Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/12183 E. 2023/3902 K. 01.06.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12183
KARAR NO : 2023/3902
KARAR TARİHİ : 01.06.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1213 E., 2022/1501 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 1. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2019/208 E., 2022/177 K.

Taraflar arasındaki imzaya itiraz ve şikayete ilişkin uyuşmazlıktan dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. ŞİKAYET
Borçlular icra mahkemesine başvuru dilekçelerinde; şikayetçilerin, takibin asıl borçlusu olan murisin mirasçıları olduğunu ve murisin ölümü üzerine şikayetçi mirasçılar hakkında takibe devam edildiğini, takip konusu bonodaki imzanın murislerine ait olmadığını, senedin düzenlenme tarihinde murisin, huzurevinde kaldığını ve demans-alzheimer tanısı bulunduğunu, bir ceza davası nedeniyle alınan raporda da cezai ehliyeti bulunmadığının tespit edildiğini ve senedin dolandırıcılık yoluyla düzenlendiğini ileri sürerek takibin durdurulması ile alacaklı aleyhine en az %20 oranında tazminata hükmedilmesini talep etmişlerdir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde; taraf teşkilinin sağlanmadığını, mirasçılar tarafından sunulan raporların takip konusu senedin düzenlenme tarihinden sonraki tarihlere ilişkin olup murisin kısıtlanma tarihinin de daha sonraki bir tarih olduğunu, mirasçılardan … tarafından başka bir dosyada yapılan geçikmiş itirazda senedin murise zorla imzalatıldığının ileri sürülmesi nedeniyle, imzanın murise ait olmadığı iddiasının yerinde olmadığını belirterek, şikayetin reddi ile borçlular aleyhine en az %20 tazminata hükmedilmesini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; murisin sağlığında takibin kesinleşmiş olması nedeniyle mirasçılar tarafından murisin imzasına yapılan itirazın dinlenemeyeceği belirtildikten sonra, ehliyetsizlik iddiasının öncelikle incelenmesi gerektiğinden bahisle, mahkemece alınan ve Adli Tıp Kurumu tarafından düzenlenen bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle, raporda murisin takip konusu bononun düzenlenme tarihinde fiil ehliyetinin bulunmadığının tespit edilmesi nedeniyle, şikayetin kabulüne ve takibin iptaline karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde; takip konusu bononun düzenlenme tarihinde murisin adli melekelerinin yerinde olduğu inancı ile murise para verdiğini, murisin, alacaklı tarafından anlaşılacak düzeyde bir rahatsızlığı bulunmadığını, fiil ehliyeti olmayan birinin mahkemece kısıtlanmaksızın işlemler yapmasının iyiniyetli alacaklıyı zarara uğrattığını, senedin düzenlenme tarihinden geriye doğru bir yıl içerisinde murisin resmi kurumlarda yaptığı işlemleri sorularak mahkemece yeniden rapor alınması gerektiğini, tek hekim tarafından konulan tanıya itibar edilerek düzenlenen Adli Tıp Kurumu raporunun yetersiz olduğunu ve savcılık soruşturmasında alacaklı hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verildiğini ileri sürerek, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; takip konusu bononun düzenlenme tarihi ve şikayete konu takip tarihi itibariyle murisin fiil ehliyetinin bulunmadığı sabit olup, mahkemece hükme esas alınan Adli Tıp Kurumu raporunun yeterli olduğu gerekçesiyle, alacaklının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı temyiz dilekçesinde; istinaf başvurusunda ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; bonoya dayalı kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız icra takibinde imzaya itiraz ve şikayete ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK md. 16., 170., TMK md. 9., TTK md. 670.,

3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK’nın 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, şikayet edilen alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

01.06.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.