Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/8322 E. 2023/2230 K. 30.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8322
KARAR NO : 2023/2230
KARAR TARİHİ : 30.03.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki satışın durdurulması ve meskeniyet şikayetinden dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi borçlular tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kısmen kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlular tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi … kendi adına asaleten diğer şikayetçiler adına vekaleten sunduğu dilekçesinde; satışın durdurulmasını ve iptalini talep etmiş, ayrıca meskeniyet şikayetinde bulunmuştur.

II. CEVAP
Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışa ilişkin işlemlerde usule ve yasaya aykırılık bulunmadığı, meskeniyet şikayeti yönünden 103 davetiyesinin 29.05.2013 tarihinde, kıymet takdir raporunun ise 10.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, 7 günlük yasal sürede şikayet yoluna başvurulmadığı gerekçesi ile meskeniyet şikayetinin süresinde yapılmadığı anlaşılmakla şikayetlerin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
İstinaf dilekçesinde özetle; şikayet dilekçesini tekrarlamış, icra müdürlüğünce satış işlemleri konusunda yasanın öngördüğü gerekli özenin gösterilmediğini, bu haliyle zarar unsurunun oluştuğunu, satışa konu taşınmaz üzerine haciz konularak, haciz kesinleşmeden yapılan tüm işlemlerin usul ve yasaya aykırı olduğunu, İİK’nın 103 haciz tutanağının tebliğ edilmediğini, satış ilanının tebliğ tarihi itibari ile taşınmaz üzerine konulan hacizden haberdar olduklarını, yine mahkemenin kabul şekline göre de şikâyet olunan davalı vekili davaya herhangi bir cevap vermediği gibi duruşmasına da katılmadığını, bu halde davalı lehine vekalet ücreti takdirinin de yerinde olmadığını belirterek mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile satışın durdurulmasına ilişkin talebin İİK’nın 363. maddesinde belirtilen istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı, meskeniyet şikayetinin süresinde olmadığı, ancak alacaklı vekiline duruşma davetiyesi tebliğ edilmesine rağmen cevap dilekçesi sunmadığı ve duruşmaya katılmadığı dikkate alındığında davalı alacaklı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin yerinde olmadığı gerekçesi ile satışın durdurulmasına yönelik istinaf başvuru dilekçesinin reddine, istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, şikayetin reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf dilekçesinin tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, satışın durdurulması ve iptaline ve meskeniyet şikayetine ilişkindir.

2. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Takip dosyası incelendiğinde, her ne kadar 103 tebliği dosya arasında ve UYAP’ta kayıtlı olmasa da 1161 ada 1 parsel 18 nolu bağımsız bölümün haczine ilişkin 103 tebliğinin 22.03.2013 tarihinde yapıldığının şikayet dilekçesinde açıkça kabul edildiği, ayrıca kıymet takdir raporunun …’a Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre 10.05.2019 tarihinde tebliğ edildiği, bu tebliğinde usulsüzlüğünün açıkça dava dilekçesinde ileri sürülmediği, 7 günlük yasal sürede meskeniyet şikayeti yoluna başvurulmadığı görülmüştür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup şikayetçilerce temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

30.03.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.