YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/9032
KARAR NO : 2023/1745
KARAR TARİHİ : 16.03.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki takibin iptali şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda, İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir.
Kararın davalı alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı vekili ve davacı borçlu vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Borçlu vekili şikayet dilekçesinde; … 30. İcra Müdürlüğü’nün 2021/27109 Esas sayılı dosyasında aleyhine ilamsız icra takibi başlatıldığını, takip konusu alacağın idari yargıda dava konusu edilip karar alındıktan sonra takibe konu edilmesi gerektiğini ileri sürerek takibin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliği üzerine borçlunun süresinde borca itiraz ettiğini, duran takipte mahkemeye başvuruda hukuki yararın bulunmadığını, Belediye aleyhine takip başlatılmasına engel olan kanuni düzenlemenin bulunmadığını beyan ederek talebin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İİK’nın 42/3. maddesi uyarınca, idari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamayacağı, takibe konu alacak için idari başvuru yolları tüketilmeden icra takibi başlatılmasının hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle şikayetçinin şikayetinin kabulü ile … 30. İcra Müdürlüğünün 2008/5215 Esas sayılı icra takip dosyasında, şikayetçi üçüncü kişinin 2021/27109 Esas sayılı icra takibinin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuran
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Borçlunun ödeme emrinin tebliği üzerine süresinde borca itiraz ettiğini, duran takipte mahkemeye başvuruda hukuki yararın bulunmadığını, Belediye aleyhine takip başlatılmasına engel olan kanuni düzenlemenin bulunmadığını beyan ederek kararın kaldırılmasını istemiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile alacaklı Sigorta Şirketi’nin …’nin taşması sonucunda zarar gören sigortalısına ödediği bedelin rücuen tahsilini borçlu Belediye aleyhine ilamsız takip başlatmak suretiyle talep ettiği, kamu hizmetini yürüten Belediye’nin bu hizmeti yürüttüğü sırada oluşan zararın tazmini istemiyle başlatılan takipte, takibe konu alacak miktarının belirlenmesi bakımından yapılacak yargılamanın idari yargının görev alanında olduğu ve İİK’nın 42/3. maddesi uyarınca Belediye aleyhine doğrudan ilamsız takip başlatılamayacağından davalının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b-1. bendi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuran
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı vekili ve davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı borçlu vekili temyiz dilekçesinde; icra emrinde gösterilen alacaklara ilişkin müvekkilinin borcu bulunduğunun net olmadığını bu sebeple takipte borçlu olarak gösterilmemesi gerektiğini beyan ederek kararın bozulmasını istemiştir.
Davalı alacaklı vekili temyiz dilekçesinde; istinaf dilekçesi içeriğindeki sebepleri tekrar ederek kararın bozulmasını istemiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK’nın 42/3 maddesi uyarınca başlatılan takibin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
Anayasa’nın 125. maddesi, İİK’nın 42. maddesi
3. Değerlendirme
1-Davacı borçlu vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 361. maddesi uyarınca kural olarak istinaf yoluna başvurmayan taraf temyiz yoluna başvuramaz. Ancak hukuki yararının bulunması halinde temyiz yoluna başvurabilecektir. Yani, diğer tarafın istinaf başvurusu üzerine Bölge Adliye Mahkemesi tarafından aleyhine yeniden esas hakkında karar verilmesi halinde temyiz yoluna başvurabilecektir. Somut olayda, İlk Derece Mahkemesi tarafından takibin iptaline karar verilmiş olup İlk Derece Mahkemesi kararına karşı istinaf yoluna başvurmayan davacı borçlunun temyiz yoluna başvurulamayacağının kabulü gerekir.
2. Davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
1-Davacı borçlu vekilinin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
2-Davalı alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile, temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90’ar TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
16.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.