Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/1521 E. 2023/3100 K. 04.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/1521
KARAR NO : 2023/3100
KARAR TARİHİ : 04.05.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kaldırma/Kabul/İhalenin Feshi
İLK DERECE MAHKEMESİ : … İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki ihalenin feshi istemli şikayetten dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın borçlu ve temlik alacaklısı olduğunu iddia eden … tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince mahkeme kararının kaldırılmasına ve şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ihale alıcısı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Borçlu icra mahkemesine başvurusunda; taşınmazın kıymet takdirinin öncelikle hatalı olarak yapıldığını, hatalı kıymet takdirine dayanan satış ilanının da hukuka aykırı olduğunu, satış ilanının vekile tebliğ edilmediğini, esas icra dosyasına 19.10.2019 tarihinde Av. … tarafından vekaletname sunulduğunu ve talimat dosyasına vekil olarak eklendiğini, aynı zamanda dosyayla hiçbir ilgisi olmayan Av. Müslüm Yağız’ın da esas icra dosyasına vekil olarak eklendiğini ve talimat icra dosyasına bildirildiğini, 05.10.2020 tarihinde dosyadan 1300 sayfa fotokopi alındığını, tebligatın kendilerine değil dosyayla ilgisi olmayan vekile tebliğ edildiğinin bu şekilde öğrenildiğini, ihaleye hazırlanmak için makul süre bulunmadığını, ihaleden bir gün önce satışın durdurulması talebinin reddedildiğini, satışa konu taşınmazın kıymet takdiri üzerinden ihale tarihine kadar 2 yıllık sürenin geçtiğini ileri sürerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
A.Alacaklı
Satış ilanının esas ve talimat dosyasında kayıtlı olan vekile usulüne uygun tebliğ edildiğini, buna rağmen kıymet takdirine itiraz edilmediğini, diğer borçlunun itirazı üzerine kıymet takdirinin denetlendiğini, şikayetçi borçlu şirketin uets adresine 08.10.2020 tarihinde satış ilanının tebliğ edildiğini ileri sürerek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

B.İhale Alıcısı
İhale alıcısı, kıymet takdirinin hatalı olduğuna dair iddiaların yerinde olmadığını, icra dosyasından yapılan satış ilanı tebliğlerin usulüne uygun olduğunu, şikayetçi borçlu vekilinin 05.10.2020 tarihinde icra dosyasından fotokopi aldığını, ihalenin 2. arttırma ile 09.11.2020 tarihinde ihale edildiği dikkate alındığında makul süre önce borçlunun satışı öğrendiğini, kıymet takdir raporuna da itiraz etmediğini, davanın kötüniyetli olarak açıldığını, ihale tarihinin satış kararında 09.10.2020 olarak belirlendiğini bu nedenle kıymet takdiri üzerinden 2 yıllık sürenin geçmediği ileri sürülerek şikayetin reddine hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. Gerekçe ve Sonuç
Kıymet takdir raporunun şikayetçi borçlu şirketin önceki ünvanı olan …ve Gayrimenkul Yatırımları Geliştirme A.Ş.’ye 29.11.2018 tarihinde tebliğ edildiği, bu tarihte borçlu şirketin vekilinin bulunmadığı, bu haliyle asıla yapılan tebligatın geçerli olduğu, yedi günlük sürede kıymet takdirine itiraz edilmediğinden, bu hususun ihalenin feshi nedeni olarak ileri sürülemeyeceği, dosyada 07.03.2020 tarihinde satış ilanı tebliğ edilen Av. …ya ait vekaletnamenin bulunmadığı, İstanbul 14. İcra Dairesinin 2018/570 Esas sayılı takip dosyasında uyap kaydı yapılan Av. …’un Uyap detaylı evrak işlem kütüğünden anlaşıldığı üzere; 27.07.2020 tarihinde oluşturulan satış ilanı dökümanını Uyaptan 28.07.2020 ve sonraki tarihlerde okuyarak satışa muttali olduğu gerekçesi ile şikayetin reddi ile ihale bedelinin %10’u üzerinden hesap edilen 500.000,00 TL para cezasının şikayetçi borçludan tahsili ile Hazineye irat kaydına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı borçlu ile temlik alacaklısı olduğunu iddia eden … süresi içerisinde istinaf başvurusunda bulunmuşlar ise de; bu aşamada temlik işlemi tamamlanmadığından …’ın istinaf başvurusunun değerlendirmeye alınmamasına karar verilmiş olmakla Bölge Adliye Mahkemesince sadece şikayetçi borçlu yönünden istinaf incelemesi yapılmıştır.

