Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/1250 E. 2023/3386 K. 16.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/1250
KARAR NO : 2023/3386
KARAR TARİHİ : 16.05.2023

MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SAYISI : 2020/157 (E) ve 2021/143 (K)
ŞİKAYETÇİ : …
SUÇ : Resmen Teslim Olunan Mala El Koyma
HÜKÜM : Beraat

Sanık hakkında bozma üzerine kurulan hükmün; karar tarihi itibarıyla 6723 sayılı Kanun’un 33 üncü maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8 inci maddesi gereği yürürlükte bulunan 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu’nun (1412 sayılı Kanun) 305 inci maddesi gereği temyiz edilebilir olduğu, karar tarihinde yürürlükte bulunan 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 260 ıncı maddesinin birinci fıkrası gereği temyiz edenin hükmü temyize hak ve yetkisinin bulunduğu, 1412 sayılı Kanun’un 310 uncu maddesi gereği temyiz isteğinin süresinde olduğu, aynı Kanun’un 317 nci maddesi gereği temyiz isteğinin reddini gerektirir bir durumun bulunmadığı yapılan ön inceleme neticesinde tespit edilmekle gereği düşünüldü:

I. HUKUKÎ SÜREÇ
1…. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 05.11.2014 tarihli iddianamesi ile; müşteki …’ın evinde sanık …’nın 14 yıldır kiracı olarak ikamet ettiği, ancak sanık …’nın kira vermediği ve düzenli ödeme yapmadığı için 2014 Haziran ayı içerisinde müştekinin icra yolu ile evi tahliye ettirdiği, ancak sanık …’nın evin kapısının anahtarını değiştirerek içeri girdiği ve evini kullandığı böylelikle müştekinin icra yolu ile sanığı evden tahliye ettirmiş olmasına rağmen sanığın eve girerek oturmaya devam ederek üzerine atılı hakkı olmayan yere tecavüz suçunu işlediği ve sanık hakkında hakkı olmayan yere tecavüz etme suçundan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ( 5237 sayılı Kanun) 154 üncü maddesinin birinci fıkrası ve 53 üncü maddeleri gereğince cezalandırılması için kamu davası açılmıştır.

2…. 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.06.2015 tarihli kararı ile, sanık hakkında hakkı olmayan yere tecavüz suçundan, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun ( 5237 sayılı Kanun) 154 üncü maddesinin birinci fıkrası uyarınca neticeten 3.000,00 TL ve 80,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, karar verilmiştir.
3…. 1. Asliye Ceza Mahkemesinin, 18.06.2015 tarihli kararının sanık vekili tarafından temyizi üzerine Yargıtay 8. Ceza Dairesinin 06.02.2020 tarihli ve 2019/1332 Esas, 2020/9187 Karar sayılı kararı ile “…Sanığın, katılana ait kargir ev vasfındaki taşınmazdan … İcra Müdürlüğü’nün 2012/1728 esas sayılı dosyası aracılığıyla tahliye edilmesine rağmen, sanığın taşınmaza yeniden girerek oturması suretiyle yeniden el attığının iddia edilmesine göre; sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK.nın 290. maddesi kapsamında kalıp İcra İflas Kanunu’nun 342 ve 346. maddesi uyarınca davaya bakma görevinin İcra Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilmeden, duruşmaya devam edilerek yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulması,…” nedeniyle bozulmasına karar verilmiştir.
4. … 1. Asliye Ceza Mahkemesinin,11.03.2020 tarihli kararı ile, iddia olunan eylemin, 5237 sayılı TCK’nın 290. maddesinde tanımlanan “Resmen Teslim Olunan Mala Elkonulması ve Bozulması” suçunu oluşturduğundan İİK’nun 342 ve 346. maddeleri ile 5235 sayılı Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemlerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 10 ve 11. Maddeleri ve 5271 sayılı CMK nın 3, 4 ve 5. Maddeleri uyarınca mahkememizin görevsizliğine, dosyanın yetkili ve görevli … İcra Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
5…. İcra Ceza Mahkemesinin,18.06.2021 tarihli kararı ile, sanık hakkında atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından beraatine, karar verilmiştir.

II. TEMYİZ SEBEPLERİ
Müşteki vekilinin temyiz isteği, kararın hakkaniyete uygun düşmediği, … İcra Ceza Mahkemesi’ne tevzi sebebinin görevli mahkeme olması olduğu, Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 2020/9187 Karar sayılı ilamından da anlaşılacağı üzere, sanık …’nın sanık olup olmadığı hakkında bir ihtilaf bulunmadığı, Yargıtay 8. Dairesi’nin kararında sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 290 ıncı maddesi kapsamında kaldığının belirtildiği, dosyanın … İcra Ceza Mahkemesi’ne tevzi sebebi olan ihtilaf konusunun, suçun sonucunda verilecek cezanın Türk Ceza Kanuna göre değil, İİK’nun 342 inci maddesine göre verilmesi gerektiği olduğu, dolayısıyla …’nın sanık olarak İİK’nun 342 inci maddesine göre cezalandırılması gerektiği, ayrıca sadece tahliye taahhütnamesi ve kira sözleşmesinde adı olmadığı için diğer eşi sanık olarak kabul etmemenin İcra ve İflas Kanununda düzenlenen cezaların insanlar üzerindeki ıslah edici ve caydırıcı özelliğini azaltacağı, somut olayda sadece sanığın eşinin evi tek başına teslimden sonra kullandığını düşünmenin hayatın olağan akışına göre ters düştüğü, söz konusu tahliye edilen konutun beraber kullanılmakta olduğu, tahliyenin gerçekleştiğini sanık …’nın da bildiği, mahkemenin kararında belirttiği sebepler ile sanığın beraatine karar verilmesinin, alacaklının hakkının çiğnenmesine sebep olacağı, müştekinin şikayet yoluyla … İcra Ceza Mahkemesi’ne başvurmamış olduğu, yargılama sonucunda Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nce tevzi ile dosyanın … İcra Ceza Mahkemesi’ne gönderildiği ve İİK’nun 342 inci ve 346 ıncı maddelerine göre yargılama yapılmasının istendiği, sanık …’nın İİK’nun 342 inci maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiğinden bahisle kararın bozulması gerektiğine ilişkindir.

