Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/13114 E. 2014/25429 K. 15.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/13114
KARAR NO : 2014/25429
KARAR TARİHİ : 15.09.2014

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, işyeri dokunulmazlığını ihlal etmek
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Suça sürüklenen çocuk … hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk …’in 15-18 yaş aralığında olmasına rağmen TCK’nın 31/3 maddesi yerine TCK’nın 31/2 maddesi uygulanarak eksik cezaya hükmedilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 04.03.2008, 6-47/43 ve 23.03.2004, 41/70 sayılı kararlarında da belirtildiği üzere; suça sürüklenen çocuk … hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan TCK’nın 116/4, 119/1-c, 31/2 ve 62 maddelerinin yerel mahkeme kararında uygulanarak sonuç ceza belirlenmiş ve TCK’nın 50/3. maddesindeki kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlar çevrilebilmesi sınırları içerisine girmiş ise de; sabit kabul edilen ve asıl olarak uygulanması gereken TCK’nın 116/4, 119/1-c, 31/3 ve 62 maddelerine uyan eylemin cezası mahkemenin uyguladığı cezaya göre, her durumda 1 yıldan fazla hapis cezasını gerektirdiğinden ve aksi hal yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan, ikinci kez mahkumiyetin sonuçlarını da kapsayacak şekilde yararlandırılmayı sağlayacak, bir kez tanınmış olan atıfet genişletilmek suretiyle hakkaniyete aykırı sonuçların doğmasına, adalet ve eşitlik ilkelerinin zedelenmesine yol açılmış olacağından, suça sürüklenen çocuk …’in hükmolunması gereken ceza miktarı itibariyle, TCK’nın 50/3. maddesi gereğince kısa süreli hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevirilmesi kapsamında kalmadığı anlaşılarak yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz itirazı yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
II-Sanık … hakkında hırsızlık, mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Sanık hakkında mala zarar verme suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 151. maddesi yerine, aynı yasanın 157. maddesinin gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Yasanın 108/4, 5, 6. fıkralarında “Hakim, mükerrir hakkında cezanın infazının tamamlanmasından sonra başlamak ve bir yıldan az olmamak üzere denetim süresi belirler. Tekerrür dolayısıyla belirlenen denetim süresinde, koşullu salıverilmeye ilişkin hükümler uygulanır. Hakim, mükerrir hakkında denetim süresinin uzatılmasına karar verebilir. Denetim süresi en fazla beş yıla kadar uzatılabilir.”hükmünü düzenlemiştir. Buna göre denetim süresini belirleme ve gerektiğinde uzatma görevi, hükmü veren mahkemeye değil, hükümlünün infaz aşamasındaki davranışlarını da değerlendirerek koşullu salıverme ile ilgili kararı verecek mahkemeye aittir. Buna göre; hüküm kurulurken mükerrir olan sanık hakkında TCK’nın 58/7. maddesi uyarınca “mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra da denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesiyle yetinilmesi gerekirken, denetimli serbestlik tedbirinin süresininde belirlenmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık …’nun temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından ”2 yıl denetim süresi belirlenmesine” ilişkin bölümün çıkartılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
III-Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme ve hırsızlık suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;
Suça sürüklenen çocuk … hakkında mala zarar verme suçundan hüküm kurulurken TCK’nın 151. maddesi yerine, aynı yasanın 157. maddesinin gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım hatası kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede, usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suça sürüklenen çocuk …’in 15-18 yaş aralığında olmasına rağmen TCK’nın 31/3 maddesi yerine TCK’nın 31/2 maddesi uygulanarak eksik cezaya hükmedilmesi
2-Suça sürüklenen çocuk …’in suç tarihinde henüz 18 yaşını ikmal etmediği ve suç tarihinden önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olması nedeniyle TCK’nın 50/3. maddesi gereğince hakkında hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezaların aynı kanunun 50/1 maddesi gereğince adli para cezası ya da diğer tedbirlerden birine çevrilmesi zorunlu olduğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk … müdafiinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 326/son maddesinin gözetilmesine, 15.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi.