Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/11809 E. 2014/12110 K. 01.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11809
KARAR NO : 2014/12110
KARAR TARİHİ : 01.04.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/250933
MAHKEMESİ : Aydın Çocuk Mahkemesi
TARİHİ : 28/12/2010
NUMARASI : 2010/143 (E) ve 2010/312 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Suç tarihi 27.02.2010 olduğu halde, 5271 sayılı CMK’nın 232/2-c maddesine aykırı olarak 28.02.2010 olarak gösterilmesi ve taksitlendirme yapılırken TCK’nın 52/4. maddesinin gösterilmemiş olması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak kabul edilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun suça sürüklenen çocuklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Olay günü S.. A.Ş.’ye ait kapalı kasa kamyon ile yoğurt ve peynir taşıyan müşteki, kavşağa geldiğinde kasada bulunan yoğurt ve peynirlerin devrilmemesi amacıyla yavaşladığı sırada, suça sürüklenen çocukların, 27.02.2010 tarihli görgü tespit tutanağı uyarınca kapılarında herhangi bir zorlama izi bulunmadığı ve kilitli olmadığı anlaşılan kullanım ve tahsis gereği kapısı açık bırakılan kamyonun kasasından yoğurt ve peynirleri çaldıklarının anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocukların eylemlerinin 5237 sayılı TCK’nın 142/1-e maddesine uyduğu gözetilmeden yazılı şekilde aynı yasanın 142/1-b maddesi gereğince uygulama yapılması,
2-27.02.2010 tarihli olay yakalama ve teslim tutanağına göre, suça sürüklenen çocuk M.. A..’ın annesi tarafından malzemelerin bulunduğu yerin kolluk kuvvetlerine gösterilmesi sonucu, aynı gün 11 adet (2,5 kg’lık) yoğurt ile 1 adet (20 kg’lık) peynirin müştekiye iade edildiği ve iadenin kısmi olduğunun anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK’nın 168/4 maddesi gereğince müştekinin kısmi iadeye rıza gösterip göstermeyeceği tespit edildikten sonra suça sürüklenen çocuklar hakkında TCK’nın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı belirlenmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
3-5271 sayılı CMK’nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocukların savunmalarını yapmaları için zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuklara, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
4-Suça sürüklenen çocuklar 18 yaşını doldurmadıkları halde, 5271 sayılı CMK’nın 185. maddesine aykırı olarak hükmün verildiği oturumun kapalı yerine açık yapılması,
5-Talimatla beyanı alınan müştekinin şikayetçi olduğunu beyan etmesine rağmen 5271 sayılı CMK’nın 238/2. maddesine aykırılık oluşturacak şekilde davaya katılmak isteyip istemediğinin sorulmaması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar B.. H.., F.. G.., M.. A.. ile M.. Ö.. müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 01.04.2014 gününde oy birliğiyle karar verildi.