Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/8463 E. 2023/2055 K. 27.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8463
KARAR NO : 2023/2055
KARAR TARİHİ : 27.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 32. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ilama dayalı takipte ilama aykırılık şikayeti sebebiyle yapılan inceleme sonucunda İlk Derece Mahkemesince davanın kısmen kabulü ile takip dosyasında 29.04.2018 – 17.12.2020 tarihleri arasında işlemiş faizin 896.342,01 TL olarak tespitine, takibin toplamda 985.445,97 TL üzerinden devamına, icra emrinin tespit edilen şekilde düzeltilmesine ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi borçlu Bakanlık ve karşı taraf alacaklılar tarafından ayrı ayrı istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu Bakanlık ve karşı taraf alacaklılar tarafından ayrı ayrı temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi borçlu T.C…. vekili isteminde; şikayetçi Bakanlık aleyhine başlatılan takibin dayanağı ilamda faiz olarak istenen tutarlardan idarenin sorumlu tutulduğuna dair hüküm bulunmadığını, şikayetçi kurum tarafından daha evvel …’na yatırılan kamulaştırma bedelinin ve alacakılar için açılan hesaplarda değerlendirilen tutarların karşı taraf alacaklılara ödenmesi hususunda …’nın muhatap alındığını, icra emrinin dayanak ilama aykırı düzenlendiğini belirterek takibin ve icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Karşı taraf alacaklılar vekili cevap dilekçesinde; dayanak ilamda yasal faize hükmedildiğini, ilamın karşı tarafının T.C…. olduğunu, …’nın sorumlu tutulamayacağını belirterek şikayetin reddini savunmuştur.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; alacaklılar tarafından takibe dayanak ilamdan kaynaklanan kamulaştırma bedel tespiti ve tesciline yönelik açılan davada verilen karara ilişkin alacaklarının tahsili için ilamlı takip yapıldığı, hükme esas alınmaya yeterli görülen bilirkişi raporu ile 29.04.2018-17.12.2020 tarihleri arasında işlemiş olan faiz hesabının denetlendiği ve takibin/icra emrinin iptalini doğurmayan fazla hesap açısından icra emrinin düzeltilerek davanın kısmen kabulü ile takip dosyasında 29.04.2018-17.12.2020 tarihleri arasında işlemiş faizin 896.342,01 TL olarak tespitine, takibin toplamda 985.445,97 TL üzerinden devamına, icra emrinin tespit edilen şekilde düzeltilmesine ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı tefhimden itibaren süresi içinde şikayetçi borçlu T.C…. vekili tarafından süre tutum dilekçesi ile istinaf başvurusunda bulunulmuş ve karşı taraf alacaklılar vekili tarafından tefhimden itibaren süresi içerisinde gerekçeli istinaf başvurusunda bulunulmuştur.
Şikayetçi borçlu Bakanlık vekiline gerekçeli İlk Derece Mahkemesi kararı 31.01.2022 tarihinde tebliğ edilmiş olup Bakanlık vekili tarafından sunulan 14.02.2022 havale tarihli gerekçeli istinaf başvuru dilekçesinin yasal süreden sonra sunulduğu anlaşılmıştır.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçi borçlu T.C. … vekilinin süresi içinde dosya kapsamına eklenen gerekçesiz süre tutum dilekçesi olduğu görüldü. Şikayetçi borçlu Bakanlık vekili tarafından dosya kapsamına eklenen istinaf başvuru dilekçesinin süresinde olmadığı görülmüştür.

Karşı taraf alacaklılar vekilinin istinaf başvuru dilekçesinde; davanın şikayet olarak nitelenen borca itiraz davası olduğu, ilamlı icrada borca itiraz yolunun kapalı olduğu, bilirkişi raporunda tespit edildiği halde mahkemece gerekçelendirilmeden inkar tazminatına hükmedilmeyeceği, icra emrinde talep edilen hesapla bilirkişi hesabı arasında ufak fark bulunduğu, raporu kabul etmediklerini beyan ettikleri halde davanın kısmen kabulünün hatalı olduğu, şikayetçi borçlu aleyhine tazminata karar verilmesi gerektiği ileri sürülmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesince takipte talep edilen alacak miktarının denetlenmesi yönünden uzman bilirkişiden aldırılan 03.02.2021 tarihli raporda, 29.04.2018 – 08.02.2019 tarihleri arası talep edilebilecek faiz miktarının 89.118,01 TL, 29.04.2018-17.12.2020 tarihleri arası talep edilebilecek faiz miktarının 896.342,01 TL olduğunun bildirildiği görülmekle; takip dayanağı ilamda T.C….’nın davacı olarak yer aldığı, hükmün de davacı aleyhine tesis edildiği, takipte kamulaştırma bedelinin değil, bu bedel nedeniyle hükmedilen faizin talep edildiği, mahkemece aldırılan bilirkişi raporunun hükme dayanak yapmaya elverişli olduğu, ilamların icrasında yapılan itiraz ve şikayetlerde tazminat öngörülmediği gerekçeleriyle taraf vekillerinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu T.C. … vekili ve karşı taraf alacaklılar vekili ayrı ayrı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi borçlu T.C…. vekilinin temyiz başvuru dilekçesinde; şikayet dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.

Karşı taraf alacaklıların temyiz başvuru dilekçsinde; istinaf başvuru dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, ilama dayalı takipte şikayetçi aleyhine yasal faiz istemli başlatılan takibin ilama aykırı olduğuna dair şikayet istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1., 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, …
2., İİK md.16,

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.İstinaf başvurusu aşamasında ileri sürülmeyen iddiaların temyiz yargılaması aşamasında ileri sürülemeyeceğine, temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçi borçlu T.C…. vekili ve karşı taraf alacaklılar vekili tarafından ayrı ayrı temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz eden davalılar/alacaklılardan tahsiline, davacı/borçludan harç alınmasına yer olmadığına,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

27.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.