Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/9812 E. 2023/2537 K. 11.04.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9812
KARAR NO : 2023/2537
KARAR TARİHİ : 11.04.2023

MAHKEMESİ : Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 4. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Kabul/İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması/Yeniden hüküm
İLK DERECE MAHKEMESİ : Samsun 1. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki borca ve faize itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, davacı aleyhine %20 tazminata hükmedilmesine karar verilmiştir.

Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kabulüne davacının davasının kabulüne, Samsun İcra Dairesinin 2021/75335 Esas sayılı dosyasında İİK’nın 169. maddesi uyarınca takibin durdurulmasına karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı/alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; senedin tanzim edeninin ” … Müh. San. Tic. Ltd. Şti.” olduğu senette ikinci bir imza da bulunmuyor iken, müvekkili …’ın ne kefil olduğundan ne borçlu olduğundan ne de aval veren olduğundan bahsedilmesinin mümkün olmadığını, bu sebeple, icra takibine dayanak senet dolayısıyla borçlu olmayan müvekkili …’ın taraf sıfatı bulunmaz iken hakkında yapılan kambiyo senetlerine mahsus icra takibinin iptalini talep ve dava etmiştir.

II. CEVAP
Davalı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; senet tanzim tarihi olan 09.07.2021 tarihi itibari ile davacı …’ın keşideci şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı, dolayısı ile şirket adına kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunmadığı, davacı tarafça yargılama sırasında kendilerine şirket tarafından bono tanzim etme yetkisi içerir şirket karar defterinden bir örnek ibraz edilmiş ise de, işbu belgeye dava açılışında ve ön inceleme aşaması tamamlanıncaya kadar delil olarak dayanılmamış olması, yetkinin davaya konu senet tanzim tarihinden önce verildiğine dair resmi bir kayıt, tescil ve ilan bulunmadığı, sunulan bu belgeye itibar etmek mümkün olmadığı, bu durumda bononun tanzim tarihi itibariyle yürürlükte olan 6102 Sayılı TTK’nın 778/2-e maddesi uyarınca bono hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 678. maddesi uyarınca, yetkisiz temsilcinin, düzenlediği bonodan dolayı şahsen sorumlu olacağı gözetilerek davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; dava dilekçesini tekrarla takibin iptali gerektiğini ileri sürerek istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takip dayanağı bononun keşidecisi Taşkıran … Müh. San. Tic. Ltd. Şti. ünvanının altında bir adet imza bulunduğu ve imzanın da davacı …’a ait olduğu hususunda bir ihtilaf bulunmadığı, ticaret sicil kaydından senet tanzim tarihi olan 09.07.2021 tarihi itibari ile davacı …’ın keşideci şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı, dolayısı ile şirket adına kambiyo senedi düzenleme yetkisinin bulunmadığı, ancak, Taşkıran … Müh. San. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi Aslan Öztürk 08.07.2020 tarihinde davaya konu bonoyu keşide etmesi için davacıya yetki vererek bu hususu karar defterine geçirmiş olduğu, karar keşide tarihinden sonra geriye dönük olarak alınmış olsa dahi, Taşkıran … Müh. San. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi tarafından karşı çıkılmadığından bono bedelinden adı geçen şirketin sorumlu olduğu gerekçesiyle istinaf talebinin kabulü ile davanın kabulüne, takibin durdurulmasına karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı/alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; davacının mahkemeyi yanıltmak ve şahsi sorumluluktan kurtulmak için sonradan düzenlenmesi mümkün olan ve takip tarihinden sonra düzenlendiği aşikar olan belgelere delil niteliği kazandırmak istediği, karar defterinin takip tarihinden ve davacı tarafından açılan davadan sonraki bir tarihte noterden onaylandığı, şirketi temsile yetkili olmayan kişi tarafından düzenlenen senette yetkisiz şahsın sorumluluğuna gidilebileceği kabul edilmesi gerektiği, netice itibariyle davacı yan, işbu davaya konu senedi düzenlenme yetkisi bulunduğunu ispat edemediğinden davanın reddi istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine özgü ilamsız takipte ikinci imzanın olmadığı, takipte sorumlu olmadığı iddiası ile takibin iptaline istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6102 Sayılı TTK’nın 778/2-e maddesi uyarınca bono hakkında da uygulanması gereken aynı kanunun 678’inci maddesi, TTK’nın 372’inci maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı/alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

11.04.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.