Yargıtay Kararı 13. Ceza Dairesi 2011/19244 E. 2012/25332 K. 27.11.2012 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 13. Ceza Dairesi
ESAS NO : 2011/19244
KARAR NO : 2012/25332
KARAR TARİHİ : 27.11.2012

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme, suç eşyasının satın alınması

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Adli sicil kaydında infaz edilip edilmediği belli olmayan hükümlülüğü bulunan sanık … hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58. maddesinin uygulanma koşulları araştırılmadan hüküm verilmesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanıkların başka suçtan aynı yargı çevresindeki cezaevinde tutuklu bulunduklarının anlaşılması karşısında, hükmün açıklandığı 05.07.2007 tarihli son oturumda hazır bulundurulmadan hükümlülüklerine karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 196. maddesine aykırı davranılarak savunma hakkının kısıtlanması,
2-10.03.2007 tarihinde başka bir işyerinden de hırsızlığa teşebbüs ederken sanıkların yakalanmaları üzerine, sanık …’ın kolluk görevlisine müştekinin işyerinden hırsızlık yaptıklarını söyleyip çaldıkları sigara ve içkileri sattıkları …’in adını verdiği, bunun üzerine sanık …’in evinde yapılan arama sonucu çalınan eşyanın bir kısmı bulunup müştekiye teslim edildiğinin anlaşılması karşısında; olayın ortaya çıkmasını ve henüz başvurusu bulunmayan müştekiye kısmi iade yapılmasını sağlaması nedeniyle, müştekiden 5237 sayılı TCK’nın 168/4 maddesi gereğince kısmi geri vermeye rızası bulunup bulunmadığı sorularak sonucuna göre sanıklar …, … ve …’ın hakkında aynı Yasanın 168/1. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmeden hüküm verilmesi,
3- Sanıklar …, … ve …’ın birlikte müştekiye ait işyerine saat 03.00 sıralarında gece sayılan zaman dilimi içinde girmek suretiyle hırsızlık suçunu gerçekleştirdiklerinin kabul edilmesi karşısında; 5237 sayılı TCK’nın 116/4 maddesi uygulanmayarak sonuçta eksik cezaya hükmedilmesi,
../.
2
4- Sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi ile uygulama yapılırken, her bir suç nedeniyle verilen cezanın yasal sonucu olarak ayrı ayrı anılan maddenin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
5- Hırsızlık eylemi ile hırsızlık malı bilerek kabul etme eylemi ayrı ayrı suçlar olup, sanık …’in sarfına neden olduğu giderin ayrı hükmedilmesi, diğer sanıklar …, … ve …’ın da sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı, ortak yargılama giderlerinden de paylarına düşen miktarda eşit olarak sorumlu tutulmaları gerektiği gözetilmeden, tüm yargılama giderlerinin 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı olarak sanıklardan müteselsilen alınmasına karar verilmesi,
6- Suç tarihinde sabıkasız olan sanıklar …, … ve …’ın hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarından belirlenen cezanın iki yıldan az olması karşısında; hükümden sonra 08.02.2008 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 5728 sayılı Yasa’nın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca ve bu maddenin 6. fıkrasına 25.07.2010 tarihinde yürürlüğe giren 6008 sayılı Yasanın 7. maddesi ile eklenen cümle de gözetilerek; hükmolunan cezanın tür ve süresine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar …, …, … ve … müdafiilerinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK’un 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 27.11.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.