Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/14932 E. 2014/25871 K. 17.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14932
KARAR NO : 2014/25871
KARAR TARİHİ : 17.09.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/277841
MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/03/2011
NUMARASI : 2010/642 (E) ve 2011/276 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri de yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocukların müştekinin inşaatında bulunan elektrik kablolarını söküp çalma şeklindeki eylemlerinin TCK’nın 142/1-e maddesinde tanımlanan adet, tahsis ve kullanımları gereği açıkta bırakılan eşya hakkında hırsızlık suçuna uyduğu gözetilmeden, basit hırsızlık kabulüyle yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Suça sürüklenen çocukların birer gün arayla suç yerindeki inşaattan kabloları çalıp yaktıkları ve son olarak çalmış oldukları kabloları yakarken 05.06.2010 günü saat 22.45 sıralarında yakalandıklarının anlaşılması karşısında, haklarında zincirleme suç hükümlerini düzenleyen TCK’nın 43. maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,
3-Suça sürüklenen çocukların inşaattan hırsızlık eylemlerini ne zaman gerçekleştirdiklerine dair beyanda bulunmadıkları gibi suça sürüklenen çocuk C.. K..’nin eylemi gündüz işlediklerini iddia ettiğinin ve müştekinin suça sürüklenen çocukların yakalanması sonrasında hırsızlıktan haberdar olduğunun ve son eylemlerinde hırsızlıktan sonra başka yerden çalmış oldukları kablolarla birlikte yakarlarken yakalandıklarının anlaşılması karşısında, eylemin gece işlendiğine dair delillerin nelerden ibaret olduğunun karar yerinde tartışılmaması,
4-Kovuşturma aşamasında müştekinin, 18.02.2011 havale tarihli dilekçesiyle maddi zararının karşılandığını ve talebinin bulunmadığını beyan etmesi karşısında, suça sürüklenen çocuklar hakkında etkin pişmanlığı düzenleyen TCK’nın 168/2 maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
5-5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu’nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20/1-7 maddesi uyarınca; fiil işlendiği sırada çocukların işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, sosyal yönden inceleme yaptırılmasının gerekli olduğunun ve mahkemece sosyal inceleme raporuna gerek görülmediği taktirde ise gerekçesinin kararda gösterilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, suça sürüklenen çocuklar S.. K.. ve B.. E.. hakkında sosyal inceleme raporu aldırılmadan yazılı şekilde hüküm kurulması
6-Yargılama gideri olarak hesaplanan 45.00 TL’den suça sürüklenen çocukların paylarına düşen miktarın, CMK’nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanunun 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek terkin edilecek miktar olan 20 TL’nin altında kaldığının anlaşılması karşısında, hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar C.. K.., B.. Ş.., B.. E.. ve S.. K.. müdafiinin temyiz talebi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK’un 326/son maddesi hükmünün gözetilmesine, 17.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.