelik aldırılan 19/07/2009 tarihli sosyal inceleme raporu esas alınarak, hangi nedenle bu raporların benimsendiğinin karar yerinde tartışılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar C.. B.. ve C.. S.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 10/04/2014 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.