Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/8198 E. 2023/799 K. 13.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8198
KARAR NO : 2023/799
KARAR TARİHİ : 13.02.2023

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki bonoya dayalı kambiyo takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazı nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kısmen kabulüne, icranın geri bırakılmasına, hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.

Kararın alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince, kamu düzenine aykırılık bulunmayan İlk Derece Mahkemesince verilen kararın yerinde olduğu anlaşılmakla, istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlular vekili dava dilekçesinde; takip dosyasının yenilenme tarihinden 2020 Ekim ayına kadar (7 yıldan fazla) takipsiz bırakıldığını, takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımının gerçekleştiğini ileri sürerek icranın geri bırakılmasına, dosyadaki tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde; borcun finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklandığını, tarafların finansal kiralama sözleşmesinden doğan borçlarında zamanaşımı konusunda 6361 sayılı Kanun’da hüküm bulunmadığı için TBK’nın 146. maddesindeki genel zamanaşımı süresi olan 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takip dayanağı belge, kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan olaya 6102 sayılı TTK’nın 778/1-h. (6762 Sayılı TTK’nın 690.) göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken TTK’nın 661/1. maddesi gereğince poliçeyi kabul eden muhataba (bonoyu düzenleyen keşideciye) ve onun gibi sorumlu olan aval verene karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresinin vadeden itibaren 3 yıl olduğu, takibin 10.05.2011 tarihinde başlatıldığı, işlemsiz kaldığı için takibin düştüğü ve 05.05.2014 tarihinde yenilendiği, 11.06.2014 tarihinde borçlunun taşınmazına haciz şerhi işlenmesinin talep edildiği, alacaklı vekili tarafından en son işlemin 15.10.2020 tarihli birinci haciz ihbarnamesi gönderilmesi talebi olduğu, icra dosyasının 3 yıldan fazla işlemsiz bırakıldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, İİK 71/2 maddesi ile İİK 33/a maddeleri uyarınca icranın geri bırakılmasına, icranın geri bırakılması kararı ile hacizlerin ortadan kalkması söz konusu olacağından hacizlerin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde; borcun finansal kiralama sözleşmesinden kaynaklandığını, tarafların finansal kiralama sözleşmesinden doğan borçlarında zamanaşımı konusunda 6361 sayılı Kanun’da hüküm bulunmadığı için TBK’nın 146. maddesindeki genel zamanaşımı süresi olan 10 yıllık zamanaşımı süresinin geçerli olduğunu 10.05.2011 tarihinde 3 yıllık zamanaşımı dolmaksızın takibe girişildiği, zaman aşımının kesildiği sözleşme ilişkisine bağlı bonolar açısından 10 yıllık yeni zamanaşımı süresi başladığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İlk Derece Mahkemesi kararında açıklandığı gibi takip dayanağı belge, kambiyo senedi niteliğinde bono olduğundan 6102 sayılı TTK’nın 778/1-h. (6762 Sayılı TTK’nın 690.) göndermesiyle bonolar hakkında da uygulanması gereken TTK’nın 661/1. maddesi gereğince poliçeyi kabul eden muhataba (bonoyu düzenleyen keşideciye) ve onun gibi sorumlu olan aval verene karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresinin vadeden itibaren 3 yıl olduğu, takibin kesinleşmesi sonrasında 3 yılı aşan süre takibin işlemsiz kalması nedeni ile zaman aşımı gerçekleştiğinden mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf dilekçesindeki sebeplerin aynen tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bonoya dayalı kambiyo takibinde, takibin kesinleşmesinden sonraki zamanaşımı itirazına ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
İİK 71/2 , İİK 33/a madde hükümleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371’inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Alacaklı tarafından genel mahkemelerde İİK’nın 33/a-2. maddesi uyarınca açılan bir davanın olmaması halinde alacağın zamanaşımına uğradığı hususu kesin hüküm teşkil edeceğinden icranın geri bırakılması kararının, takibin iptaline ilişkin sonuçları doğuracağı ve icra dosyasındaki mevcut hacizlerin kalkacağının anlaşılmasına, temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.