Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/400 E. 2023/6830 K. 30.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/400
KARAR NO : 2023/6830
KARAR TARİHİ : 30.10.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinde şikayetçi borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya ve borca itirazlarını ileri sürerek takibin durdurulmasını talep ettiği, İlk Derece Mahkemesince davanın reddine ve borçlu aleyhine tazminata karar verildiği, borçlu tarafından karara karşı istinaf yoluna başvurulduğu, Bölge Adliye Mahkemesince; borçlunun istinaf nedenleri yerinde görülmemekle birlikte, icra inkâr tazminatının, asıl alacağın icra takip tarihindeki TL karşılığı üzerinden hükmedilmesi gerektiğinden bahisle İlk Derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın reddine, alacağın takip tarihindeki kur üzerinde hesaplanan TL karşılığının yüzde yirmisi oranında tazminatın davacı borçludan alınarak davalı alacaklıya verilmesine karar verildiği anlaşılmıştır
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 58. maddesinin 3. fıkrasında; alacağın veya istenen teminatın Türk parasıyla tutarının ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı günün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiğinin ve faizinin, takip talebinde belirtilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Yine aynı Kanunun 60. maddesinin birinci fıkrasının birinci bendinde; alacaklının veya vekilinin banka hesap numarası hariç olmak üzere, 58. maddeye göre takip talebine yazılması lazım gelen kayıtların ödeme emrinde bulunması gerektiği belirtilmiştir.
Buna göre; alacaklı, yabancı para alacağının TL karşılığını, takip talebinde göstermek zorunda olup, buna bağlı olarak bu zorunluluğun ödeme emrinde de yerine getirilmesi gerekmektedir. Anılan noksanlık kamu düzeni ile ilgili ve devletin hükümranlık haklarına ilişkin olması nedeniyle takibin her safhasında re’sen göz önünde tutulmalıdır (HGK.nun 12.05.1999 tarih ve 1999/12-271 E. – 99/301 K.sayılı kararı).
Somut olayda, her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince; “takibin 27.06.2022 tarihinde açıldığı, 27.06.2022 tarihli takip talebinde alacağın TL karşılığının bulunmadığı, alacaklı vekilinin 28.06.2022 tarihinde UYAP sisteminden sunduğu takip talebinde ise alacağın TL karşılığının gösterildiği” belirtilse de dosya içerisinde, UYAP kayıtlarında yapılan inceleme ve eksiklik talebiyle yazılan müzekkereye verilen cevapta gönderilen takip taleplerinin incelenmesinde takip talebinde yabancı para alacağının TL karşılığı gösterilmemiş olup harca esas değerinin de Türk Lirası olarak yazılı olmadığı görülmüştür.

O halde Bölge Adliye Mahkemesince takip talebinde yabancı para alacağının harca esas değer olarak Türk Lirası karşılığı gösterilmediğinden davacı borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda yazılı nedenlerle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 28.11.2022 tarih ve 2022/1837 E. – 2022/1971 K. sayılı kararının re’sen BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, bozma nedenine göre borçlunun temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.