YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9483
KARAR NO : 2023/3368
KARAR TARİHİ : 15.05.2023
MAHKEMESİ : Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2021/2674 E., 2022/1413 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen Kabul/Kaldırma
İLK DERECE MAHKEMESİ : Antalya 1. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/165 E., 2021/442 K.
Taraflar arasındaki takibe dayanak ilama aykırılık şikayeti sebebiyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin reddine karar verilmiştir.
Kararın şikayetçi borçlu kurum tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun HMK’nın 353-(1)-b-2 maddesi uyarınca esastan kısmen kabulüne; İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulü ile takip dosyasındaki icra emrinin 242.183,19 TL’lik işlemiş faize ilişkin kısmının şikayetçi borçlu yönünden iptaline, icra emrinin 376.317,00 TL olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı karşı taraf alacaklılar vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Şikayetçi borçlu kurum vekili isteminde; takip dosyasında kamulaştırma bedeli faiz alacağına faiz istenmesinin yasaya aykırı olduğunu, faiz alacağının İİK’na aykırı olarak talep edildiğini, kamulaştırma bedelinin tespiti davasının mahiyeti itibariyle tespit davası niteliğinde olduğunu, kamulaştırma bedeli faizi feri alacak niteliğinde olduğundan asıl alacağın hükümlerine tabi olacağından kamulaştırma bedelinin faiz alacağı için nispi harç ve nispi vekalet ücreti hesaplanmasının yasaya aykırı olduğunu, kamulaştırma bedeli faiz alacağına ister icra takibi ister ayrı bir dava ile talep edilsin tüm harçlar ve vekalet ücretinin maktu hesaplandığını, şikayetin kabulü ile 26.02.2021 tarihli icra emrinin iptali ile yasaya aykırı şekilde talep edilen 242.183,19 TL işlemiş faiz alacağının iptaline, TBK’nın 100. maddesinin uygulanması talebinin ve takip tarihinden sonra talep edilen faiz talebinin iptali ile takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Karşı taraf alacaklılar vekili cevap dilekçesinde; Antalya Asliye 7. Hukuk Mahkemesinin 31.12.2013 tarihli kararı ile kamulaştırma bedelinin tespit edildiğini ve müvekkillerine ödeme yapıldığını, sonrasında yerel mahkeme kararının bozulduğunu ve yerel mahkemece yeniden karar verildiğini, verilen ilk karar ile davalı alacaklı tarafa bir kısım ödeme yapıldığını, kalan alacak için Antalya Genel İcra Müdürlüğünün 2021/14797 Esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, icra takibindeki taleplerinin asıl alacağa ve bu alacağa işleyen (işleyecek) faize ilişkin olduğunu, borcun tamamı ödenmediğinden yapılan kısmi ödemenin öncelikle faiz ve masraflara mahsup edildiğini belirterek istemin reddini savunmuştur.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçi borçlu tarafından yapılan ödemenin, dosya borcunun tamamını karşılamadığı, hal böyle iken yapılan ödemenin kısmi ödeme olarak kabulü ile öncelikle faiz ve masraflardan mahsup edilmesinin gerektiği, icra takibine konu edilen alacakların asıl alacak ve asıl alacağa işletilmiş faiz olduğu, şikayetçi borçlu kurum tarafından yapılan ödemelerin masraf ve faizler öncelikli mahsup edileceğinden, mahkemece aldırılan bilirkişi raporundaki ikinci seçenek doğrultusunda takibe konu alacağa yasal faiz işletilmesinin mümkün olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu kurum vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Şikayet dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; her ne kadar şikayetçi tarafından şikayet dilekçesinin içeriğinde icra emrinde maktu harç ve vekalet ücreti hesaplanmaması gerektiğini belirterek ilama aykırılık şikayetinde bulunulmuş ise de, icra emri incelendiğinde, icra emrinde harç ve vekalet ücretine yönelik herhangi bir talebin bulunmadığı, bu sebeple şikayetçinin bu yönden icra emri istemesinde hukuki yararının bulunmadığının anlaşıldığı, takip konusu ilamda belirtilen kamulaştırma bedel tespit davasında işletilen kanuni faiz alacağı, ayrıca istenebilir ise de bu alacağa faiz hesaplanmasının mümkün olmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurusunun HMK’nın 353-(1)-b-2 maddesi uyarınca kısmen kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak şikayetin kısmen kabulü ile takip dosyasındaki icra emrinin 242.183,19 TL’lik işlemiş faize ilişkin kısmının şikayetçi yönünden iptaline, icra emrinin 376.317 TL olarak düzeltilmesine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde karşı taraf alacaklılar vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Takip dosyasındaki bakiye alacağın anapara mı yoksa faiz alacağı mı olduğu hususunun çözümlenmesi gerektiği, neye dayanılarak faiz alacağı olarak nitelendirildiğinin anlaşılamadığı ileri sürülmüştür.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ilama aykırılık şikayeti istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, …
2., 6098 sayılı TBK md. 121/2, md. 100,
3., 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüd Faizine İlişkin Kanun md. 3,
4., 6102 sayılı TTK md. 8/3,
5., 2004 sayılı İİK md. 16,
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup karşı taraf alacaklılar vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
15.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.