Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/2352 E. 2023/3785 K. 30.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2352
KARAR NO : 2023/3785
KARAR TARİHİ : 30.05.2023

MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SAYISI : 2021/3430 (E) ve 2022/1866 (K)
SUÇ : Alacaklıyı zarara ugratmak için mevcudu eksiltmek
SUÇ TARİHLERİ : 17.10.2014, 19.09.2014, 14.10.2014, 31.10.2014
HÜKÜM : İstinaf başvurusunun kabulüne, sanıkların beraatine

İlk Derece Mahkemesince verilen hükümlere yönelik istinaf incelemesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından verilen kararın; 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun (5271 sayılı Kanun) 286 ncı maddesinin birinci fıkrası uyarınca temyiz edilebilir olduğu, 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükümleri temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 291 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin süresinde olduğu, 294 üncü maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz dilekçesinde temyiz sebeplerine yer verildiği, 298 inci maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz isteminin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1.Müştekinin 23.12.2014 havale tarihli dilekçesi ile; alacaklının birinci ve ikinci el araç alım-satım ve yetkili servis olarak hizmet verdiğini, sanıklardan … ile alacaklı şirket arasında ticari ilişki neticesinde … tarafından sıralı çekler verildiğini, çeklerin karşılıksız çıkması üzerine … 5.İcra Müdürlüğünün 2014/9349 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu adına kayıtlı taşınmazlar üzerine haciz konulduğunu, akabinde borçlu tarafından icra takibine konu borcun ödendiğini ve dosyayı infaz ederek tüm hacizleri kaldırdığını, aynı gün içerisinde elindeki tüm malvarlığını muvazaalı olarak diğer sanıklar üzerine geçirdiğini ve alacaklıdan açıkça mal kaçırdığını, … Asliye Ticaret Mahkemesinin ihtiyati kararına istinaden yeniden icra takibi başlatıldığını, borçlu … adına kayıtlı olarak bilinen … Körfez İlçesi Yarımca Ş Mahallesi 19j4b pafta,68 ada, 34 parsel 1 kat 6 numaralı bağımsız bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi,Tütünçiftlik Sok. 19j3A pafta,856 ada,31 parsel,zemin kat 5 numaralı bağımsız
Bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Ş Mahallesi 909 ada 34 parsel zemin kat 3 numaralı bağımsız bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi 19j3a pafta, 856 ada, 31 parsel zemin kat 5 numaralı bağımsız bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi 15j4c pafta, 54 ada, 31 parsel, 1 kat 3 numaralı bağımsız bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Ş.Mahallesi 623321c4b pafta, 909 ada, 34 parsel, nolu bağımsız bölümün, … Körfez İlçesi Yarımca Ş.Mahallesi 909 ada, 34 parsel, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümlerdeki tüm taşınmaz ve araçların satılarak üçüncü kişilere devredildiğini tespit ettiklerini, borçlu hakkında daha önce birçok icra takibi bulunduğunu tespit ettiklerini, borçlunun aciz halinde olduğunun sabit olduğunu belirterek, sanık … ile tasarrufi işleme giren diğer sanıklar hakkında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltmek suçundan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun ( 2004 sayılı Kanun) 331/1 inci maddesi gereğince cezalandırılmaları için dava açılmıştır.

2…. 1. İcra Ceza Mahkemesinin 13.07.2021 tarihli kararı ile, sanıklar … ve … hakkında alacaklıyı zarara uğratmak için mevcudu eksiltme suçundan ayrı ayrı neticeten 3.600,00 TL ve 100,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına, sanıklar …, … ve … hakkında atılı suçun unsurları oluşmadığından sanıkların ayrı ayrı beraatlerine karar verilmiştir.

