Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/12760 E. 2014/22185 K. 23.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/12760
KARAR NO : 2014/22185
KARAR TARİHİ : 23.06.2014

Tebliğname No : 2 – 2012/113293
MAHKEMESİ : Bakırköy 16. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/12/2011
NUMARASI : 2008/1031 (E) ve 2011/679 (K)
SUÇ : Bilişim sistemlerinin kullanılması suretiyle hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık D.. K.. hakkında kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelenmesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun, kendi altsoyu açısından koşullu salıverme tarihine; kendi altsoyu dışındaki kişiler yönünden ise, cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
2-6352 sayılı Yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık D.. K..’ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan ”53. maddenin uygulanmasına’’ ilişkin bölüm çıkarılıp yerine ‘‘53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına’’ cümlesinin eklenmesi, yine hüküm fıkrasından sanığa yargılama giderleri yüklenmesine ilişkin kısmın çıkarılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık O.. B.. hakkında kurulan hüküm ile ilgili temyiz talebinin incelenmesine gelince;
Hükmedilen cezanın türü ve süresi itibarıyla sanık O.. B.. müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin, 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 318. maddesi gereğince REDDİNE,
Sanığın savunmalarında suça konu bankamatik kartını olaydan önce diğer sanık D.. K..’a verdiğini bir daha da geri alamadığını beyan ettiği, diğer sanık Dursun’un da sanığın savunmaları doğrultusunda beyanda bulunup sanığın kartını bir arkadaşından havale geleceğini belirterek 2006 yılı Haziran ayı sonlarına doğru aldığını ve verdiği şahıstan geri alamadığından sanık Osman’a iade etmediğini belirtmesi karşısında; sanığın yüklenen suçu işlediğine dair, cezalandırılmasına yeterli, her türlü kuşkudan uzak, hukuka uygun, kesin ve inandırıcı kanıt bulunmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki velayet hakkından, vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun, kendi altsoyu açısından koşullu salıverme tarihlerine; kendi altsoyu dışındaki kişiler yönünden ise, cezasının infazı tamamlanıncaya kadar süreceğinin gözetilmemesi,
2-6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK’nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması sebebiyle sanığa yüklenemeyeceğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık O.. B.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 23.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.