Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/3264 E. 2023/3422 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/3264
KARAR NO : 2023/3422
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/1964 E., 2023/405 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Bakırköy 5. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/359 E., 2021/504 K.

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye talebi üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince, davalılar …, … ve … yönünden davanın reddine, bu davalılar yönünden koşulları oluşmayan tazminat talebinin reddine, davalı…Medikal Tekstil isimli şirket yönünden itirazın kaldırılması talebinin 2020 yılı Aralık, 2021 yılı Ocak ve Şubat aylarına ilişkin aylık kira bedeli toplamı olan 255.000,00 TL yönünden kabulüne, bu miktara ilişkin davalının itirazının kaldırılmasına, takibin devamına, aşan miktar yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine, itirazın kaldırılmasına karar verilen 255.000,00 TL asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 51.000,00 TL tazminatın davalı…Medikal Tekstil isimli şirketten alınarak davacıya verilmesine, itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilen 425.000,00 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 85.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalı…Medikal Tekstil isimli şirkete verilmesine, davalı…Medikal Tekstil isimli şirketin mecurdan tahliyesine karar verilmiştir.

Kararın davacı/alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin HMK 353(1)-b/2 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı/alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; taraflar arasında 01.08.2020 tarihli kira sözleşmesinin bulunduğunu, 2020 yılı 8. aydan bu yana kullanılmakta olan işyerine ait kira bedellerinin ödenmediğini, icra takibi başlatıldığını, borçluların borca ve ferilerine haksız itiraz ettiğini ileri sürülerek , itirazın kaldırılması ve davalıların taşınmazdan tahliyesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili isteminde özetle; kira sözleşmesine davalının, kefil sıfatıyla taraf olup iş bu kefalet Türk Borçlar Kanunu’na göre geçersiz olduğunu, bu sebeplerle davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile TBK’nın 583. maddesinde belirtilen şartlara uyulmadığından taraflar arasındaki kefalet sözleşmesi geçersiz olup, bu sebeple davalılar …, … ve …’in kira borçlarından sorumluluğundan söz edilemeyeceğinden bu davalılar yönünden açılan davada itirazın kaldırılması talebinin reddine; kira kontratındaki muacceliyet şartının geçersiz olduğu anlaşıldığından davacının davalı kiracıya yönelik itirazın kaldırılması talebinin 2021 yılı Mart – Temmuz aylarına isabet eden 5 aylık dönem yönünden reddine, İİK’nın 269/c maddesi gereği takip tarihi itibariyle muaccel olan Aralık 2020 – Şubat 2021 arası 3 aylık kira yönünden borca itirazının 2004 sayılı İİK’nın 269/c maddesindeki belgelerden biri ile ispatlayamadığı anlaşılmakla 2020 yılı Aralık, 2021 yılı Ocak ve Şubat aylarına ilişkin aylık kira bedeli toplamı olan 255.000,00 TL yönünden davalı kiracı …’nin itirazının kaldırılmasına, aşan miktar yönünden itirazın kaldırılması talebinin reddine, itirazın kaldırılmasına karar verilen 255.000,00 TL asıl alacağın %20’si oranında hesaplanan 51.000,00 TL tazminatın davalı…Medikal Tekstil isimli şirketten alınarak davacıya verilmesine, itirazın kaldırılması talebinin reddine karar verilen 425.000,00 TL’nin %20’si oranında hesaplanan 85.000,00 TL tazminatın davacıdan alınarak davalı…Medikal Tekstil isimli şirkete verilmesine, kiracının ödeme emrinin tebliği üzere yasal otuz günlük süre içerisinde kira borcunu ödemediği bu suretle tahliye koşullarının da oluştuğu anlaşılmakla davacının tahliye talebinin kabulüne karar verilerek davalı şirket kiracının taşınmazdan tahliyesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı/alacaklı vekili; kira sözleşmesinde kefillerin imzasının bulunması nedeniyle, haklarında icra takibi yapılması yasaya aykırı olmayıp, hukuksal değerlendirmeler ile bu kısım yönünden taleplerimizin kabul edilmemesi doğru görülse dahi, alacaklı aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, yine kira sözleşmesinde muacceliyet şartı mevcut olup, kiracı hakkında dönem sonuna kadar olan kira bedelinin talep edilmesi yasaya aykırı olmayıp, hukuksal değerlendirmeler ile bu kısım yönünden taleplerimizin kabul edilmemesi doğru görülse dahi, alacaklı aleyhine icra tazminatı, yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesi hukuka aykırı olduğunu, reddedilen talepler ve aleyhe kurulan hükümlerin kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile T.B.K’nın kefalet sözleşmesinin şekil şartlarını düzenleyen 583. maddesi gereğince davaya konu kira sözleşmesinde davalı …, … ve …’in sorumlu olduğu azami miktar ve sorumluluk altına girdiği tarih ve müteselsil borçlu olduğu veya bu anlama gelen herhangi bir ifade davalı kefiller tarafından el yazısı ile yazılmış olmadığından TBK’nın 583/1. maddesindeki şekli unsurlarını taşımadığı anlaşılmış ve geçersiz olduğunu kabul etmek gerektiği, bu durumda T.B.K’nın 583. maddesinde belirtilen şekil şartlarına uyulmadan yapılan sözleşmenin davalı …, … ve … yönünden geçersiz olduğu, davanın reddine karar verilmesinde ve davalı şirket yönünden itirazın kaldırılmasının kısmen kabulüne karar verilmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığı, bu durumda da yargılama gideri ve davalılar lehine vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasının yerinde olduğu gerekçesiyle davacının istinaf taleplerinin esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davacı/alacaklı vekili; istinaf sebeplerini tekrarla kararın bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; adi kiraya ve hasılat kiralarına ilişkin icra takibinde itirazın kaldırılması ve tahliye talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 269/1. maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen kararın tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı/alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

16.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.