Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/12382 E. 2023/4446 K. 22.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12382
KARAR NO : 2023/4446
KARAR TARİHİ : 22.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 6. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki İİK’nın 24. maddesi kapsamında değer tespitine ilişkin şikayet nedeniyle yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile, şikayet konusu aracın 09.07.2019 tarihi itibariyle 0 km nitelikteki değerinin 118.750 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu şikayet dilekçesinde; davalı alacaklı tarafından Tüketici Mahkemesi ilamına dayalı olarak başlatılan takipte, mahkemece iadesine karar verilen ayıplı aracın mislinin ellerinde bulunmadığını, ilamda yer alan 2017 model ayıplı aracın haciz tarihi olan 09.07.2019 tarihindeki değerinin belirlenmesi gerektiğini, icra müdürlüğünce aldırılan bilirkişi raporunda belirlenen değerin yüksek olduğunu, ayıplı aracın takip tarihindeki 0 km aracın bile belirlenen değerden düşük bir satış fiyatının bulunduğunu, aracın kasko değerinin daha düşük olduğunu, araç değerine faiz işletilemeyeceğini ileri sürerek yeniden kıymet takdiri yapılarak aracın değerinin belirlenmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı alacaklı cevap dilekçesinde; şikayetçi borçlunun tehiri icra talepli istinafı üzerine bölge adliye mahkemesi kararına kadar icranın geri bırakıldığını, haciz tarihi ile keşif tarihi arasındaki 2 yıllık sürede uğradığı zarardan borçlunun sorumlu olması gerektiğini, borçlunun kusurunun sabit olduğunu, mahkemece ayıplı araçla aynı özellikteki aracın haciz tarihindeki 0 km değerinin belirlenmesi gerektiğini savunarak şikayetin reddini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; şikayetin İİK’nın 24 maddesine dayalı olduğunu, Tüketici Mahkemesi tarafından aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verildiği, ancak aynı özellikte aracın üretilmiyor olması nedeniyle ilgili madde uyarınca haciz tarihinde aracın tüm özelliklerini taşıyan 0 Km nitelikteki değerinin belirlenmesi gerektiği, bu çerçevede mahkemece araca dair tüm katalog, broşür gibi aracın özelliklerini belirlemeye yarar belgelerin toplandığı, haciz tarihindeki 0 Km değerinin belirlenmesi için dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişinin yerinde ve yeterli görülen raporu kapsamında; değerlendirmenin haciz tarihi itibariyle yapıldığı, Temmuz 2019 tarihinde ilamda yer alan araca en yakın modelin Dacia Stepway 1.5 Blue Dcı 95 BG araç ile yapılan mukayesesinde motor hacminin aynı, motor gücünün 95 Hby’ye yükseltilmiş olduğu, emisyon değerlerinin düzeltilerek Euro 5’den Euro 6 motora geçiş yapıldığı, makyaj değişikliğine gidilmediği, yetkili satış, servis ve serbest piyasa koşullarında yapılan araştırmalara göre aracın 09/07/2017 tarihinde üretilmiş olsaydı değerinin 118.750 TL olacağının bildirildiği, alınan raporun İİK’nın 24. maddesinde belirtilen yönteme uygun olarak düzenlendiği, aracın firma tarafından üretilmiyor olması nedeniyle Ticaret Odasından bilgi sorulmamasının bilirkişi incelemesi yapılmasına engel teşkil etmeyeceği gerekçesi ile şikayetin kabulü ile, şikayet konusu aracın 09/07/2019 tarihi itibariyle 0 km nitelikteki değerinin 118.750 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Davalı alacaklı istinaf dilekçesinde; ilama dayalı takip başlatılması üzerine icra müdürlüğünce aracın rayiç değerinin belirlendiğini, 09.07.2019 tarihinin aracın haciz tarihi olmadığını, anılan tarihin şikayetçi borçlunun aracın mislinin elinde olmadığını icra dosyasına bildirdiği ve tehiri icra kararı alıp takibi durdurduğu tarih olduğunu, bu tarihin haciz tarihi olarak kabul edilmesinin somut gerçeklere aykırı olduğunu, takipte haciz aşamasına dahi geçilmediğini ve haciz talebinde bulunulmadığını, bu durumun icra müdürlüğünden sorulması ile anlaşılacağını, icra müdürlüğünce 21.01.2021 tarihinde keşif yapıldığını ve bilirkişinin bu tarih itibariyle aracın değerini 160.000 TL olarak tespit ettiğini, mahkemece aldırılan raporda aracın bedelinin düşük belirlendiğini, ayıplı aracın tam donanımlı olması nedeniyle raporda kıyaslamaya esas alınan aracın tam donanımlı mislinin fiyatının dikkate alınması gerektiğini, aracın tam donanımlı 2019 modellerinin ikinci el fiyatının 180.000 TL ila 