Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/8635 E. 2023/1620 K. 13.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8635
KARAR NO : 2023/1620
KARAR TARİHİ : 13.03.2023

MAHKEMESİ: … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki adi kiraya ve hasılat kiralarına ait ilamsız takipte ödeme emrinin usulsüz tebliğine yönelik şikayet sebebiyle yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile, usulsüz yapılan tebliğ nedeni takip dosyasında ödeme emrinin şikayetçi borçluya tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07.11.2019 olduğunun tespiti ile ödeme emrine karşı şikayetçi tarafça yapılan itirazın süresinde olduğunun tespitine karar verilmiştir.

Kararın karşı taraf alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun
esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı karşı taraf alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu asil isteminde; tarafına karşı başlatılan icra takibinden alacaklı vekili tarafından hacze gelinmesi ile haberdar olduğunu ve itiraz ettiğini, tarafına yapılan ödeme emrinin tebligatının usulsüz olduğunu beyanla usulsüz yapılan tebliğ nedeniyle takibi öğrenme tarihi olan 07.11.2019 tarihinin ödeme emrinin tebliği tarihi olarak düzeltilerek itirazın süresinde olduğundan bahisle takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Karşı taraf alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetçi borçluya gönderilen ödeme emri tebligatının usulüne uyun olduğunu belirterek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun şikayetin reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin şeklen Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine uygun olarak tebliğ edildiği görülmekle birlikte, borçlunun bilgisine başvurulan ve haber verilen … isimli bir komşusu olmadığını iddia ettiği, mahkemece yapılan ilk yargılamada borçlunun beyanına dayalı olarak … isimli bir komşusu olmadığının kabul edildiği ve karşı taraf alacaklının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 2020/1887 Esas ve 2021/493 Karar sayılı ve 25.02.2021 tarihli kararı ile; şikayetçi borçlu vekili tarafından tanık deliline kolluk araştırılmasına dayanılmış olup mahkemece delillerden toplanmadan şikayetin kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, uyuşmazlığın esası hakkında yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesinin kararı doğrultusunda İlk Derece Mahkemesince yeniden yapılan yargılamada; tebligatı yapan memurun talimat yolu ile dinlendiği, kolluk araştırması yapıldığı, yapılan kolluk araştırması ile şikayetçinin … adında komşusu olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle şikayetin kabulü ile, usulsüz yapılan tebliğ nedeni takip dosyasında ödeme emrinin şikayetçi borçluya tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 07.11.2019 olduğunun tespiti ile, ödeme emrine karşı şikayetçi tarafça yapılan itirazın süresinde olduğunun tespitine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde karşı taraf alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Ödeme emrinin usulüne uygun olarak tebliğ edildiği, ödeme emri tebliğinden sonra şikayetçi ile iletişime geçildiği, şikayetçinin ödeme yapacağını belirterek süre talep ettiği, ödeme yapmaması üzerine takip işlemlerine devam edildiği, tanık olarak beyanına başvurulan dağıtıcının, “iki kez davacının kapısına haber kağıdı yapıştırdığını, kendisine telefonla bilgi verdiğini” ifade ettiği ileri sürülmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tanık olarak dinlenen dağıtıcı beyanına göre; şikayetçinin komşusunun, muhatabın tebliğ adresine 200-300 metre mesafede sera evinin bulunduğu, şikayetçi muhatabın sera evinde olabileceği belirtilmiş olup bu durumda tebliğ mazbatasında yazılı şerhin gerçeği yansıtmadığı, zabıta araştırmasına göre de borçlunun … isimli bir komşusu olmadığının tespit edildiği ve borçlunun takipten 07.11.2019 tarihinden önce haberdar olduğuna ilişkin dosyada mevcut belge de olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde karşı taraf alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin aynen tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, adi kiraya ve hasılat kiralarına ait ilamsız takipte ödeme emrinin borçlu tarafa tebliğinin usulsüz olduğu şikayeti istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, …

2. İİK md.16,

3. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 21. maddesinin 1. fıkrası,

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup karşı taraf alacaklı vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.