YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/5704
KARAR NO : 2022/6445
KARAR TARİHİ : 30.05.2022
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi
Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
Şikayetçi borçlunun, altı adet taşınmaz ihalesinin feshini talep ettiği, İlk Derece Mahkemesi’nce tüm taşınmazlar yönünden şikayetin reddi ile ihale bedelleri toplamının % 10’u oranında (124.300,00 TL) para cezasına hükmedildiği, borçlu tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Bölge Adliye Mahkemesi’nce davacı tarafın yerinde görülmeyen istinaf başvurusunun reddine, HMK’nun 355 ve 353/1-b-2 maddeleri gereğince mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında; 2791 parsel 1,2,3 bağımsız bölüm nolu taşınmazlar ve 753 ada 19 parsel 2, 4 bağımsız bölüm nolu taşınmazlara yönelik ihalenin feshi isteminin esastan reddi ile yasal şartları oluştuğundan bu taşınmazların ihale bedelinin %10’u oranında para cezasının Hazine yararına borçludan tahsiline, 753 ada 19 parsel 6 bağımsız bölüm nolu taşınmaza yönelik ihalenin feshi isteminin zarar koşulunun oluşmaması ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, yasal şartları oluşmadığından borçlu aleyhine bu taşınmaz ihalesi ile ilgili olarak para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına, alacaklının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği görülmektedir.
İİK’nun 134/8. maddesinde; “İhalenin feshini şikayet yolu ile talep eden ilgili, vaki yolsuzluk neticesinde kendi menfaatlerinin muhtel olduğunu ispata mecburdur” düzenlemesi yer almaktadır.
Yerleşik Yargıtay uygulamasına göre, ihale bedelinin, en az muhammen bedel kadar olması halinde, ihalede zarar unsurunun gerçekleşmediğinin kabulü gerekir.
Somut olayda, şikayet konusu taşınmazlardan 2791 parsel 1 nolu bağımsız bölümün muhammen bedelinin 216.000,00 TL, satış bedelinin 220.000,00 TL olduğu, ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu, kıymet takdir raporuna itiraz edilmediğinden kıymetin itirazsız kesinleştiği görülmektedir. Şikayetçi takip borçlusu olup, ihalenin feshi isteminde menfaatinin ne suretle muhtel olduğunu ispatlayamamıştır. Dolayısı ile bu durumda zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçinin İİK’nun 134/8. maddesi kapsamında ihalenin feshini istemekte hukuki yararı bulunmamaktadır.
O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, 2791 parsel 1 nolu bağımsız bölüm yönünden de ihalenin feshi isteminin zarar koşulunun oluşmaması ve hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine, yasal şartları oluşmadığından borçlu aleyhine bu taşınmaz ihalesi ile ilgili olarak para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz ise de yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından, Bölge Adliye Mahkemesi kararının düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ : Şikayetçi borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi’nin 16.03.2022 tarih ve 2021/2781 E. – 2022/620 K. sayılı kararının hüküm bölümünün (1) nolu bendindeki “2791 parsel 1,2,3 bağımsız bölüm nolu taşınmazlar” ifadesinden “1 bağımsız bölüm” ifadesinin çıkartılmasına, (3) nolu bendine “2791 parsel 1 nolu bağımsız bölüm” ifadesinin eklenmesine, kararın düzeltilmiş bu şekliyle 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 370/2. maddesi uyarınca (ONANMASINA), karar düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın İlk Derece Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesi’ne gönderilmesine, 30/05/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.