Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/94 E. 2023/1459 K. 07.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/94
KARAR NO : 2023/1459
KARAR TARİHİ : 07.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulüne borçlunun itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

Kararın davalı borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle davanın reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı alacaklı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin taşınmazda birinci kiracı olduğunu, davalının müvekkilinin alt kiracısı olduğunu, takibin konusu 06.03.2020 tarihli sözleşmenin borçlu ile müvekkili arasında imzalandığını, borçlunun sözleşmenin 7. maddesinde belirtilen 100.000 TL’den 40.000 TL’sini sözleşme anında ödediğini, 01.09.2020 tarihinde ödemesi gereken 60.000 TL’yi ise ödemediğini, sözleşmenin 1. maddesine göre kiralayana, ödenmesi gerekli 131.698.00 TL’den ödenen 32.000 TL ve kiralayan tarafından yapılan 22.411,50 TL indirimden sonra kalan bakiye 77.300 TL’yi de ödemediğini, borçlunun ilamsız takibe itirazının yerinde olmadığını, takip dayanağı sözleşmenin müvekkiline ait dondurma işletmesinin tüm demirbaşları ile birlikte davalıya kiralanmasına yönelik olduğunu, borçlu tarafından her ne kadar alt kiraya verme yetkisi olmadan sözleşme imzalandığı iddia edilerek itiraz edilmiş ise de alacaklı müvekkilinin birinci kiracı, borçlunun ise kiracının kiracısı durumunda olduğu, sözleşmenin geçerli olduğu gibi alt kiralama yetkisinin olup olmamasının sonucu değiştirmeyeceğini iddia ederek itirazın kaldırılmasını, borçlu aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı borçlu vekili cevap dilekçesi sunmadı.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlunun itirazında, alacaklıya bir borcu olmadığını ve alacaklının mecuru alt kiraya verme yetkisinin bulunmadığını ileri sürdüğü, bu itirazlarının dışında aradaki sözleşmeye, imzasına, borç doğuran ilişkinin varlığına bir itirazda bulunmadığı, borçlu tarafından, takibe konu borcun bulunmadığına veya ödendiğine ilişkin bir belge sunulmadığı gerekçesiyle İİK’nın 68. maddesi uyarınca itirazın kaldırılmasına, asıl alacağın %20’si oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; müvekkili ile davacı arasında yapılan sözleşmede söz konusu kiralanan … yerinin … Müftülüğüne ait olup davacının hiç bir yetkisi bulunmadığı halde müvekkiline kendisine aitmiş gibi sözleşme yaparak kiraya verdiğini, daha sonrasında … Müftülüğünden müvekkiline ulaşılarak kiralanan yerin … Müftülüğüne ait olduğu ve kira bedelinin de müftülük adına ödenmesi gerektiğinin söylendiğini, bu nedenle davacıya ödeme yapılmadığını, davacı kendisine ait olmayan … yerini kiraladığı ve sözleşme yaptığı için hakkında dolandırıcılık suçundan … Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunulduğunu, mahkeme kararının gerekçe içermediğini iddia ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile icra takip dosyasında takip dayanağı belgenin taraflar arasındaki alt kira sözleşmesinden kaynaklı alacak olarak gösterildiği, takibin dayanağı olarak gösterilen alt kira sözleşmesinin ise, kayıtsız şartsız borç ikrarını içerir İİK’nın 68. maddesi anlamında belge olmadığı, icra mahkemelerinin dar yetkili olup uyuşmazlığın çözümünün yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı alacaklı vekili temyiz dilekçesinde; borçlunun imzaya itiraz etmediğini, takip dayanağı alt kira sözleşmesinin İİK 68 anlamında kayıtsız şartsız borç ikrarı içeren belge olduğunu iddia ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, itirazın kaldırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 68. maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.İcra ve İflas Kanunu’nun 269/2. maddesi hükmü gereğince ödeme emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini aynı yasanın 62. maddesi hükümleri dâhilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur.Borçlu itirazında kira akdini ve varsa buna ait mukavelenamedeki imzasını açık ve kesin olarak reddetmez ise, akdi kabul etmiş sayılır.İcra ve İflas Kanunu’nun 269/c maddesine göre borçlu akdi reddetmeyip kiranın ödendiğini veya sair bir sebeple istenemeyeceğini bildirerek itiraz etmiş ise itiraz sebeplerini ve isteğini noterlikçe re’sen tanzim veya imzası tasdik edilmiş veya alacaklı tarafından ikrar olunmuş bir belge ile ispat etmeye mecburdur.

3.Somut olayda takip dayanağı belge İİK’nın 269. maddesinde geçen kira sözleşmesi olmayıp alacaklıya ait dondurma işletmesinin tüm demirbaşları ile birlikte işletme hakkının borçluya verilmesine ilişkindir. Bu nedenle İİK’nın 269/c maddesinin uygulanma imkanı yoktur.

4.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.