200.000 TL aralığında olduğunu, şikayetçi borçlu tarafından tehiri icra kararı alındığından 2 yıllık bir süre için oluşan zarardan borçlunun sorumlu tutulması gerektiğini, aracın 2021 yılı esas alınarak değer tespitinin yapılması gerektiğini, icra müdürlüğünce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu ile yaklaşık 42.000 TL’lik farkın olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı ve hakkaniyete aykırı olduğunu, rapora itirazı doğrultusunda yeni bir rapor aldırılması gerekirken buna talebin reddi ile hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek mahkeme kararının kaldırılarak şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; İİK’nın 24. maddesinde yer alan haciz tarihinin, aracın aynen teslimi için verilen 7 günlük sürenin sona erdiği tarih olduğu, borçlunun ayıpsız aracın elinde olmadığını bildirdiği tarih itibariyle değer tespitinin yapılması gerektiği, takibe konu ilamda ayıplı aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesine, misli ile değişimin mümkün olmaması halinde İİK’nın 24. maddesinin uygulanmasına karar verilmiş olduğu, ayıplı aracı teslim yükümlüsü olan şikayetçinin icra emrinin tebliği üzerine 09.07.2019 tarihinde takip konusu aracın ayıpsız mislinin elinde olmadığını icra dosyasına bildirildiği, şikayetçi borçlu tarafından icra müdürlüğünce, … Ticaret Odasından ilama konu aracın değeri sorulmadan yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu belirlenen değere itiraz edildiği, ilama konu olan, ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verilen araca ait broşürün dosyaya sunulduğu, mahkemece aracın değerinin tespiti için araç üzerinde bilirkişi aracılığı ile inceleme yaptırıldığı, bilirkişi tarafından düzenlenen raporda aracın, aynı özelliklerden imal edilmiş olsaydı 09.07.2019 tarihi itibarı ile piyasa değerinin 118.750 TL olabileceğinin belirtildiği, icra müdürlüğünce aldırılan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığı, iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesine gerek bulunmadığı, hükme esas alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya yeterli ve denetime olanaklı olduğu gerekçesi ile istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Davalı alacaklı temyiz dilekçesinde; ilama dayalı takip başlatılması üzerine icra müdürlüğünce aracın rayiç değerinin belirlendiğini, 09.07.2019 tarihinin aracın haciz tarihi olmadığını, anılan tarihin şikayetçi borçlunun aracın mislinin elinde olmadığını icra dosyasına bildirdiği ve tehiri icra kararı alıp takibi durdurduğu tarih olduğunu, bu tarihin haciz tarihi olarak kabul edilmesinin somut gerçeklere aykırı olduğunu, takipte haciz aşamasına dahi geçilmediğini ve haciz talebinde bulunulmadığını, bu durumun icra müdürlüğünden sorulması ile anlaşılacağını, icra müdürlüğünce 21.01.2021 tarihinde keşif yapıldığını ve bilirkişinin bu tarih itibariyle aracın değerini 160.000 TL olarak tespit ettiğini, mahkemece aldırılan raporda aracın bedelinin düşük belirlendiğini, ayıplı aracın tam donanımlı olması nedeniyle raporda kıyaslamaya esas alınan aracın tam donanımlı mislinin fiyatının dikkate alınması gerektiğini, aracın tam donanımlı 2019 modellerinin ikinci el fiyatının 180.000 TL ila 200.000 TL aralığında olduğunu, şikayetçi borçlu tarafından tehiri icra kararı alındığından 2 yıllık bir süre için oluşan zarardan borçlunun sorumlu tutulması gerektiğini, aracın 2021 yılı esas alınarak değer tespitinin yapılması gerektiğini, icra müdürlüğünce yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu ile yaklaşık 42.000 TL’lik farkın olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun hatalı ve hakkaniyete aykırı olduğunu, rapora itirazı doğrultusunda yeni bir rapor aldırılması gerekirken buna talebin reddi ile hukuki dinlenilme hakkının ihlal edildiğini ileri sürerek bölge adliye mahkemesi kararının kaldırılması ile ilk derece mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, İİK’nın 24. maddesi kapsamında değer tespiti yapılması şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 24. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu ve sair yasal mevzuat

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 2004 sayılı Kanun’un 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

22.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.