B.İstinaf Sebepler
Borçlu, şikayet nedenlerini tekrar etmiş, bundan başka satış ilanının borçlu şirket vekiline hiçbir aşamada tebliğ edilmediğini, satış ilanının takip dosyasına 19.10.2019 tarihinde vekaletname sunan Av. …’a değil, dosya ile ilgisi bulunmayan Av. …ya tebliğ edildiğini, usulsüz tebligat değil, tebligat yokluğunun söz konusu olduğunu, bu nedenle kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı
C.1.Gerekçe ve Sonuç
Şikayete konu taşınmazın da aralarında yer aldığı bir kısım taşınmazların belirlenen değerine borçlu ….Ltd Şti tarafından itiraz edildiği, kıymet takdirine itiraz kararında değerin esas alındığı tarihin belirtilmediği ancak 15.03.2019 tarihli bilirkişi raporunda değerin 18.01.2019 tarihi itibariyle belirlendiği, borçlu şirketin vekilinin 17.10.2019 tarihinde vekaletname sunan ve vekil sıfatıyla sisteme eklenen Av. … olduğu, buna rağmen satış ilanının dosyada vekaletnamesi bulunmayan ve ne şekilde sisteme eklendiği anlaşılamayan Av. …ya tebliğ edildiği, bu husus İlk Derece Mahkemesince de kabul edildiği halde TK’nın 32. maddesi ve TMK’nın 2. maddesi hükümleri uyarınca şikayetçi borçlu vekilinin satıştan çok daha önce haberdar olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmesinin dosya kapsamına aykırı olduğu, şikayetçi borçlu vekili Av. …’a usulsüz de olsa bir tebligat yapılmadığından ve buna göre TK’nın 32. maddesinin somut olayda uygulanma yeri bulunmadığı, şikayetçi borçlu vekilinin istinaf başvurusunun yerinde olduğu, her ne kadar temlik alacaklısı sıfatıyla müdahale talebinde bulunan … vekili 06.07.2021 tarihinde süre tutum dilekçesi sunarak istinaf başvurusunda bulunmuş ise de gerek karar tarihinde, gerekse istinaf başvuru tarihinde henüz temlik işlemi tamamlanmadığından, istinaf başvurusunda bulunma hakkının bulunmadığı belirtilerek şikayetçi borçlu vekilin istinaf başvurusunun kabulü ile HMK’nın 353/1-b(2) maddesi uyarınca kararın kaldırılmasına, şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde ihale alıcısı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İhale alıcısı; duruşma istemli olarak, ihalenin feshine karar verilmesinin iyi niyetli alıcıların zarar görmesine sebep olduğunu, fesih isteminin TMK’nın 2. maddesine aykırı olduğunu, Yargıtayın emsal kararlarında belirtildiği üzere satış ilanının vekile tebliğ edilmemesi veya usulsüz tebliğ edilmesi halinde öğrenme tarihinin esas olduğunu, öğrenme tarihi ile satış tarihi arasında makul bir süre geçip geçmediğinin dikkate alınması gerektiğini, şikayetçi borçlunun dosyadan fotokopi alma tarihinin 05.10.2020 tarihi olduğunu, dava konu taşınmazın ihale tarihinin ikinci arttırma tarihi olan 09.11.2020 olduğu ve aradan 34 gün geçtiğini, şikayetçinin bu sürede satışın durdurulmasını talep etmediğini, 34 günlük sürenin makul bir süre olduğunu, şikayetçi borçlunun Uyap okuma kayıtlarından da ihaleyi öğrendiğinin sabit olduğunu belirterek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 134 maddesi.

3. Değerlendirme
Kıymet takdir raporuna itiraz üzerine İcra Mahkemesince alınan bilirkişi raporunda değerlemenin hangi tarihe göre yapıldığı açık bir şekilde belirtilmediği bu nedenle Dairemizin yerleşik içtihatları gereğince İİK’nın 128/a maddesinde düzenlenen iki yıllık sürenin İcra Müdürlüğünce yapılan keşif tarihinden başlatılacağı, HGK’nın 26.02.1992 gün ve 1992/70-130 E. ve K. sayılı kararında “satışın kıymet takdirinin esas alındığı tarihten 2 sene sonra yapılmasının başlı başına ihalenin feshi sebebi sayılacağı” benimsenmiş ve ayrıca İİK’nın 128. maddesinde öngörülen 2 yıllık sürenin başlangıcının bilahare kesinleşmesi kaydı ile kıymet takdirinin yapıldığı tarih olduğu açıkça vurgulanmış olmakla, söz konusu dosyada kıymetin belirlendiği keşif tarihi olan 10.10.2018 tarihinden ihale tarihi olan 09.11.2020’ye kadar iki yıllık süre geçmiş olduğu bu gerekçe ile de ihalenin feshine karar verilmesi gerektiğinin anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK’nın 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

04.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.