Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/2253 E. 2023/6608 K. 25.10.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/2253
KARAR NO : 2023/6608
KARAR TARİHİ : 25.10.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davacı/alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Dava, alacaklının İİK’nın 99. maddesine dayalı istihkak iddiasının reddi talebine ilişkindir. Mahkemece, bilirkişi incelemesi yaptırılmasının yargılamaya katkısının olmayacağı, mevcut delil durumuna göre davacının davasını ispat edemediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacı vekili istinaf yoluna başvurmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince, dava konusu haczin, üçüncü kişinin ticaret sicilde kayıtlı iş yeri adresinde yapıldığı, borçluya ödeme emri tebliğ edilen adreste haciz yapılmadığı, haciz mahallinde borçlu şirket yetkilisi hazır bulunmadığı, borçlu şirkete ait evraka rastlanılmadığı, mülkiyet karinesinin aksinin davacı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerektiği, davacı tarafından sunulan, sosyal medya hesabı görüntüleri ile … e-bülten sayfa görüntüleri karinenin aksini ispata yeterli belgeler olmadığı gibi, üçüncü kişi şirket yetkilisi ile borçlunun kardeş olmaları, her iki şirketin faaliyet konularının aynı olması ve üçüncü kişinin bir işçisinin öncesinde borçlunun işçisi olması tek başına, mülkiyet karinesinin borçlu lehine işletilmesi ve karinenin aksinin ispatı için yeterli olmadığı, davacı tarafça SGK kayıtlarına dayanılmadığı gibi borçlunun işçisi olduğunu iddia ettiği kişi ya da kişilere ilişkin başkaca bir delil de ibraz edilmediği gerekçesi ile başvurunun esastan reddine karar verilmiş, karar davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu 15.1.2020 tarihli haciz, 3. kişi şirketin ticaret sicil adresinde yapılmış olup, haciz mahallinde borçlu hazır olmadığı gibi borçluya ait evrakın varlığıda belirlenmemiştir. Buna göre, mülkiyet karinesi davalı 3. kişi lehine olup, mülkiyet karinesinin aksinin davacı alacaklı tarafından inandırıcı ve güçlü delillerle ispat edilmesi gerekir. Davalı 3. kişi, borcun doğumundan, hatta takipten sonra kurulmuştur. Borçlu şirket ortakları … ve … olup anılan kişilerin karı-koca olduğu, …’in ise, 3. kişi şirket ortağı …’in kardeşi olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan, borçlunun ticaret sicilde kayıtlı adresinde faaliyetine devam etmediği, davacının delil olarak dayandığı MUSİAD belgeleri ve Twitter belgeleri de nazara alındığında 3. kişi ile borçlu arasında mal kaçırmak amacıyla muvazaalı işlemler yapıldığı görülmekle davacının karinenin aksini ispat ettiğinin kabulü gerekir. Bu durumda davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ:
Açıklanan sebeplerle;
1.Temyiz olunan, İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının ORTADAN KALDIRILMASINA,
2. İlk Derece Mahkemesi kararının BOZULMASINA,
Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine,
Dosyanın kararı veren İlk Derece Mahkemesine, bozma kararının bir örneğinin kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 25.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.