Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/8134 E. 2023/813 K. 13.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/8134
KARAR NO : 2023/813
KARAR TARİHİ : 13.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte imzaya ve borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince tüm talepler yönünden davanın ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.

Kararın davacı borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davacı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde; takibe konu senetteki imzaya açıkça itiraz ederek takibin durdurulmasına, takipte komisyon bedeli ile reeskont faiz oranındaki faizin talep edilmesinin de hukuka aykırı olduğunu beyanla borca itiraz ederek ihtiyati hacze konu hacizlerin teminatsız ya da uygun görülecek teminat karşılığı durdurulmasına karar verilmesini ve davalı taraf aleyhine kötü niyet tazminatı ve idari para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı vekili cevap dilekçesinde; davanın reddini savunmuştur ve davacı borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; hükme esas alınan 10.06.2021 tarihli bilirkişi raporuna göre bonoda atılı bulunan imzanın davacı eli ürünü olduğunun kesin bir şekilde tespit edildiği görülmekle davacının imzaya itirazının reddine, takibin tedbiren durdurulduğu dikkate alınmakla İİK’nın 170/3 maddesi uyarınca davacı borçlu aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmiştir ve yine takip dayanağı belge, bono niteliğinde olduğundan taraflar arasında ticari bir ilişkinin olduğunun kabulü gerekip, davacı borçlu vekilinin reeskont faiz oranı uygulanmaması yönündeki iddiasının ve 6102 sayılı TTK’nın 778. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı yasanın 725/1-d maddesi gereği davacı vekilinin komisyon bedeli talep edilemeyeceği yönündeki iddiasının yerinde görülmediği gerekçeleriyle tüm talepler yönünden davanın reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Bilirkişi incelemesine ilişkin itirazlarının kabul edilmediği, mahkemece söz konusu raporun karar vermeye elverişli olduğu gerekçesi ile itirazlarının reddedildiği, rapora itirazlarının dikkate alınması ile yeniden bilirkişi raporu aldırılması gerektiği, kambiyo senedi nedeni ile komisyon talep edilemeyeceği, talep edilen faiz oranının kanuni olmadığı ileri sürülmüştür.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takibe dayanak senetteki imzanın davacının eli ürünü olduğuna dair kesin kanaat bildirir 10.06.2021 tarihli bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olduğu, takip dayanağı belge bono niteliğinde olduğundan taraflar arasında ticari bir ilişkinin olduğunun kabulü gerektiği, bu durumda, 3095 sayılı Yasa’da yer alan ticari temerrüt faizine ilişkin 2. ve 3. maddelerinde öngörülen ticari reeskont faiz oranının uygulanması gerektiği, 6102 sayılı TTK’nın 778. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken aynı Yasa’nın 725/1-d maddesine göre alacaklının bono bedelinin binde üçünü aşmamak kaydıyla komisyon bedeli talep edebileceği, İlk Derece Mahkemesince icra takibi geçici olarak durdurulduğundan alacaklı aleyhine icra inkar tazminatı ve idari para cezasına hükmedilmesinin de yerinde olduğu gerekçeleriyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı borçlu vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
İstinaf dilekçesindeki itiraz sebeplerinin tekrar edildiği görülmüştür.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senedine dayalı ilamsız takipte, takibe dayanak senetteki imzaya itiraz ile komisyon bedeli ile reeskont faiz oranında faiz talep edilmesine yönelik borca itiraz istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. 2004 sayılı İİK md.170/3. Fıkrası,
3. 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun’un 2. ve 3. maddesi,
4. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 778. maddesi göndermesiyle TTK md.725/1-d. fıkrası.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davacı borçlu vekili tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

13.02.2023 tarihinde oy birliği ile karar verildi.