III. OLAY VE OLGULAR
1. Dava konusu olay, mülkiyeti müştekiye ait konutun tahliye edilmesine rağmen sanık tarafından evin kapısının anahtarının değiştirilerek evin kullanılmaya devam edildiği ve sanık tarafından taşınmaz üzerindeki müdahaleye devam edildiği iddiasına ilişkindir.

IV. GEREKÇE
1.TCK’nun 290 ıncı maddesinin birinci fıkrasında düzenlenen “Resmen Teslim Olunan Taşınmaza Elkonulması” suçu, taşınmazın hak sahibine mahkeme hükmü gereğince resmi olarak yapılacak teslimden sonra haklı bir sebep olmaksızın aynı taşınmaza hakkında mahkeme hükmü infaz edilen fail tarafından tekrar elkonulması suretiyle oluşacaktır.
2.Somut olayda; … 2. İcra Müdürlüğünün 2012/1728 Esas sayılı icra dosyasında, borçlu … aleyhine 05.11.2010 tarihli borçlu tarafından düzenlenen adi yazılı tahliye taahhütnamesine dayanılarak örnek 14 tahliye emri düzenlenerek takibe geçildiği, 23.06.2014 tarihinde müştekiye ait taşınmazın tahliye edilerek boş olarak alacaklıya teslim edildiği, şikayete konu icra takibinde takip borçlusunun … olduğu ve İİK’nun 342 inci maddesindeki ” İcra dairesi marifetiyle alacaklıya veya alıcıya teslim edilen bir taşınmaza veya gemiye haklı bir sebep olmaksızın tekrar giren borçlu, 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 290 ıncı maddesi mucibince umumi hükümler dairesinde cezalandırılır” şeklindeki açık hüküm gereğince suçun failinin borçlu olacağının anlaşılması karşısında, dosya kapsamına göre atılı suçun yasal unsurları oluşmadığından sanık hakkında beraat kararı verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir.
3.Müşteki vekilinin, kararın hakkaniyete uygun düşmediği, … İcra Ceza Mahkemesi’ne tevzi sebebinin görevli mahkeme olması olduğu, Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nin 2020/9187 Karar sayılı ilamından da anlaşılacağı üzere, sanık …’nın sanık olup olmadığı hakkında bir ihtilaf bulunmadığı, Yargıtay 8. Dairesi’nin kararında sanığın eyleminin 5237 sayılı TCK’nun 290 ıncı maddesi kapsamında kaldığının belirtildiği, dosyanın … İcra Ceza Mahkemesi’ne tevzi sebebi olan ihtilaf konusunun, suçun sonucunda verilecek cezanın Türk Ceza Kanuna göre değil, İİK’nun 342 inci maddesine göre verilmesi gerektiği olduğu, dolayısıyla …’nın sanık olarak İİK’nun 342 inci maddesine göre cezalandırılması gerektiği, ayrıca sadece tahliye taahhütnamesi ve kira sözleşmesinde adı olmadığı için diğer eşi sanık olarak kabul etmemenin İcra ve İflas Kanununda düzenlenen cezaların insanlar üzerindeki ıslah edici ve caydırıcı özelliğini azaltacağı, somut olayda sadece sanığın eşinin evi tek başına teslimden sonra kullandığını düşünmenin hayatın olağan akışına göre ters düştüğü, söz konusu tahliye edilen konutun beraber kullanılmakta olduğu, tahliyenin gerçekleştiğini sanık …’nın da bildiği, mahkemenin kararında belirttiği sebepler ile sanığın beraatine karar verilmesinin, alacaklının hakkının çiğnenmesine sebep olacağı, müştekinin şikayet yoluyla … İcra Ceza Mahkemesi’ne başvurmamış olduğu, yargılama sonucunda Yargıtay 8. Ceza Dairesi’nce tevzi ile dosyanın … İcra Ceza Mahkemesi’ne gönderildiği ve İİK’nun 342 inci ve 346 ıncı maddelerine göre yargılama yapılmasının istendiği, sanık …’nın İİK’nun 342 inci maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiğinden bahisle kararın bozulması gerektiğine ilişkin temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
4. Yargılama sürecindeki işlemlerin usûl ve kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığının saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı anlaşıldığından, müşteki vekilinin yerinde görülmeyen diğer temyiz sebepleri de reddedilmiştir.
V. KARAR
Gerekçe bölümünde açıklanan nedenlerle … İcra Ceza Mahkemesinin,18.06.2021 tarihli ve 2020/157 Esas, 2021/143 Karar sayılı kararında müşteki vekili tarafından ileri sürülen temyiz sebepleri ve dikkate alınan sair hususlar yönünden herhangi bir hukuka aykırılık görülmediğinden müşteki vekilinin temyiz sebeplerinin reddiyle hükmün, Tebliğnameye uygun olarak, oy birliğiyle ONANMASINA,

Dava dosyasının, Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE,

16.05.2023 tarihinde karar verildi.