Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2023/141 E. 2023/1005 K. 21.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2023/141
KARAR NO : 2023/1005
KARAR TARİHİ : 21.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Taraflar arasında İlk Derece Mahkemesinde görülen ve istinaf incelemesinden geçen ihalenin feshi davasında verilen karar hakkında yapılan temyiz incelemesi sonucunda, Dairece Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince bozmaya uyularak yeniden yapılan yargılama sonucunda; şikayetin kabulüne ve ihalenin feshine karar verilmiştir.
Bölge Mahkemesi kararı davalı alacaklı ile davalı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı rehin alacaklısı dava dilekçesinde; sair iddialarının yanında ihale bedelinin rüçhanlı alacağını karşılamadığını, ihalenin usule ve yasaya aykırı olduğunu iddia ederek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; menkullerin borçlunun gıyabında haczedildiğini, borçlunun çalışanına yediemin olarak bırakıldığını, menkullerin alacağa mahsuben müvekkiline ihale edildiğini, ihaleye fiili olarak başka kimsenin katılmadığını, ihalenin usule uygun olduğunu iddia ederek şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin 23.09.2021 tarihli ve2020/766 Esas, 2021/768 Karar sayılı kararıyla; menkul satış ilânının, ihale tarihinden önce, satış isteyen davacı alacaklı vekiline hiç tebliğe çıkarılmadığı, satış ilanının ilgili sıfatı ile rehin alacaklısı davacıya tebliğ edilmemesinin başlı başına ihalenin feshi nedeni olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulüne, ihalenin feshine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı ile borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin 23.02.2022 tarihli ve 2021/4313 Esas, 20227454 Karar sayılı kararıyla; ödeme emrinin borçluya 07.01.2020 tarihinde tebliğ edildiği, davacının 15.09.2020 tarihinde satış talebinde bulunarak aynı gün satış avansını yatırdığı, İİK’nın 150/e maddesi uyarınca alacaklının ödeme emrinin tebliğinden itibaren altı aylık süre içinde taşınırların satışını istemediği, şikayetçinin ihalenin feshini isteyebilecek kişilerden olmadığı gerekçesiyle davalıların istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin reddine karar verilmiştir.
V. BOZMA VE BOZMADAN SONRAKİ YARGILAMA SÜRECİ
A. Bozma Kararı
1. Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
2. Dairece; 7226 sayılı Kanun’la getirilen durma sürelerinin, İİK’nun 150/e maddesinde düzenlenen 6 aylık süreyi de kapsadığı, İİK’nun 150/e maddesinde belirtilen 6 ay içerisinde üçüncü kişi tarafından satış istendiği, davacı üçüncü kişinin ihalenin feshi davası açmakta hukuki yararı bulunduğu, Bölge Adliye Mahkemesi’nce alacaklının istinaf istemlerinin esastan incelenmesi gerektiği belirterek Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
B. Bölge Adliye Mahkemesince Bozmaya Uyularak Verilen Karar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK’nun 129/1. maddesi uyarınca, birinci ve ikinci ihalede satışın yapılabilmesi için artırma bedelinin, malın tahmin edilen bedelinin yüzde ellisini bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve paraya çevirme ve paraların paylaştırılması masraflarını geçmesinin zorunlu olduğu, somut olayda ihale bedelinin davacının rüçhanlı alacağını karşılamadığı gerekçesiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, ihalenin feshine karar verilmiştir.
VI. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı ile davalı borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davalı alacaklı vekili temyiz dilekçesinde;İhale konusu olan malların kıymetinin icra müdürlüğü tarafından re’sen belirlendiğini, taraflarca herhangi bir itirazda bulunulmamış olup kıymetlerin kesinleştiğini, davacı tarafın rüçhanlı alacağının sıra cetveli aşamasında önem arz ettiğini, rüçhanlı alacak olmasının ihaleye halel getirmeyeceğini, davacının süresinde satış talep etmediğini, dava açmakta hukuki yararı olmadığını, satışa ilişkin tüm sürecin tamamen açık ve şeffaf olarak gerçekleştiğini, ihalenin usule uygun olduğunu iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
Davalı borçlu vekili temyiz dilekçesinde; Davacının yasal sürede satış talep etmediğini, ödeme emrinin 07.01.2020 tarihinde tebliğ edildiğini, 15.09.2020 tarihinde satış avansı yatırıldığını, menkul bir malın rehin edilmesi halinde, rehin edene teslim edilmiş olmasının şart olduğunu, satışı yapan memurun ve 3. kişinin o mal üzerinde rehin olup olmadığını bilmesinin beklenemeyeceğini, menkul mal satışlarına kıyas yolu ile gayrimenkul satışlarına ait kurallar uygulanamayacağını iddia ederek kararın bozulmasını talep ettmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ihalenin feshi istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 134. maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-alacaklı ve davalı-borçlu tarafından temyiz dilekçelerinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VII. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK’nin 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine oy birliği ile karar verildikten sonra işin esası incelendi:
Davalı alacaklı ile davalı borçlu vekillerinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan kararın ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90’ar TL temyiz harcından evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.