Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/251 E. 2023/1706 K. 15.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/251
KARAR NO : 2023/1706
KARAR TARİHİ : 15.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile İİK’nın 269/a maddesi gereğince davalı kiracının temerrüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Alacaklı; borçlu tarafından takibe itiraz edilmediğini, ihtarlı ödeme emri tebliğine rağmen borcun süresinde ödenmediğini ve kiracı borçlunun temerrüde düştüğünü belirtip, temerrüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Borçlu; davaya cevap sunmamış, duruşmaya katılmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ihtarlı ödeme emri tebliğine rağmen davalı borçlu kiracı tarafça takibe itiraz edilmediği, takibin kesinleştiği ve süresinde de borcun tamamının ödenmediği ve davalı borçlu kiracının temerrüde düştüğünün anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulü ile İİK’nun 269/a maddesi gereğince davalı kiracının temerrüt nedeniyle kiralanandan tahliyesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu; taraflar arasında imzalanmış protokol ve bu protokol doğrultusunda yapılan ödemelere ilişkin dekontların ekte olduğunu, dekontlar ile de sabit olduğu üzere, davacı alacaklı tarafa herhangi bir borcunun kalmadığını, alacaklının kötü niyetli olduğunu, kabul anlamına gelmemek kaydıyla iki haklı ihtarname gönderme şartının da gerçekleştirilmediğini ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçluya ödeme emri tebliğ edilmiş, davalı taraf yasal 7 günlük süre içerisinde itiraz etmediği gibi, 30 günlük yasal süre içerisinde de kira borcunun tamamını ödemediği, temerrütün gerçekleştiği, davalı tarafça, istinaf aşamasında, protokol ve ödeme dekontları sunulmuş ise de; yapılan incelemede, protokol uyarınca ödenmesi gereken 30.000 TL bakiye kira borcunun protokolde belirtilen tarihte (01.10.2021) ödenmediği gibi, 30 günlük yasal ödeme süresinin dolmasından sonra yapılan ödemelerin de temerrüdün oluşmasını ve tahliyeyi engellemeyeceği, davacı alacaklı tarafça, 30 günlük ihtar müddetinin bitiminden itibaren 6 aylık yasal süre içerisinde tahliye talebinde bulunulması karşısında, İİK’nın 269/a maddesinde belirtilen tahliye koşullarının da oluştuğu, resen nazara alınması gereken herhangi bir kamu düzenine aykırılık da bulunmadığı, kararının usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Borçlu; istinaf dilekçesindeki hususları tekrar ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, adi kiraya ve hasılat kiralarına ait takipte temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 269. maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

15.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.