YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8199
KARAR NO : 2023/999
KARAR TARİHİ : 21.02.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki senedin kambiyo vasfına haiz olmadığına dair şikayet ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile … 15. İcra Dairesinin 2020/6862 Esas sayılı icra takip dosyasında davacı borçlu yönünden İİK’nın 170/a-2 maddesi gereğince takibin iptaline karar verilmiştir.
Kararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; davalı tarafından … 15. İcra Müdürlüğünün 2020/6862 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, 01.09.2020 tarihinde ödeme emrini tebliğ aldığını, takibe konu senet üzerinde tanzim tarihinin 13.08.2012 olarak yazdığını, ödeme tarihinin ise tanzim tarihinden evvelki tarih olan 18.07.2012 olduğunu, bu nedenle senedin kambiyo vasfında bulunmadığını, ayrıca borca itiraz ettiklerini belirterek takibin iptalini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesi sunmamış, mahkemece dosya üzerinden karar verilmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile somut olayda; takibe dayanak senedin keşide tarihinin 13.08.2012 ödeme tarihinin ise daha önceki bir tarih olan 18.07.2012 olduğundan bahisle senedin kambiyo vasfında olmadığını belirterek takibin iptaline karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı vekili, mahkemenin senette yer alan tarihlerin dikkatle incelenmeden takibin iptaline karar verildiğini, senedin düzenleme tarihinin 13.08.2011 olduğunu, senet aslı dikkatle incelendiğinde bu tarihin görülebileceğini, ayrıca icra dairelerinin senet asıllarını inceleyip kasalarına aldığını, şekil olarak takibin yanlış açılma ihtimalinin bulunmadığını belirterek kararın kaldırılmasını ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile incelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından davacı aleyhine 1 adet bonodan dolayı kambiyo senedine özgü takip başlatıldığını, 31.08.2020 tarihinde ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiğini, davacının 5 günlük yasal süre içerisinde takibe konu senedin kambiyo vasfında olmadığından bahisle şikayette bulunduğunu, takibe konu senet fotokopisinin incelenmesinde düzenleme tarihinin 13.08.2012, ödeme gününün ise 18.07.2012 olarak yazıldığını, senedin tanzim tarihinin vade tarihinden sonra olduğunu, senedin vade tarihi tanzim tarihinden önceki bir tarihi taşıması nedeniyle kambiyo vasfında kabul edilemeyeceğinden İİK 170/a maddesi kapsamında takibin iptaline karar verilmesinin yasaya uygun olduğundan bahisle istinaf talebinin esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Davacı alacaklı vekili, istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususlarla kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, senedin kambiyo vasfına haiz olmadığı ve borca itiraz istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İİK’nın 170/a maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı vekilinin temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
21.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.