Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/13550 E. 2023/827 K. 14.02.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/13550
KARAR NO : 2023/827
KARAR TARİHİ : 14.02.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki ihalenin feshi şikayeti nedeniyle yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin hukuki yarar yokluğundan reddine, yasal şartlar bulunmadığından para cezası takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

Kararın şikayetçi/borçlu vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf talebinin kabulü ile İlk Derece Mahkemesi ilamının ortadan kaldırılmasına, şikayetin kabulüne, Ankara 4. İcra Müdürlüğünün 2018/7683 E. Sayılı dosyasından … ili, … İlçesi, … Mah. 30728 ada 8 parselde bulunan 8 bağımsız bölüm sayılı taşınmaza ilişkin 14.06.2021 tarihinde yapılan ihalenin feshine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı ihale alıcısı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline gönderilen ödeme emri, 103 davetiyesi, kıymet takdir raporu ve satış ilanına ilişkin tebligatların usulsüz olduğu, taşınmazın değerinin düşük takdir edildiği, tebliğ işlemi usulsüz olduğundan müvekkilinin kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamadığı, kıymet takdirinin yapıldığı tarihten sonra da taşınmazın değerinin olağanüstü şekilde arttığı, satış ilanının ilgililere tebliğ edilmediği, ihalenin saatinde başlatılmadığı, e-satış tutanağının dosya içinde olmadığı belirtilerek ihalenin feshine karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalılar vekili cevap dilekçesinde; ihalenin usul ve yasaya uygun olarak yapıldığını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile borçluya yapılan kıymet takdiri ve satış ilanı tebliğlerinin usulsüz olduğu, ihale bedeli muhammen bedelin üzerinde olduğundan borçluya satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi nedeni olarak kabul edilemeyeceği, ancak şikayet dilekçesinde kıymet takdirinin düşük takdir edildiği iddiası da bulunduğundan mahkemece keşif yapılarak İcra Müdürlüğünce belirlenen ve ihaleye esas alınan muhammen değerin yerindeliğinin denetlenmesinin gerekeceği, mahkemece de bu usule uyularak taşınmaz üzerinde keşif yapılıp bilirkişi raporu alındığı, bilirkişi raporu ile taşınmazın İcra Müdürlüğünce değer tespiti yapılan tarih olan 27.09.2019 itibariyle değerinin 190.000,00 TL olduğunun bildirildiği, ihale bedelinin ise 191.000,00 TL olduğu, ihale bedelinin belirlenen değerden yüksek olduğu, ihaleye konu taşınmaz yönünden kıymet takdirine veya ihaleye fesat karıştığına yönelik herhangi bir şikayette bulunulmadığı, bu taşınmaz yönünden zarar unsuru gerçekleşmediğinden şikayetçinin ihalenin feshini istemekte hukuki yararı olmadığından, İİK’nın 134. maddesinin ikinci fıkrasının son cümlesi gereği ihalenin feshi talebinin reddine, yasal şartlar bulunmadığından para cezası takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı/borçlu vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davacı vekili; satış ilanının usulsüz tebliğ edilmesinin başlı başına ihalenin feshi nedeni olduğu, muhammen bedel ile ihale bedeli arasındaki farkın sadece 1.000,00 TL olduğunu, mahkemece bu gerekçe ile zarar bulunmadığına karar verilmesinin usulsüz olduğu, mahkemece eksik inceleme ile hüküm verildiği, dava dilekçemizde ileri sürdüğümüz tüm hususlar ile ilgili yeterince inceleme yapılmadığı belirtilerek kararın kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile İcra Müdürlüğünce belirlenen ve ihaleye esas alınan muhammen bedelin 140.000,00 TL olduğu, İcra Mahkemesince alınan bilirkişi raporuna göre ise 27.09.2019 tarihi itibariyle taşınmazın değerinin 190.000,00 TL olduğunun tespit edildiği, bu durumda mahkemece tespit edilen bedelin ihalede esas alınan muhammen bedelin üzerinde olması, dolayısıyla ihalenin olması gerekenden daha düşük bedel üzerinden başlatılması nedeniyle ihalenin feshine karar verilmesi gerektiğinden, ihale bedelinin mahkemece belirlenen değerin üzerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesinin yerinde olmadığı anlaşıldığından şikayetçi borçlu vekilinin istinaf talebinin esastan kabulüne, ihalenin feshine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı/ihale alıcısı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı vekili; taşınmazın ihaleye esas kıymet takdiri 190.000,00 TL kabul edilse dahi müvekkilin satın almış olduğu rakam kıymet takdirinin üzerinde bir bedel olduğu, tebligata ilişkin yönetmelik hükümlerinin büyük çoğunluğunun ilgili posta memuru tarafından yerine getirildiği, Yerel Mahkeme kararında da ifade edildiği gibi davacının talebinin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddedilmesi gerektiği gerekçesiyle mahkeme kararının bozulması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usul ve yasaya aykırı yapılan ihalenin feshi istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri,
2. İİK 134 üncü ve devamı madde hükümleri, 24.11.2021 tarih ve 7343 sayılı Yasa’ nın 27.maddesi

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen kararın tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı/ihale alıcısı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

14.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.