Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/397 E. 2023/961 K. 20.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/397
KARAR NO : 2023/961
KARAR TARİHİ : 20.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ihalenin feshi şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, ihale bedelinin %5’İ oranında para cezasının şikayetçiden alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.

Kararın borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kamu düzenine aykırılık bulunmayan ilk derece mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı şikayetçi/ borçlu dava dilekçesinde;borçlu şirketin Ticaret Sicil Gazetesinde kayıtlı adresi yerine başkaca adreslere tebligatların yapıldığını, tebligatların usulsüz olduğunu, ihaleye konu taşınmazın diğer icra dosyalarından İİK’nın 100üncü madde bilgilerinin toplanmadığını ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiştir.

II. CEVAP
1.Davalı alacaklı (ihale alıcısı) vekili cevap dilekçesinde; davacı tarafın şikayet sebeplerinin hiçbirini delillendirmediğini, davacının ticaret sicilde kayıltlı “… Mahallesi, … Sokak, No:17A/1 …/…” adresine tebligatlar yapıldığını, 100. maddeye yarar bilgilerin toplandığını ve eksik toplanmış olması durumunda şikayet hakkı borçluya tanınmadığı gibi, ihalenin feshi sebepleri arasında da sayılmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; davacıya usule uygun şekilde tebligatların çıkartıldığı ve tebliğ işlemlerinin borçlunun ticaret sicil adresinde yapıldığı, buna göre tebliğ işlemlerinde bir usulsüzlük bulunmadığı, İİK’nın 100. maddesinde yer alan ve derece kararının düzenlenmesine yönelik hususların ve bu madde ile ilgili bilgilerin toplanmasının, taşınmaza haciz koyduran alacaklıların sırasını belirlemede önemli olup fesih sebebi olmadığı,
resen ihalenin feshini gerektirir kamu düzenine aykırı bir durum da bulunmadığı gerekçeleri ile davanın reddine, ihale bedelinin %5’i oranında para cezasının şikayetçiden alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde;şirketin Ticaret Sicil Gazetesinde kayıtlı adresi yerine başkaca adreslere tebligatların yapıldığını, tebligatların usulsüz olduğunu, ihaleye konu taşınmazın diğer icra dosyalarından İİK’nın 100 üncü madde bilgilerinin toplanmadığını, ihaleye konu aracın ithal olması durumunu araştırmaksızın hatta taleplerine ilişkin bir değerlendirme yapmaksızın davayı reddettiğini ihale bedelinin %5’u oranında yani 30.000 TL para cezası verdiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçlu şirketin ticaret sicilinde kayıtlı olan adresine çıkartılan icra emrine ve kıymet takdiri raporuna ilişkin tebligatlarının muhatabın taşındığının tevsiki ile iade gelmesi üzerine, aynı adresine Tebligat Kanunu’nun 35 ve Tebligat Yönetmeliği’nin 57nci maddesi gereğince yapılan icra emri, kıymet takdiri raporu ve satış ilanı tebliğ işlemlerinin şeklen usulüne uygun olduğu, İİK’ da ihalenin feshi nedenlerinin sayılmadığı, İİK’nın 134/2 maddesinde Borçlar Kanunun 226 maddesinde yazılı sebeplere dayalı olarak ihalenin feshinin talep edilebileceğinin belirtildiği, gerek doktrin gerekse Yargıtay uygulamalarına göre ihalenin feshi nedenleri belirlenmiş olup, somut olayda İİK’nın 100 üncü maddesine yarar bilgilerin toplanmadığına yönelik iddianın ihalenin feshi sebebi olmadığı anlaşıldığından re’sen incelenecek sebepler bakımından da ihalenin feshini gerektirir bir durum bulunmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf dilekçesindeki sebepler aynen tekrar edilerek kararın bozulmasını talep etmiştir

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usul ve yasaya aykırı yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
İİK 364/2, 134 üncü ve devamı madde hükümleri, 7343 sayılı Kanun md. 27,33 üncü madde

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

20.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.