YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/14477
KARAR NO : 2014/15165
KARAR TARİHİ : 29.04.2014
Tebliğname No : 6 – 2011/268665
MAHKEMESİ : İzmir 13. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 24/03/2011
NUMARASI : 2010/17 (E) ve 2011/133 (K)
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal etmek, mala zarar verme
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
A- Sanık M.. K.. hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1412 sayılı CMUK’nın 305/1-son. madde ve fıkrası uyarınca ikibin Türk Lirasına kadar olan mahkumiyet hükümleri kesin olup, tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden 5237 sayılı TCK’nın 58/6. maddesi ile yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık M.. K..’ın temyiz istemi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından sanık hakkında “5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümlerin çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B- Sanıklardan M.. K.. hakkında hırsızlık; A.. Ö.. hakkında hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçundan kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık A.. Ö..’nun temyiz aşamasında gönderdiği dilekçesinde, psikiyatri tedavisi gördüğünü beyan edip, Manisa Devlet Hastanesi’nin 18.10.2012 tarihli sağlık kurulu raporunun fotokopisini eklediğinin ve rapor içeriğine göre de atipik psikoz teşhisi nedeniyle % 80 işgücünü kaybetmiş ve yatılı bakım merkezinde bakıma muhtaç olduğunun belirtilmiş olması karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 32. maddesi uyarınca suçu işlediği sırada akıl hastalığı veya zayıflığı nedeniyle eylemin hukuksal anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğini tamamen kaldıracak veya önemli ölçüde azaltacak şekilde akıl hastalığının ve ceza ehliyetinin bulunup bulunmadığının tespit edilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmesi zorunluluğu,
2- 27.09.2009 tarihinde saat 15.30’da tanzim edilen tutanak içeriğine göre, kolluğun hırsızlığı yapanların sanıklar M.. K.. ve A.. Ö.. ile yaş küçüklüğü nedeniyle hakkında ayrı soruşturma yapılan F.. M.. olduğunu tespit edip, A.. Ö.. ve F.. M..’i yakaladığının, bu şahısların çaldıkları eşyayı sakladıkları barakayı göstermeleri üzerine barakada yapılan arama sonucunda, çalınan malzemeden bir kısmının bulunup müştekiye teslim edildiğinin ve müştekinin karşılanmayan zararının giderilmesini istemediğini beyan ettiğinin anlaşılması karşısında; etkin pişmanlık göstererek çalınan şeyin iade ya da bedelinin tazmininin suç failinin veya ortaklarından biri tarafından bizzat pişmanlık göstererek yerine getirilmesi gerekli olup, sanık A.. Ö..’nun çalınan eşyanın bir kısmını iade edip müştekiye teslimini sağladığından ve müştekinin de 5237 sayılı TCK’nın 168/4. maddesi uyarınca kısmi geri vermeye rızasının bulunduğunun kabul edilmesi nedeniyle aynı Yasanın 168/1. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçeyle yazılı biçimde hüküm verilmesi,
3- 1412 sayılı CMUK’nın 305/1-son. madde ve fıkrası uyarınca ikibin Türk Lirasına kadar olan mahkumiyet hükümleri kesin olup, tekerrüre esas alınamayacağı gözetilmeden sanık M.. K.. hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6. maddesi ile yazılı şekilde uygulama yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar A.. Ö.. ve M.. K..’ın temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 29.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.