Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/13817 E. 2023/1338 K. 02.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/13817
KARAR NO : 2023/1338
KARAR TARİHİ : 02.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 54. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davacının davasının kabulüne, itirazın kaldırılmasına, icra takibinin devamına, asıl alacak üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalı borçludan alınarak davacı alacaklıya verilmesine, borçlunun mecurdan tahliyesine karar verilmiştir.

Kararın davalı borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı alacaklı dava dilekçesinde; 01.08.2019 tarihinde dava konusu yerin satın alındığını, bu durumun noter ihtarnamesi ile borçluya bildirildiğini, aylık kira bedelinin yeni malik sıfatıyla bildirdikleri hesap numarasına yatırılmasının istendiğini, borçlu tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, borçlunun babası… (… mobilya) ile arsa sahibi…’nin müteahhidi olan …arasında imzalanan alt taşeronluk sözleşmesinden doğan alacağından bahisle … Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/48 E dosyadaki davanın derdest olduğunu, bu davada borçlunun babası…’nin hiçbir hakkı olmamasına rağmen alacağına karşılık mülkiyet talebinde bulunduğunu ayrıca 01.05.2013 tarihli kira sözleşmesi düzenlemek suretiyle alacaklı asile ait dükkanı kiralamış gibi gösterdiğini, taraflarına ödeme yapılmadığı halde yapılan itirazın haksız olduğunu belirterek itirazın kaldırılması ile tahliye karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı borçlu cevap dilekçesinde; İcra Mahkemesinde dava açılabilmesi için İİK 68. madde normlarında belge olması gerektiğini, icra dosyasına kiracı olmadıkları için kiracı sıfatına itiraz ettiklerini, taşınmazın 24.08.2012 tarihli … yapım sözleşmesi gereği kendilerine teslim edildiğini, işlerin yapılmasına rağmen müteahhit tarafından tapu devri yapılmadığını, bu nedenle Tapu İptal ve Tescil davası açıldığını, … bu davanın … Asliye Hukuk Mahkemesi 2012/48 E dosyası ile birleştirildiğini, davanın derdest olduğunu, alacaklının da bu davaya dahili davalı olarak dahil edildiğini, daha önce başlatılan takip itiraz ile durduğu halde yeniden takibe geçildiğini belirterek davanın reddine ve tazminata karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kira alacağı için yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi davasında, icra takibinde kira ilişkisine ve takip konusu kira bedeline itiraz edilmemişse davacı alacaklıya kira ilişkisini ispat külfetinin yüklenemeyeceği, kira sözleşmenin varlığını ispat külfeti kiraya verene ait, kira bedelinin ödendiğini, mecurun usulünce tahliye edildiğini ispat külfeti kiracıya ait olduğu, somut olayda davalı … ile… arasındaki kira sözleşmesine davalı tarafından itiraz edilmediği, dava konu taşınmazın davacı tarafından devralınması ile sözleşmenin tarafı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının B. … 3. İcra Müdürlüğünün 2020/11618 E sayılı dosyasında yaptığı itirazın kaldırılmasına, takibin devamına, asıl alacağın %20 oranında tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalının mecurdan tahliyesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı borçlu istinaf başvuru dilekçesinde; icra dosyasına davacı ile kira akti ilişkisi olmadığı belirtilerek itiraz edilmesine rağmen mahkemece yargılama yapılması ve kabul kararı verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taraflarınca akdin varlığına açıkça itiraz edildiği halde İİK 269/b hükümlerinden hangi belgeye dayanılarak hüküm kurulduğunun belli olmadığını ayrıca mahkemece talep aşılarak tazminata karar verilmesinin de usul kurallarına aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; kira alacağı için yapılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi davasında, icra takibinde kira ilişkisine ve takip konusu kira bedeline itiraz edilmemişse davacı alacaklıya kira ilişkisini ispat külfetinin yüklenemeyeceği, kira sözleşmenin varlığını ispat külfeti kiraya verene ait, kira bedelinin ödendiğini, mecurun usulünce tahliye edildiğini ispat külfetinin kiracıya ait olduğu, borçlu kiracının ödeme olgusu ispat külfetini yerine getiremediği, dosya içinde bulunan taraflarca kabul edilen 01.05.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinde davalının kiracı olduğu, kiraya verenin ise dava dışı… olduğu, davacının 01.08.2019 tarihinde taşınmazı satın aldığı, davacı tarafça davalı tarafa, B. … 8. Noterliğinin 03.06.2020 tarih ve 15560 yevmiye nolu ihtarnamesi ve B. … 8. Noterliğinin 06.08.2019 tarih ve 26125 yevmiye nolu ihtarnamesi ile taşınmaz intikali durumu bildirilerek aylık 5.000,00 TL kira talep edildiği, TBK 310. madde gereğince davacının kiralayan sıfatını aldığı, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 269/1. maddesi gereğince kira alacaklarına ilişkin olarak düzenlenen tahliye ihtarlı ödeme emri, 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 315. maddesinde düzenlenen temerrüt ihtarnamesi hükmünde olduğu, ödeme emri kendisine tebliğ edilen takip borçlusunun temerrütten kurtulabilmesi için takibe konu miktarın tamamını yasal 30 günlük süre içerisinde ödemesi gerektiği, davalı kiracı 30 günlük ödeme süresi içerisinde bu nitelikte bir ödeme belgesi ibraz etmediği ve temerrüt olgusu gerçekleştiği, kiralananın tahliyesine dair ilk derece mahkemesince verilen kararda usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı borçlu temyiz dilekçesinde; borçlu asil ile… arasındaki sözleşmeden yola çıkılarak alacaklı … ile kiracılık sıfatlarının bulunduğu sonucuna nasıl ulaşıldığının anlaşılamadığını, davacının… ile hiçbir bağlarının bulunmadığı hatta kiraya verme hakkının bulunmadığına dair dava dilekçesine rağmen bunların arasında halefiyet yoluyla bağ bulunduğu yorumuna nasıl ve nereden ulaşıldığının anlaşılmadığını, dosyada mevcut sözleşme… ile … arasında olmasına rağmen başkasından aldığı tapu kaydına istinaden davacının…’ye halefiyet yoluyla sözleşmenin tarafı yapılmasını anlamanın mümkün olmadığını, dosya kapsamında hasım olan tarafların halef selef yapıldığını belirerek kararın bozulmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi talebine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 269 ve devamı madde hükümleri.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, temyiz dilekçesi içeriğine, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI.KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla değişik İİK’nın 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine,

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.