Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/12311 E. 2022/12605 K. 30.11.2022 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12311
KARAR NO : 2022/12605
KARAR TARİHİ : 30.11.2022

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi

Yukarıda tarih ve numarası yazılı Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın müddeti içinde temyizen tetkiki davalı-3.kişi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
1-Taraflar arasında istihkak iddiasına dayalı olarak yapılan yargılamada duruşmaların bir kısmına davalı/3. kişi … vekili olarak Av. … ‘ ın katıldığı, yargılama sonucunda verilen kararın Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 11.06.2020 gün ve 2019/1199 E. – 2020/786 K. sayılı kararı ile “…KALDIRILMASINA, ” karar verildiği,
İlk Derece Mahkemesince Bölge Adliye Mahkemesinin KALDIRMA kararı BOZMA kararı olarak nitelenerek BOZMAYA UYULMASINA şeklinde ara kararı oluşturularak yargılamaya devam edildiği, duruşmanın 04.02.2021 günü saat 10.05′ e bırakılmasına karar verildiği,
Av. …’in UYAP üzerinden 04.02.2021 günü saat 09.53′ de davalı/3. kişi … vekili olarak vekaletname ve vekalet harcını “…vekaletnameyi bugün aldıklarını, … 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ nin 2018/39 E. sayılı dosyasının duruşmasına katılacağını belirterek, mazeret bildirip, dosyayı inceleyip, beyanda bulunmak için süre talebini içeren dilekçesini” dosyaya gönderdiği,
İlk Derece Mahkemesince yapılan 04.02.2021 tarihli duruşmaya davacı vekilinin katıldığı, Av. …’ in UYAP üzerinden 04.02.2021 günü saat 09.53′ de dosyaya gönderdiği vekalet ve mazeret dilekçesinden hiç söz edilmediği, bu hususun zapta geçirilmediği, vekilin mazereti hakkında hiç bir işlem yapılmadan yargılama bitirilerek “… şikayetin feragat nedeni ile reddine, istihkak davasının kabulü ile 3. kişinin istihkak iddiasının reddine…” karar verildiği anlaşılmıştır.
Karar davalı/3. kişi … vekili Av. … tarafından süresinde mahkemenin mazeret talepleri hakkında olumlu/olumsuz karar vermemesinin yanı sıra diğer esasa ilişkin sebeplerle istinaf edilmiştir.
Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’ nin davalı/3. kişi vekilinin istinaf talebini 19.11.2021 gün ve 2021/815 E. 2021/2495 K. sayılı kararı ile esasa ilişkin ret sebeplerinin yanı sıra, mazeret hakkında olumlu/olumsuz karar verilmemesi sebebine yönelik olarak “…İstihkak iddia eden üçüncü kişi vekili tarafından ilk derece mahkemesine dilekçe UYAP sistemi üzerinden 04/02/2021 tarih saat 09:53’te gönderilmiş, mahkemece aynı tarihli duruşmada saat 10:08’de karar verildiği,
Mahkemece talep hakkında olumlu ya da olumsuz karar verilmediği görülmekte ise de istinaf dilekçesinde, mazerete karar verilmeyen duruşmada ileri sürülebilecek istihkak iddiasını ispata yarar başkaca bir delil veya iddia getirilmediği, HMK’nun 77. maddesi gereğince duruşmanın hangi hallerde erteleneceğinin belirtildiği, HMK’nun 77/4. maddesi gereğince dosyanın incelenmemesinin geçerli bir özre dayanmaması halinde hakimin bir defaya mahsus olmak üzere kısa bir süre verebileceği, bu hususun duruşmaya katılım hali için geçerli olduğu yeni vekilin başka yer duruşma mazeretinin değerlendirilmesi gerekir ise de; istinaf dilekçesinde savunma hakkının kısıtlandığı beyan veya delil sunma hakkının engellendiğinin iddia edilmediği gibi bu yönde bir delil veya açıklama sunulmadığı hükme katkıda bulunacak bir eksikliğin dile getirilmediği bu durumun savunma hakkının kısıtlanması olarak değerlendirilemeyeceği anlaşılmakla ilk derece mahkemesince verilen kararda isabetsizlik bulunmadığı…” gerekçesi ile bu istinaf sebebini de reddettiği görülmüştür.
Davalı/3. kişi vekili Av. …’ in UYAP üzerinden 04.02.2021 günü saat 09.53′ de davalı/3. kişi … vekili olarak AYNI GÜN SABAHLEYİN DÜZENLENEN vekaletnamesini ve vekalet harcını “…vekaletnameyi bugün aldıklarını, belirterek … 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ nin 2018/39 E. sayılı dosyasının duruşmasına katılacağını belirterek, mazeret bildirip, dosyayı inceleyip, beyanda bulunmak için süre talebini içeren dilekçesini” DURUŞMA SAATİNDEN ÖNCE dosyaya gönderdiği, mahkemece vekalete ilişkin hiç bir işlem yapılmadığı ve mazeret talebi hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmediği tartışmasızdır.
