Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/497 E. 2023/1455 K. 07.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/497
KARAR NO : 2023/1455
KARAR TARİHİ : 07.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ihalenin feshi şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine, para cezasına karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin ipotekli taşınmazın maliki olduğunu, ihalenin gerçekleştiği icra dosyası kapsamında tanzim edilen satış ilanının müvekkiline tebliğ edilmeksizin ihale edildiğini ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekilinin cevap dilekçesinde; davanın reddini talep ettiği görülmüştür.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davaya konu taşınmaz ihalede temel alınan bedelin çok üzerinde ihale edildiğinden hukuki yararın olmadığını, davacının aynı satış ilanında yer alan başka bir taşınmazın ihalesine eşinin katılabilmesi için teminat yatırdığı göz önüne alındığında, ihaleden haberdar olduğunun anlaşıldığını belirterek davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle usulden reddine, para cezasına karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili ; dosyaya ipotekli taşınmaz maliki sıfatıyla zorunlu takip arkadaşlığı sebebiyle dahil edildiğini, bu sebeple taşınmazın muhammen bedel üzerinde veya altında satılmasının müvekkilinin menfaatine tesir etmediğini, müvekkilinin ihaleden makul bir süre önce haberdar olmadığını ileri sürülerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kıymet takdirine yönelik geçerli bir itirazın da bulunmadığı gözetildiğinde borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararı olmadığı, davacı tarafından satış ilanının davacıya tebliğ edilmediği ileri sürülmüş ise de davacının ihalenin feshini istemekle hukuki yararının bulunmadığı durumlarda satış ilanının tebliğ edilip edilmediği ya da usulsüz tebliğinin sonuca etkisinin olmayacağı, kaldı ki davacının eşi Gülay Sarı’nın vekili aracılığıyla ihaleye katılıp pey sürdüğü ve teminatın da bizzat davacı tarafından yatırıldığı gerekçesiyle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı vekili; istinaf dilekçesini tekrarlamakla ihalenin feshi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usul ve yasaya aykırı yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2.İİK 134 üncü ve devamı madde hükümleri, 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa’ nın 27.maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

07.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.