Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/710 E. 2023/1650 K. 14.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/710
KARAR NO : 2023/1650
KARAR TARİHİ : 14.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ihalenin feshi davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddi ile şikayetçi aleyhine ihale bedelinin %1’i oranında para cezasına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; takip dosyasında fazla miktarda alacak talep edildiğinden bahisle … 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/233 E. sayılı dosyasında takibin iptali talepli dava açıldığını, bu davanın sonucu beklenmeden satış yapıldığını, takibe konu taşınmaz her ne kadar daha yüksek bir değerde ise de belirlenen kıymet takdirinin altında bir bedelle satış yapıldığını, davacı asile gönderilen ödeme emri, kıymet takdiri ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu, satış ilanında taşınmazın niteliklerine detaylıca yer verilmediğini, şartnamede ihale alıcısına yasal vergi ve harçların kaç gün içerisinde tamamlanması gerektiğine ilişkin sürenin yer almadığını, tellalın görevini gereği gibi yerine getirmediğini bu durumun kamera kaydının temini ve incelemesi ile anlaşılacağını, belirterek ihalenin feshini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davacının kıymet takdirine itiraz davasının reddedildiğini, bu nedenle kıymet takdirine itirazların ileri sürülemeyeceğini, kıymet takdirine itiraz davasının vekil ile açıldığını, bu nedenle satış ilanın da vekile tebliğ edildiğini, tebliğin usule uygun olduğunu, satış ilanı tebliğinden itibaren süresi içerisinde şikayet yoluna başvurulmadığından artık diğer itirazların da ileri sürülemeyeceğini, satış bedelinin İİK’nın 129. maddesine uygun olduğunu, muhammen bedelin altında satış yapılmasının fesih sebebi olmadığını, diğer fesih sebeplerinin de yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı ihale alıcısı tarafından cevap dilekçesi sunulmamış ancak, davalı katıldığı duruşmada davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararında; satış ilanı tebliğinin usule uygun olduğu, satış ilanının tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde ilandaki hususlara ilişkin şikayet yoluna gidilmediği, takibin iptali davasında satışın durdurulmasına ilişkin tedbir kararı bulunmadığı yapılan keşif sonrası sunulan bilirkişi raporu ile kıymetin icra müdürlüğünce belirlenen kıymet ile aynı olarak tespit edildiği, bu durumda fesih sebebi bulunmadığı, ipotek bedelinin altında satış yapılmış olmasının ipotek alacaklısı banka tarafından takip yapılmış olması sebebiyle fesih sebebi olamayacağı gerekçesi ile davanın reddi ile ihale bedelinin %1 oranında para cezasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekilince; takip dosyasında fazla miktarda alacak talep edildiğinden bahisle … 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/233 E sayılı dosyasında takibin iptali talepli dava açıldığı, bu davada alacak miktarının düşürüldüğü, kararın henüz kesinleşmediği, alacak miktarı netleşmeden satış yapılamayacağı bu hususta icra müdürlüğüne talepte bulunmalarına rağmen talebin karşılanmadığı ve satışın yapıldığı, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya aykırı olduğu, taşınmazın değerinin daha yüksek olduğu, belirlenen kıymet takdirinin altında bir bedelle satış yapıldığı, davacıya gönderilen ödeme emri, kıymet takdiri ve satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğu, satış ilanında taşınmazın niteliklerine detaylıca yer verilmediği iddia edilerek kararın kaldırılması ve ihalenin feshine karar verilmesi talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacı vekili Av. …’in kıymet takdirine itiraz davası açtığı, bu davada verilen kararın 27.08.2020 tarihinde takip dosyasına ibraz edildiği bu aşamadan sonra 30.09.2020 tarihinde satış ilanının vekile e tebligat vasıtasıyla tebliğ edildiği, adı geçen vekilin azledildiğine ya da istifa ettiğine dair bilgi ve belgenin bulunmadığı, bu haliyle asile tebligat yapılamayacağı, TK’nın 11. maddesi göz önüne alındığında vekile yapılan satış ilanı tebliğinin usule uygun olduğu, yargılama aşamasında alınan bilirkişi raporunun usul ve yasaya aykırı olduğu, taşınmazın değerinin daha yüksek olduğu ileri sürülmüş ise de, dairenin kaldırma kararı üzerine mahkemece yapılan keşif sonrası sunulan bilirkişi raporunun tetkikinde, taşınmazın üstün ve eksik yönlerinin, imar durumunun, çevresel ve yapısal özelliklerinin tek tek belirlendiği, emsal araştırmasının yapıldığının görüldüğü, hesaplama yöntem itibariyle usule uygun olduğu, her ne kadar icra müdürlüğünün keşif tarihi olan 15.01.2020 tarihi esas alınarak hesaplama yapılması gerekirken, kıymet takdirine itiraz yargılamasındaki keşif tarihi olan 23.07.2020 tarihi esas alınarak hesaplama yapılmış olması hatalı ise de, bu tarih (23.07.2020 tarihi) itibariyle 250.000,00 TL değer belirlenmesi, bilirkişi raporunda yazılı olan Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi ve Değişim Oranındaki ocak ayı endeksinin temmuz ayı endeksine göre daha düşük olması ve taşınmazın bu altı aylık süre içerisinde olumsuz etkilendiği bir durumun bulunmaması ile kıymet takdirine itirazın bedelin daha yüksek olduğu iddiasıyla yapılmış olması karşısında, bu hatanın sonuca etkili olmayacağı, … 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2020/233 E. sayılı dosyasında takibin iptali talepli davada alacak miktarının değişikliğe uğraması fesih sebebi olmadığı gibi, anılan davada satışın yapılmamasına yönelik tedbir kararı verilmediği ve ihale tarihi itibariyle de dava sonuçlanmamış olduğundan ihale yapılmasına engel bir durumda olmadığı, satış ilanı tebliğinden itibaren yedi günlük süre içerisinde satış ilanına ilişkin şikayet yoluna başvurulmadığından artık bu iddianın fesih sebebi yapılamayacağı, kamu düzenine aykırılık da tespit edilmediği gerekçesi ile davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesinde ileri sürülen gerekçeleri tekrar ederek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması isteminde bulunmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, 10.11.2020 tarihinde satışı yapılan 8332 ada 4 parsel 12 nolu bağımsız bölüme ilişkin ihalenin feshi talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İcra İflas Kanunu’nun 134 ve devamı maddeleri.

3.Değerlendirme
1 .Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.