Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2013/11303 E. 2014/9519 K. 17.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2013/11303
KARAR NO : 2014/9519
KARAR TARİHİ : 17.03.2014

Tebliğname No : 6 – 2011/240678
MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 08/03/2011
NUMARASI : 2011/157 (E) ve 2011/132 (K)
SUÇ : Hırsızlık

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mağdur Z.. U..’a yönelik eylem nedeniyle kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılması ilişkin hükme yönelik itiraz üzerine Şanlıurfa 1.Ağır Ceza Mahkemesi 2011/327 değişik iş sayılı kararı ile itirazın reddine karar verildiği anlaşılmakla; bu hükmün inceleme dışı bırakılarak, mağdurlar A.C.. ve Ş. T..’a yönelik eylemler nedeniyle kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Mağdur Ş. T..’a yönelik eylemde, sanıkların çantayı çekip almak istediklerinde, mağdurun çantayı bırakmadığı, sanıkların mağduru motosikletle 20 metre kadar sürükledikleri, bu şekilde mağdurun çantayı bırakmak zorunda kaldığı, sürüklenen mağdurun dosyada mevcut adli raporuna göre basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığının anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin yağma suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdir ve münakaşasının üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden kovuşturmaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
2-Mağdur A. C.. 25.01.2011 tarihindeki celsede verdiği ifadesinde, “sanığın ailesinin zararı karşılayacaklarını kendisine söylediklerini, ancak şu ana kadar zararın giderilmediğini” beyan ettiği, mağdurun bundan sonraki celselere iştirak etmediği, ancak sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde mağdur A.C..’ın zararının sanığın ailesi tarafından ödendiğini iddia etmesi karşısında, iddianın araştırılarak sonucuna göre TCK’nın 168/2.maddesinde tanımlanan etkin pişmanlık hükümlerinin tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi,
3-TCK’nın 53/1. maddesinin (c) fıkrasındaki, velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından yoksunluğun infaz tarihine kadar; sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise yoksunluğun koşullu salıverme tarihine kadar uygulanmasına karar verilmemesi suretiyle aynı maddenin üçüncü fıkrasına aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık A.. A.. müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 17.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.