Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/384 E. 2023/1549 K. 09.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/384
KARAR NO : 2023/1549
KARAR TARİHİ : 09.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki taşınmaz ihalesinin feshi şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddi ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu şikayet dilekçesinde; satış ilanı ve arttırma şartnamesinde ipotek bedeline açıkça yer verilmediğini, ihale başlangıcında tutulan “ihale katılımcı pey listesi”nde ihale alıcısı adına ihaleye katılan vekilin imzasının yer almadığını, bunun alıcı vekilinin başlangıçta salonda yer almayıp ihaleye sonradan katıldığını gösterdiğini, ne zaman katıldığı belirsiz bir alıcının ihaleye katılması ve ihale tutanağını imzalamasının hatalı olduğunu, alıcının ihaleye katılmadan önce başka alıcıların katılımlarını engellemiş olma ihtimalinin bulunduğunu ileri sürerek taşınmaz ihalesinin feshini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı ihale alıcısı cevabında; ihalenin usulüne uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Davalı alacaklıya şikayet dilekçesi tebliğ edilmiş, alacaklı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; satış ilanının şikayetçi borçlu şirket vekiline elektronik tebligat yoluyla 12.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, satış ilanına ilişkin olarak bu tebliğinden itibaren yedi günlük sürede şikayet yoluna gidilmediği, bu nedenle ipotek bedelinin satış ilanında gösterilmediği iddiasının ihalenin feshi davasında ileri sürülemeyeceği, icra müdürlüğünce taşınmazın muhammen bedelinin 9.228.000 TL olarak belirlendiği, satış ilanının kıymet takdiri raporuna uygun olarak düzenlendiği, taşınmazın 13.450.000 TL’ye ihale alıcısı davalı 3. kişiye ihale edildiği, ihalenin satış kararına uygun olarak saat 11:55’te başladığı, ihale tutanağının tellal ve ihale alıcısı tarafından imzalandığı, ihalede birden fazla pey süren bulunduğu, ihaleye katılımın engellendiği yönündeki iddianın soyut beyan niteliğinde olduğu, bu nedenle itibar edilemeyeceği, taşınmazın satış bedelinin muhammen bedelinin üzerinde olması nedeniyle zarar unsurunun gerçekleşmediği gerekçesi ile şikayetin reddi ile şikayetçi borçlu aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; satış ilanı ve satış şartnamesinin hatalı olduğunu, “İhale Katılımcı Pey Listesi”nde ihale alıcısı adına vekaleten ihaleye katılan kişinin imzasının bulunmadığını, ihaleye katılım zamanı belirsiz olan alıcının ihaleye kabul edilmesi ve ihaleyi almasının hatalı olduğunu, muhtemel başka alıcıların pey sürmesini engellemiş olabileceğini, ihale muhammen bedelin üzerinde gerçekleşmiş olsa da zarar unsurunun oluştuğunu ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılması ile ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; satış ilanının şikayetçi borçlu şirketin vekiline elektronik tebligat yoluyla 12.02.2022 tarihinde tebliğ edildiği, satış ilanına ilişkin olarak bu tebliğinden itibaren yedi günlük sürede şikayet yoluna gidilmediği, bu nedenle ipotek bedelinin satış ilanında gösterilmediği iddiasının ihalenin feshi nedeni olarak değerlendirilemeyeceği, icra müdürlüğünce taşınmazın muhammen bedelinin 9.228.000 TL olarak belirlendiği, satış ilanının kıymet takdiri raporuna uygun olarak düzenlendiği ve taşınmazın 13.450.000 TL’ye ihale edildiği, ihalenin satış kararına uygun olarak saat 11.55’te başladığı, ihale tutanağının tellal ve ihale alıcısı tarafından imzalandığı, ihalede birden fazla pey sürenin bulunduğu, ihaleye katılımın engellendiği yönündeki iddianın soyut beyan niteliğinde olduğu, bu nedenle itibar edilemeyeceği, taşınmazın satış bedelinin muhammen bedelinin üzerinde olduğu gerekçesi ile şikayetçi borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi borçlu temyiz dilekçesinde; satış ilanı ve satış şartnamesinin hatalı olduğunu, “İhale Katılımcı Pey Listesi”nde ihale alıcısı adına vekaleten ihaleye katılan kişinin imzasının bulunmadığını, ihaleye katılım zamanı belirsiz olan alıcının ihaleye kabul edilmesi ve ihaleyi almasının hatalı olduğunu, muhtemel başka alıcıların pey sürmesini engellemiş olabileceğini, ihale muhammen bedelin üzerinde gerçekleşmiş olsa da zarar unsurunun oluştuğunu ileri sürerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 16., 17., 18. ve 134. maddeleri, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

09.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.