Dosyada sorun, DURUŞMA SAATİNDEN ÖNCE dosyaya gönderilen vekalet ve mazeret hakkında işlem yapılmamasının usule uygun olup olmadığı, davalı/3. kişinin hukuki dinlenilme hakkının ihlal edilip edilmediğidir.
6100 Sayılı HMK. nın 27. maddesinde hukuki dinlenilme hakkı kurala bağlanmıştır. Hukukî dinlenilme hakkı, Anayasanın 36 ncı maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6 ncı maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Hukuki Dinlenilme Hakkı” gereğince davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahip olup, bu hakkın yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirmesini ve kararların somut ve açık olarak gerekçelendirilmesini içermektedir.
Somut uyuşmazlıkta, yukarıda detayları açıklandığı üzere davalı/3.kişi vekili, duruşma sabahı aldığı vekaleti duruşma başlamadan önce, mesleki mazereti de içeren dilekçesi ekinde sunmuştur.
Mahkemece bu dilekçe duruşmada okunmamış, içeriği duruşma tutanağına geçirilmemiş, vekilin mesleki mazereti ve davaya ilişkin beyanda bulunma talebi hakkında olumlu/olumsuz bir karar verilmemiştir.
Sorun, duruşma sabahı vekil olarak görevlendirilen ve beyan için süre isteyen ve mesleki mazeret bildiren avukatın, mazeretinin meşru/gerçek olup, olmadığı, neleri beyan edeceği değil, bu talebin mahkemece değerlendirilmemesi, bu konuda ara kararı oluşturulmamasıdır.
Hukuki dinlenilme hakkı, tüm yargılama sürecinde değerlendirilmelidir.
Mahkemeler, yargılamayı verecekleri ara kararları ile yürütüp, yön vererek, nihai karar ile sonuçlandırır.
Mahkeme, tarafların ( varsa vekillerinin ) her talebini, hukuki dinlenilme hakkı çerçevesinde, gerekçesini de açıklayarak bir karar ile karşılamak zorundadır.
Mahkemenin davalı/3. kişi vekilinin mesleki mazeret ve davayı yeni aldığını bildirerek beyanda bulunması için süre talebi hakkında olumlu/olumsuz bir karar vermeden esas hakkında karar vermesi ve Bölge Adliye Mahkemesince yerinde olmayan gerekçe ile istinaf talebinin reddi hatalı olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, İlk Derece Mahkemesi kararının bozulmasına karar vermek gerektirmiştir.
2- Bölge Adliye Mahkemeleri 6100 sayılı Yasa ile hukukumuza girmiş ve 20.07.2016 tarihinde göreve başlamıştır.
Bölge Adliye Mahkemelerinin kararlarının niteliği HMK. nın 353. maddesinde belirtilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesinin ilgili Dairesi, yapacağı değerlendirme sonunda;
HMK. nın 353/1- a maddesi ve alt bentleri uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyasının kararı veren Mahkemeye gönderilmesine,
– İstinaf başvurusunun esastan reddine, ya da,
– İstinaf başvurusunun kabulü ile, yeniden esas hakkında karar verir.
Bölge Adliye Mahkemesinin ilgili Dairesinin verdiği ” HMK. nın 353/1- a maddesi ve alt bentleri uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, ” ilişkin kararı, 6100 sayılı HMK. nın 371. maddesi anlamında Yargıtay’ ın verebileceği BOZMA kararı değildir.
Bölge Adliye Mahkemesinin ilgili Dairesinin verdiği ” HMK. nın 353/1- a maddesi ve alt bentleri uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, ” ilişkin kararına karşı İlk Derece Mahkemesinin DİRENME hakkı yoktur.
Bu yasal düzenleme ve tespitler karşısında, İlk Derece Mahkemesinin, Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesinin 11.06.2020 gün ve 2019/1199 E. 2020/786 K. sayılı “…İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, ” ilişkin kararını BOZMA KARARI olarak nitelendirip, “…usul ve yasaya uygun olan bozma ilamına uyulmasına, ” şeklinde ara kararı oluşturulması, bu aşamada sonuca etkili olmayan usulü bir hata kabul edilmiştir.
SONUÇ:
A) Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi’ nin 19.11.2021 tarih ve 2021/815 E. 2021/2495 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, KALDIRILMASINA,
B) İlk Derece Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nun 371/1. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma sebebine göre davalı/3. kişinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararı veren İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/11/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.