Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/13882 E. 2023/1104 K. 23.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/13882
KARAR NO : 2023/1104
KARAR TARİHİ : 23.02.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki taşınmaz ihalesinin feshi şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddi ile şikayetçiler aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın şikayetçiler borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçiler borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki vekili şikayet dilekçesinde; borçlu ve ipotekli taşınmaz malikine çıkarılan kıymet takdiri raporu ile borçluya çıkarılan satış ilanı tebligatlarının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini, kıymet takdirinin usulüne uygun yaptırılmadığını, satış ilanlarının satış kararına uygun olarak yapılmadığını ileri sürerek taşınmaz ihalesinin feshini talep etmiştir.
II. CEVAP
Davalı alacaklı-ihale alıcısı vekili cevap dilekçesinde; ihalenin usulüne uygun olduğunu savunarak davanın reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin borçlunun bilinen son adresi ile Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı olan adresine gönderildiği, her iki tebligatın da bila tebliğ iade geldiği, sonrasında ödeme emrinin borçlunun Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı adresinde Tebligat Kanunu’nun 35. Maddesine uygun olarak 05.03.2019 tarihinde tebliğ edildiği, aynı adrese çıkarılan kıymet takdiri raporunun 21.04.2021 tarihinde, satış ilanının 09.07.2021 tarihinde TK 35. maddesine uygun olarak tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği yönünde bir itirazının bulunmadığı, borçlu tarafından tebliğe elverişli başka bir adresin bulunduğunun ileri sürülmediği, bu nedenle borçlu şirkete yapılan tüm tebligatların usul ve yasaya uygun olduğu, şikayetçi ipotekli taşınmaz malikine çıkarılan kıymet taktir raporunun 26.03.2021 tarihinde muhatabın dışarıda olduğundan bahisle adreste devamlı çalışan … imzasına tebliğ edildiği, satış ilanının 26.06.2021 tarihinde aynı şerh ile devamlı çalışanı … imzasına tebliğ edildiği, şikayetçinin satış ilanının tebliğine ilişkin usulsüzlük iddiasında bulunmadığı, bu nedenle kıymet takdiri tebliği işlemi usulsüz olsa bile şikayetçinin en geç satış ilanı tebliği ile kıymet takdir raporuna muttali olduğu, bu tarihten itibaren yasal süre içerisinde kıymet takdirine itirazda bulunmadığı, kaldı ki, şikayetçinin Uyap uygulaması üzerinden 19.07.2021 tarihinde döküman okuma işlemi gerçekleştirdiği ve bu tarihte satış ilanından haberdar olduğu, satış ilanının … gazetesinde ilan edildiği, Basın İlan Kurumunca gazetenin Haziran ayı günlük fiili net satış ortalamasının 50.078 adet olduğunun bildirildiği, 244.856,80 TL muhammen bedelli taşınmazın 265.000 TL’ye satıldığı, dolayısıyla taşınmazın satış bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu, şikayetçilerin kıymet takdirine-kıymet taktir raporunun usulsüz tebliğ edildiğine yönelik itirazının yerinde görülmediği, şikayetçiler tarafından ihaleye fesat karıştırıldığı yönünde bir iddia ileri sürülmediği, zarar unsurunun gerçekleşmediği, şikayetçilerin İİK’nın 134/8. maddesi kapsamında ihalenin feshini istemekte hukuki yararının bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddi ile şikayetçiler aleyhine para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçiler borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Şikayetçiler borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki vekili istinaf dilekçesinde; şikayet nedenlerini tekrarla mahkeme kararının kaldırılması ile ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetçilerin, ihalenin feshi nedenleri olarak kıymet takdiri işlemi ile kıymet takdiri raporu tebliğinin usulsüzlüğü iddiasında bulunmadıkları gibi fesat iddiasında da bulunmadıkları, fesih nedeni olarak ileri sürülen sebeplerin zarar unsurunun önüne geçecek sebeplerden olmadığı, ihale bedelinin muhammen bedelin üzerinde olduğu, bu nedenle mahkemenin dava şartı bulunmayan şikayet hakkında hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine ilişkin kararının isabetli olduğu, istinaf nedenlerinin de zarar unsuru dava şartını ortadan kaldıracak sebeplerden olmadığı gerekçesi ile şikayetçilerin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki vekili temyiz dilekçesinde; istinaf nedenlerini tekrarla bölge adliye mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kredi asıl borçlusu ile ipotekli taşınmaz maliki üçüncü kişinin taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile sair yasal mevzuat

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, Bölge Adliye Mahkemesi kararında şikayetçilerin kıymet takdiri raporu tebliğinin usulsüzlüğü ile kıymet takdiri işleminin usulsüz olduğu iddiasında bulunmadıkları gerekçesine yer verilmiş ise de, şikayet dilekçesinde bu hususların ileri sürüldüğünün, ancak borçlu şirketin ticaret sicil adresine çıkarılan kıymet takdiri raporunun bila tebliğ iade geldiğinin, sonrasında aynı adrese çıkarılan raporun 21.04.2021 tarihinde Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre usulüne uygun olarak tebliğ edildiğinin, ipotekli taşınmaz maliki tarafından satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün ileri sürülmediğinin anlaşılmasına, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu ve ipotekli taşınmaz maliki üçüncü kişi tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.