3…. Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 26.05.2022 tarihli ve 2021/3430 Esas, 2022/1866 Karar sayılı kararı ile, … 1. İcra Ceza Mahkemesi’nin13.07.2021 tarihli ve 2014/867 Esas, 2021/240 Karar sayılı kararının sanıklar … ve … yönünden kaldırılarak, yerine; sanıklar … ve … hakkında atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle CMK’ nun 223/2-e inci maddesi gereğince beraatlerine, ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

II.TEMYİZ SEBEPLERİ
Müşteki vekilinin temyiz istemi, sanıklar … ve … yönünden yerel mahkemece verilen mahkumiyet kararının kaldırarak, sanıkların beraatlerine karar verildiği, yerel mahkemenin mahkumiyet kararının onanması gerektiği, istinaf kararının eksik inceleme ve hatalı değerlendirme sonucunda verildiği, dosya kapsamında delillerle desteklendiği üzere, alacaklı şirketin alacağının doğum tarihinin satış anlaşmasının yapıldığı 5 ağustos 2014 tarihi olduğu, istinaf mahkemesince çek tarihi ele alınarak, devirlerin borcun doğumundan önce yapıldığı kanaatine varıldığı, bu tespitin hatalı olduğu, yerel mahkemece yapılan yargılamada borçlu sanık …’un ticari defter ve kayıtlarının usulüne uygun olmadığı, beyan ettiğinden çok daha fazla miktarda borca batık olduğu, iş yerinin açık gibi görünmesine karşın hiçbir ticari faaliyette bulunmadığı, mal varlıklarının tamamını kişisel ilişkileri ile apar topar elinden çıkararak alacaklılarına zarar verdiği, diğer sanık … ile çocukluk arkadaşı olduğu ve birlikte hareket ettiklerinin tespit edildiği, sanıkların suça konu eylemi işlediklerinin sabit olduğu, taşınmaz satışlarının borcun doğumundan önce olmasına dayanarak beraat kararı verilmesinin hukuka aykırı olduğu, aksi taktirde aynı hukuksal durumları olanlara farklı karar verilmesi sonucunun ortaya çıkacağı ve Anayasa’nın 10 uncu maddesi kapsamında eşitlik ilkesinin ihlal edileceğinin açık olduğu, suça konu tasarrufların borcun doğumundan sonra yapıldığı, yapılmadığının kabulü halinde dahi, İİK’nın 331 inci maddesinde yer alan koşullar sağladığında sanığın cezalandırılmasına karar verileceğinin açık olduğu, Körfez 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/127 Esas, 2019/183 Karar sayılı dosyasında zarar verme kastının bulunması sebebiyle İİK’nın 280/1 inci maddesi uyarınca tasarrufun iptali ile … 4. İcra Müdürlüğünün
2014/10329 Esas sayılı icra takip dosyasındaki alacak ve ferileri ile sınırlı olarak cebri icra yetkisi verilmesine karar verildiği, dosyanın incelenmesi akabinde; sanık … tarafından, dosyaya sunulan delillerden daha önce tanışıklıkları olduğu anlaşılan sanık …’a 17.10.2014 tarihinde aynı akit tablosu ile taşınmazların devredildiğinin görüleceği, bu şekilde toplu satışların, hayatın olağan akışına aykırı olduğu, Yargıtay içtihatlarında da yer aldığı üzere, aynı gün, aynı kişiye birden fazla taşınmaz satışının, tarafların birbirlerini tanıdığına ve borçlunun durumunu ve amacını bildiklerine karine teşkil ettiği, devir tarihinin icra takipleri ile yakın tarihli oluşu ve sanık …’un devredilen taşınmazda ikamet ettiğinin tespit edilmiş oluşu birlikte değerlendirildiğinde, İİK’nın 280 inci maddesinde vücut bulan emare olgusunun gerçekleştiğinin anlaşıldığı, sanıklar … ve …’un alacaklılardan mal kaçırma kastı ile mevcudunu eksilttiği hususunun sabit olduğundan bahisle kararının temyiz incelemesi sonucu bozulmasına ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
Dava konusu olay, sanık adına kayıtlı … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi 19j4b pafta, 68 ada, 34 parsel 1 kat 6 numaralı bağımsız bölüm, … Körfez İlçesi ….., Mahallesi, ….., Sok. 19j3A pafta, 856 ada,31 parsel, zemin kat 5 numaralı bağımsız bölüm, … Körfez İlçesi Yarımca Ş Mahallesi 909 ada 34 parsel zemin kat 3 numaralı bağımsız bölüm, … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi 19j3a pafta,856 ada, 31 parsel zemin kat 5 numaralı bağımsız bölüm, … Körfez İlçesi Yarımca Mahallesi 15j4c pafta,54 ada, 31 parsel,1 kat 3 numaralı bağımsız bölüm, … Körfez İlçesi Yarımca Ş.Mahallesi 623321c4b pafta, 909 ada, 34 parsel, nolu bağımsız bölüm ve … Körfez İlçesi …..,Mahallesi 909 ada, 34 parsel, zemin kat 2 numaralı bağımsız bölümde kayıtlı taşınmazların alacaklıyı zarara uğratmak kastı ile devredildiği iddiasına ilişkindir.

