YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2012/26248
KARAR NO : 2012/28193
KARAR TARİHİ : 25.12.2012
Hırsızlık suçundan sanık … hakkında yapılan duruşma sonunda; hırsızlık suçundan mahkumiyetine ilişkin Akyazı Asliye Mahkemesince verilen 02.04.2007 tarih 2006/358 Esas ve 2007/170 Karar sayılı hükmün sanık müdafiinin temyizi üzerine Dairemizin 16.10.2012 tarih ve 2011/19237-2012/21821 sayılı ilamı ile oy birliği ile bozulması yolundaki kararına karşı, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 13.12.2012 tarih ve 2007/219056 sayılı yazısı ile verilen kararın Düzeltilerek Onanması yönünde Yargıtay Birinci Başkanlığına itiraz talebinde bulunulması üzerine dosya 13.12.2012 gününde Daireye gönderilmekle okunarak gereği görüşülüp düşünüldü:
TÜRK MİLLETİ ADINA
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 13.12.2012 tarih ve 2007/219056 sayılı itiraz istemi yerinde görülmüş olduğundan Dairemizin 16.10.2012 tarihli 2011/19237 Esas ve 2012/21821 Karar sayılı bozma kararı kaldırılarak yeniden yapılan incelemede;
Sanığın, suça konu aracı müştekiye 2.000 TL karşılığında iade edeceğini söylemesi ve müştekinin durumu kolluk kuvvetlerine haber vermesi sonucu sanığın yakalanması şeklinde gerçekleşen eylemde, rızai iade koşullarının gerçekleşmediği gözetilmeden, 5237 sayılı TCK’nın 168/1. maddesi uyarınca etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanık hakkında 456/4.madde gereği doğrudan verilen para cezasının tekerrüre esas olamayacağının gözetilmeyerek, 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin sanık hakkında uygulanması,
2- Aynı Yasanın 53/3. maddesi göz ardı edilerek, 53/1-c bendinde belirtilen haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmiş olması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık … müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından “53/1. maddesinde öngörülen tedbirlerin uygulanmasına” ilişkin bölümler çıkarılarak, yerine “53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına”
cümlelerinin eklenmesi ve “TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına” ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine “Sanığın, … 1. Sulh Ceza Mahkemesi’nin 21.07.2004 tarihinde yerine getirilen, 2002/9 – 2003/1256 sayılı ilamı ile 996 milyon 450 bin lira para cezasına hükümlü olduğu ve sanığın sözkonusu ilamının tekerrüre esas teşkil ettiği anlaşıldığından, TCK’nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, sanığın kazanılmış hakkı gözetilerek şartla tahliye süresine eklenecek miktarın Akyazı Asliye Ceza Mahkemesinin 02.04.2007 tarih 2006/358 Esas ve 2007/170 Kararına göre belirlenmesine, cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 25.12.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.Sanık …’un anlaşılmakla;