Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/12597 E. 2023/4397 K. 21.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12597
KARAR NO : 2023/4397
KARAR TARİHİ : 21.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Balıkesir 2. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki imzaya itiraz ile usulsüz tebliğ şikayetine ilişkin uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetinin reddine ve imzaya itirazın süre yönünden reddine karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. İTİRAZ VE ŞİKAYET
Borçlu İcra Mahkemesine başvurusunda; ödeme emri tebligatı üzerinde yazılı adrese göre tebligatın sicil adresine yapılmış gibi göründüğünü ancak ilgili tebligatın kuvvetle muhtemel yakınlarda ancak taraflarınca tespit edilemeyen başka bir adrese yapıldığını, tebliğden ve dolayısıyla takipten 06.09.2021 tarihinde haberdar olduğunu, icra dosyasında yapılan fiili haciz işleminin de sicil adresinde kayıtlı “No:10” ‘da değil “No: 8” ‘de yapıldığını, No:8 ‘de … Yemek…Ltd Şti’nin aktif olarak bulunduğunu, fiili haczin yanlış yapıldığı gözetildiğinde tebliğin doğru adrese yapıldığı hususunda oluşan makul ve yeterli şüphe nedeniyle takibin usulsüz tebliğ nedeniyle iptali ile takibe konu senetler üzerindeki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığını beyanla imzaya itiraz ettiklerini belirterek takibin iptali ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğinin usulüne uygun yapıldığını, imza itirazının süresinde olmadığını belirterek itirazın reddi ile tazminat ve para cezasına karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; Balıkesir Ticaret Odasından gelen yazı cevabına göre şirketin adresinin tebligat adresi olduğu bu nedenle tebliğin usulüne uygun olduğu, İcra İflas Kanun’un 168/4. maddesinde, takip müstenidi kambiyo senedindeki imza kendisine ait olmadığı iddiasında ise bunu beş gün içinde icra mahkemesine bir dilekçe ile bildirmesi gerektiğinin düzenlendiği, alacaklı tarafından borçluya karşı başlatılan takipte ödeme emrinin muteriz borçluya 25.06.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun mahkemeye 07.09.2021 tarihinde başvurduğu, borçlu tarafından imzaya itirazın İİK’nın 168/4 maddesi gereğince 5 günlük yasal süre geçtikten sonra yapıldığı gerekçesiyle ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine ilişkin şikayetin reddine, imzaya itiraz davasının İ.İ.K 168/4. maddesi gereğince süre yönünden reddine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde muteriz/şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Muteriz/şikayetçi borçlu istinaf dilekçesinde; şikayet/ itiraz dilekçesi içeriğini tekrar ederek, dosyada öğrenmeyi beyan ettikleri tarihten evvel takipten haberdar olduklarına dair tek bir delil bulunmadığı halde öğrenmeden bir gün sonra yapılan itirazın reddi kararının hatalı olduğunu, esasa dair talep ve itirazlarının değerlendirilemeden karar verildiğini belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlunun ticaret sicil adresi olan “… Mah. 394. Sok.No: 10 Karesi/Balıkesir” adresine çıkan ödeme emri tebligatının muhatap şirketin devren satıldığı, adres ile ilgisi kalmadığından bahisle 14.06.2021 tarihinde iade edilmesi üzerine bu kez aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre 25.06.2021 tarihinde tebligat yapıldığı, tebliğ mazbatası üzerinde adresin “… Mah. 394. Sok.No: 10 Karesi/Balıkesir”olarak yazılı olduğu, tutanağın aksinin aynı kuvvet ve mahiyette delil ile ispatının gerektiği ancak borçlu tarafından bu mahiyette delil ibraz edilmediği, buna göre şikayetçinin Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı en son resmi adresi olduğu anlaşılan adrese müdürlük tarafından ilk çıkartılan tebligatın iade edilmesi üzerine aynı adrese T.K 35. maddesine göre yapılan tebligatın usulüne uygun olduğu, İİK’nIn 169. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken aynı Kanun’un 168/5. maddesine göre; borçlunun, borçlu olmadığı, borcun itfa edildiği, mehil verildiği, alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazını, aynı Kanunun 170/1. maddesinin göndermesiyle 168/4. maddesine göre imza itirazını ve yine aynı Kanunun 170a/1. maddesinin göndermesiyle de 168/3. maddesine göre kambiyo senedi vasfına yönelik şikayetlerini icra mahkemesinde ileri sürme süresi beş gün olduğu, somut olayda, borçluya örnek 10 numaralı ödeme emrinin 25.06.2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun, yasal beş günlük sürenin sona ermesinden sonra 07.09.2021 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya itiraz ettiği , tebligat usulsüzlüğü iddiasının da yerinde olmadığı gerekçeleriyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Borçlu temyiz dilekçesinde; istinaf başvurusunda ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde imzaya itiraz ile usulsüz tebliğ şikayetine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İİK md. 168.,,170., T.K 35 madde hükümleri
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

21.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.