Temyizin kapsamına göre;
A. İlk Derece Mahkemesinin Kabulü
İcra İflas Kanunun 280/1 inci maddesi gereğince, mal varlığı borçlarına yetmeyen bir borçlunun alacaklılarına zarar vermek kastı ile yaptığı tüm işlemlerin borçlunun içinde bulunduğu mali durumun ve zarar verme kastının işlemin diğer tarafınca bilindiği veya bilinmesi gerektiren açık emarelerin bulunduğu hallerde iptal edilebileceği, bu hususunun Körfez 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 2015/127 Esas, 2019/183 Karar sayılı dosyası ile tespit edildiği ve mahkemece … tarafından açılan davanın kabulü ile tasarrufun iptali ile … 4. İcra Müdürlüğünün 2014/10329 Esas sayılı icra takip dosyasındaki alacak ve fer’ileri ile sınırlı olarak cebri icra yetkisi verilmesine karar verildiği, sanıklar … ve …’un alacaklılardan mal kaçırmak kastı ile mevcudunu eksilttiği kanaatine varılarak sabit olan suçtan sanıkların ayrı ayrı cezalandırılmasına, diğer sanıklar …, … ve … hakkında her ne kadar alacaklıyı zarara uğratma kastı ile mevcutlarını eksiltme suçunu işledikleri iddiası ile cezalandırılmaları istemi ile dava açılmış ise de, atılı suçun sanıklar tarafından işlendiğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı ve şüphenin sanıklar lehine yorumlanması gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak sanıkların müsnet suçtan ayrı ayrı beraatlerine karar verilmiştir.

B. Bölge Adliye Mahkemesinin Kabulü
Takibe dayanak teşkil eden çekin keşide tarihinin 08.11.2014 tarihli olması, şikayete konu taşınmazların ise borcun doğumundan önce 19.09.2014, 14.10.2014, 17.10.2014, 31.10.2014 tarihlerinde devredildiğinin anlaşılması karşısında borcun doğumundan önce yapılan satış nedeniyle sanığın alacaklıyı zarara uğratmak kastı bulunmadığından suçun unsurlarının oluşmaması nedeniyle
beraatine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi, yasaya aykırı olduğundan istinaf talebi bu sebeple yerinde ise de; bu aykırılığın olayın daha fazla aydınlanmasına ihtiyaç duyulmadan ve duruşma yapılmaksızın düzeltilebilir nitelikte olmakla CMK’nın 280/1-a ve 303/1-a ıncı maddeleri gereğince istinaf yoluna başvurulan … 1. İcra Ceza Mahkemesi’nin 13.07.2021 tarihli ve 2014/867 Esas, 2021/240 Karar sayılı kararının sanıklar … ve … yönünden kaldırılarak,yerine; “sanıklar … ve … hakkında İİK’nın 331 inci maddesi gereğince cezalandırılması talebi ile kamu davası açılmış ise de; atılı suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle CMK’nın 223/2-e inci maddesi gereğince beraatine,” ibarelerinin eklenmesi suretiyle hükmün düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddine, karar verilmiştir.

