Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/13293 E. 2023/1503 K. 08.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/13293
KARAR NO : 2023/1503
KARAR TARİHİ : 08.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 35. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince istemin kabulüne karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
… İcra Mahkemesine başvurusunda; 968 Ada, 71 Parseldeki… … Hanın “Yapım ve İşletme Şartlı Kiralama İşine Ait Tip Sözleşmesi” ile işletilmesi için borçlu şirkete kiralandığını ve teslim edildiğini, borçlunun sözleşmenin 30. maddesi gereği ödemesi gereken aylık kira bedelinin 123.500,00 TL olduğunu ancak Şubat 2018- Haziran 2018 tarihleri arasındaki kira alacağının ödemediğini ve takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın kesin olarak kaldırılmasını ve %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Borçlu, taşınmazın teslim edilmediğini, sözleşmeye göre bir yıl içinde yer tesliminin yapılacağının ve sözleşme yükümlülüklerinin her halükarda bir yıl sonra başlayacağının düzenlendiğini, kiralanan yerin ayıplı olduğunun derhal yazılı olarak bildirilerek ayıp ihbarında bulunulduğunu, buna rağmen 09.01.2015 tarihinde yer teslimi yapılacağına dair 05.01.2015 tarihli yazının 12.01.2015 tarihinde tebellüğ edildiğini, bilahare 08.01.2015 tarihli yazı ile sözleşme şartlarının değiştirilmesi veya yer tesliminin geciktirilmesi taleplerinin karşılanmasının mümkün olmadığının, yerin ayıplı olmadığının ve kira parasının ödenmesine başlanması gerektiğini bildirildiğini, 11. maddeye göre taşınmazın boş olarak teslim edileceğini, 4/1 maddeye göre ise sözleşme ilişkisi ve kira ödemelerinin yerin tümüyle boşaltıldığı tarihten başlayacağını, Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu ve Fatih Belediyesine yapılan başvurular neticesinde taşınmazın sadece işhanı olarak kullanılabileceği, otele dönüştürülmesi halinde ancak dört katlı bir otel yapılabileceğinin bildirildiğini, iki buçuk kat inşaat alanı kaybı söz konusu olacağını, bu durumun şartname ve sözleşmede yazmadığını, bu sebeple resmi olarak taşınmazın teslim edilemediğini ileri sürerek istemin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. Gerekçe ve Sonuç
Tarafların sözleşmede kira ödemelerinin taşınmazın tümüyle boşaltıldığı tarihte başlaması, ancak bu tarihin hiçbir şekilde sözleşme tarihinden itibaren 1 yılı geçmemesi şeklinde kira başlangıç sürelerini kararlaştırdıkları, takip dosyasına yapılan itirazda kira sözleşmesine herhangi bir itirazda bulunulmadığı gibi sözleşme altındaki imzaya da itiraz edilmediğinden kira sözleşmesinin kesinleştiği, borçlunun ödeme iddiasında bulunmadığı gibi İİK’nın 296/c maddesi gereğince bir ödeme belgesi sunmadığı, yalnızca kira sözleşmesinin başlamadığı, kiralanın yerin kendisine teslim edilmediği iddiası ile borca itiraz ettiği, dar yetkili icra mahkemesinin genel mahkemede açılan ayıbın giderilmesi, sözleşmenin feshi, kira bedelinde indirim gibi bir davayı bekletici mesele yapmasının mümkün olmadığı gerekçesi ile itirazın kesin olarak kaldırılmasına, asıl alacağın %20’si oranında icra inkar tazminatının borçludan alınarak alacaklıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Borçlu, cevap dilekçesindeki hususları aynen tekrarlamış, bu hususların esas itibari ile sözleşme içeriğine itiraz niteliğinde olduğunu, alacaklıya başvuru yapılmasına rağmen tek taraflı olarak yer teslimi yapıldığına dair tutanak tutulduğunu, ödenmeyen kira alacakları için genel mahkemelerde devam eden davalar bulunduğunu, taşınmazın teslim edilmediğinden tahliye de istenmediğini, kullanım söz konusu olmadığını, ayıbın giderilmesi, kira bedelinin tenzili veya sözleşmenin feshi talepli olarak açılan davanın derdest olduğunu, mahkemenin görevsiz olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Bölge Adliye Mahkemesi Kararı
C.1.Gerekçe ve Sonuç
Borçlunun kirayı yasal otuz günlük sürede tamamen ödediğini ispat edemediği, kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu gerekçesi ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Borçlu, sözleşmenin TBK’nın 299. maddesindeki kira sözleşmelerinden olmadığını, yap-işlet-devret şeklinde bir tip ve karma sözleşme olduğunu, alacaklının taşınmazı her türlü hukuki ve fiili ayıplardan ari ve boş olarak teslim etmesi gerektiği halde bunu yapmadığından kira borcunun henüz doğmadığını, Bölge Müdürlüğünün davada ve icra takiplerinde taraf sıfatı ve husumet ehliyeti olmadığını, taşınmazın otel olarak işletilmek üzere kiralandığını, işhanı olarak işletilmeye zorlanamayacağını, genel mahkemedeki dosyanın bekletici mesele sayılması gerektiğini, kötü niyet tazminatının koşullarının oluşmadığını ileri sürerek ve duruşma talepli olarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde itirazın kaldırılması istemine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 67, 68, 269. maddeleri

3. Değerlendirme
1.İlk Derece Mahkemesi ve Bölge Adliye Mahkemesi gerekçeli karar başlığında alacaklının “Vakıflar genel Müdürlüğü … Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü” yerine “…” olarak gösterilmesinin mahallinde düzeltilebilir maddi hata niteliğinde olduğu, borçlu yönünden sözleşmenin 4. ve 11. maddeleri gereği yer teslimi ile kira ödeme yükümlülüğünün başlamış sayılacağı, genel mahkemelerde açılan davaların dar yetkili icra mahkemesinde bekletici mesele yapılamayacağı, itirazın esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde icra inkar tazminatına hükmedilmesinin İİK’nın 68. maddesi hükmünün gereği olduğu değerlendirilmiştir.

2.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

3.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

1. Temyiz incelemesinin duruşmalı yapılmasına işin ivediliği ve niteliği nedeniyle 5311 Sayılı Kanunla Değişik İİK’nın 366. maddesi hükmü uygun bulunmadığından bu yöndeki isteğin reddine,

2. Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesi ile uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. Maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

08.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.