Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/13971 E. 2014/16296 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13971
KARAR NO : 2014/16296
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/123670
MAHKEMESİ : Gaziantep 7. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2012
NUMARASI : 2011/505 (E) ve 2012/130 (K)
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Adli emanetin 2012/240 sırasına kayıtlı bulunan ve müştekinin işyerinde ele geçirilen 3 adet ıslak mendil ve yeşil renkli havlu üzerindeki vücut sıvısı örneğinden elde edilen genotipin, başka bir hırsızlık olayı nedeniyle M.K isimli şahıstan alındığı bildirilen kan örneğinden elde edilen genotip ile uyumlu olduğunun 31.10.2011 tarihli ekspertiz raporunda bildirildiği ve 10.1.2012 tarihli müzekkere de M.K isimli şahsın M. K. olduğunun yapılan yazışmalardan anlaşılması karşısında bu şahıs hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından dava zamanaşımı süresi içinde işlem yapılması olanaklı kabul edilmiştir.
5237 sayılı TCK.nın 51.maddesi 8. fıkrasında, “Denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirildiği takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır.” hükmü getirilerek, 765 sayılı TCK’dan farklı olarak ertelemenin infaz kurumu olarak düzenlendiği, bu nedenle aynı Yasanın tekerrürü düzenleyen 58/2-b maddesi gereğince cezanın infaz edilmiş sayıldığı tarihten yani, denetim süresinin yükümlülüklere uygun ve iyi halli geçirilmesinden sonraki 3 yıllık sürede suç işlenmesi halinde de cezanın tekerrüre esas teşkil edeceği, sanığın sabıka kaydına göre, Gaziantep 8.Asliye Ceza Mahkemesinin 05/12/2007 gün, 2006/294; 2007/1250 E-K sayılı hükmü ile hırsızlık suçundan tayin edilen 1 yıl 10 ay 17 gün hapis cezasının ertelendiği, hükmün kesinleştiği 13/12/2007 tarihinden itibaren 2 yıllık denetim süresinin iyi halli geçirilmesinden sonra sanığın 3 yıllık süre dolmadan 24/09/2011 tarihinde incelemeye konu dosyadaki suçu işlediğinin anlaşılması karşısında sanık hakkında TCK.nun 58. Maddesinin tatbik edilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
1-Dosya kapsamından; olay günü tespit edilemeyen bir vakitte müştekinin işyerine kepenk kilitleri kırılmak suretiyle içeri girilerek LCD televizyon, 2 adet bilgisayar, 2 adet fotoğraf makinesi ve 2 adet cep telefonunun çalındığı, tahkikat devam etmekteyken, 30.9.2011 günü yaya olarak devriye gezen ekiplerin hakkında 165. maddeden beraat kararı verilen K.. G..’ın işyerinin önünden geçerken masa üzerinde 2 takım bilgisayar ve 1 adet laptopu gördükleri, şüphe üzerine bilgisayarları incelediklerinde, kasalı bilgisayarların, 25.9.2011 günü müştekinin işyerinden çalınan bilgisayarlar olduğunun ve toplam değerlerinin 1310 TL olduğunun tespit edilerek teşhisle müştekiye iade edildiği, K.. G..’ın, suça konu bilgisayarı satan şahıs olarak, suçlular defterinden sanığı teşhis ettiği ayrıca K.. G.. tarafından plaka bilgisi verilen aracın da sanık tarafından kullanıldığının anlaşılarak bu yolla sanığa ulaşıldığı, sanığın atılı suçlamayı kabul etmediği, suça konu bilgisayarları 1000 TL ye açık kimlik ve adres bilgilerini bilmediği Cengiz isimli arkadaşından çalıntı mal olduğunu bildiği halde satın aldığı ve Kemal’e 1100 TL karşılığında sattığını söylediği, yargılama aşamasında ise önceki beyanlarından farklı olarak, Cengiz’in elinde bulunan 3 adet bilgisayarla yanına geldiği, bunları satmak istediğini söylediği, kendisinin de çalıntı olduğunu anladığı bilgisayarların satışına yardımcı olduğu, Cengiz ile Kemal’in, bilgisayarların satışı hususunda 1100 TL ye anlaştıkları, Cengiz’in parayı aldıktan sonra kendisine 100 TL para verdiği yolunda beyanda bulunduğu, K.. G..’ın da yargılama aşamasında olay günü işyerine iki kişinin geldiği, kendisine bilgisayar alıp alamayacaklarını sordukları, alabileceğini söylemesi üzerine diğer kişinin dükkandan ayrılarak bilgisayarları almaya gittiği, sanığın ise işyerinde kaldığı, diğer kişinin getirdiği bilgisayarları pazarlık sonucu 1100 TL ye satın aldığı parayı ise sanığa verdiği yolundaki birbiriyle çelişkili ve örtüşmeyen beyanları ile sanığın alışveriş yaptığını söylediği Cengiz’in açık kimlik ve adres bilgilerini sunamadığı ve suç tarihi ile suça konu bilgisayarların K.. G..’ın işyerinde ele geçirildikleri zaman aralığı dikkate alındığında, sanığın eyleminin TCK nın 142 /1-b maddesinde yazılı suçu oluşturduğu gözetilmeden yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2- 31.10.2011 tarihli ekspertiz raporu uyarınca adli emanetin 2012/240 sırasına kayıtlı bulunan ve suçta kullanıldığı anlaşılan ıslak mendil ve havlunun dosyada delil olarak muhafazasına karar verilmesi gerekirken eylemi gerçekleştiren diğer fail ya da faillere ilişkin suç delili niteliğini taşıyan söz konusu eşyaların imhasına dair yazılı şekilde karar verilmesi,
3-5237 sayılı TCK.nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar süreceğinin gözetilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,
4-Bu dava sebebiyle yapılan 6,00 TL davetiye giderinin, 6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olduğunun ve bu nedenle sanığa yargılama gideri olarak yükletilmeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık B.. Y..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 1412 Sayılı CMUK’un 326/son. maddesi gereği ceza süresi yönünden sanığın kazanılmış hakkının gözetilmesine, 6.5.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.