IV. GEREKÇE
Kabul edilebilir bir temyiz başvurusu üzerine yapılan inceleme neticesinde; yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre;

1.Sanığın üzerine atılı bulunan İİK’nın 331. maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen takibi şikayete bağlı olan seçimlik hareketli bu suçun; “Haciz yolu ile takip talebinden sonra veya bu talepten önceki iki yıl içinde borçlu; alacaklısını zarara sokmak maksadıyla,
“1-)Mallarını veya bunlardan bir kısmını mülkünden çıkararak,
2-)Telef ederek
3-)Kıymetten düşürerek,
4-)Hakiki surette yahut gizleyerek muvazaa yoluyla başkasının uhdesine geçirerek,
5-) Asıl olmayan borçlar ikrar ederek;
Mevcudunu suni surette eksiltirse” şeklinde sıralanan seçimlik hareketlerden herhangi birisinin işlenmesiyle, diğer koşulların da (alacaklının, borçlu aleyhine aciz belgesi aldığını veya alacağını alamadığını ispat ettiği takdirde) gerçekleşmesi halinde oluşacağı yerleşik uygulamalarda benimsenmiştir.

2.Somut olayda; dosya kapsamında mevcut müşteki tarafından dosyaya ibraz edilen 05.08.2014 tarihli sipariş/satış formu dikkate alındığında, taraflar arasındaki borcun doğum tarihinin 05.08.2014 tarihi olduğu, takibe dayanak teşkil eden çekin keşide tarihinin 08.11.2014 olduğu, taşınmazların ise borcun doğumundan sonra 17.10.2014, 19.09.2014, 14.10.2014 ve 31.10.2014 tarihlerinde devredildiği tespit edilmekle, her ne kadar takibe dayanak teşkil eden çekin keşide tarihinin 08.11.2014 tarihi olduğu anlaşılmış ise de, çekin asli unsurlarından olan keşide tarihinin, gerçek keşide tarihinden sonraki bir tarih olarak da yazılabileceği hususu açıktır.(Fırat Öztan-Kıymetli Evrak Hukuku sh:1054)Takibe dayanak çekin ileri tarihli olarak düzenlenmesinin mümkün olduğu anlaşıldığından, şikayete konu edilen taşınmazların borcun doğumundan sonra devredildiğinin sabit olduğu ve taşınmazların devrine yönelik alacaklı tarafından tasarrufun iptali amacıyla dava açıldığı, tasarrufun iptaline ilişkin Körfez 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/127 Esas, 2019/183 karar sayılı ilamında, İİK’nın 280 inci maddesinde vücut bulan emare olgusunun gerçekleştiği gerekçesiyle, dava konusu tasarrufun iptaline dair karar verildiği ve kararın 23.09.2020 tarihinde kesinleşmiş olduğu anlaşılmakla, oluşa göre taşınmazların muvazaalı olarak devredildiği ve sanıkların üzerlerine atılı eylemin sübut bulduğunun dosya içeriğinden anlaşılması nedeniyle, bölge adliye mahkemesince sanıklar hakkında bu gerekçe ile mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde sanıkların beraatlerine dair hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.

V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenle müşteki vekilinin temyiz istemi yerinde görüldüğünden … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin, 26.05.2022 tarihli ve 2021/3430 Esas, 2022/1866 Karar sayılı kararının 5271 sayılı Kanun’un 302 nci maddesinin ikinci fıkrası gereği, Tebliğnameye aykırı olarak oy birliğiyle BOZULMASINA,

Dava dosyasının, 5271 sayılı Kanun’un 304 üncü maddesinin ikinci fıkrasının (b) bendi uyarınca takdîren … Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

30.05.2023 tarihinde karar verildi.