Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/12094 E. 2023/3872 K. 31.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/12094
KARAR NO : 2023/3872
KARAR TARİHİ : 31.05.2023

MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1494 E., 2022/1652 K.
HÜKÜM/KARAR : Kısmen kabul/İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılması/Yeniden hüküm
İLK DERECE MAHKEMESİ : Eskişehir 3. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2022/224 E., 2022/285 K.

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borca itiraz üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kısmen kabulü ile borçlular hakkında başlatılan takibin durdurulmasına ve alacaklı aleyhine tazminata hükmedilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile mahkeme kararının kaldırılmasına, itirazın kısmen kabulüne, borçlular hakkında başlatılan takibin durdurulmasına, koşulları oluşmadığından borçluların tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı taraflarca temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlular icra mahkemesine başvurularında; sair şikayet nedenlerinin yanı sıra takibe konu bononun taraflar arasındaki daire satış sözleşmesinin teminatı olarak verildiğini ileri sürerek takibe, borca, ferilerine itirazın kabulü ile ödeme emrinin ve takibin iptaline, alacaklı aleyhine alacağın % 20’sinden aşağı olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı, borca itiraza yönelik ileri sürülen iddiaların dar yetkili mahkemece incelenemeyeceğini, sunulan sözleşmenin tarafı olmadığını ve sözleşmenin bono ile bağlantısının bulunmadığını ileri sürerek itirazın reddine, borçlular aleyhine % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. Gerekçe ve Sonuç
14.09.2017 tarihli daire satış sözleşmesi ve taraflar arasında görülen alacak davasına ilişkin Eskişehir Tüketici Mahkemesinin 07.12.2021 tarih 2021/520 Esas 2021/880 Karar sayılı ilamına göre takibe konu senedin teminat olarak verildiğinin sabit olduğu, icra takibinin kefil sıfatıyla bonoda yer alan borçlu … yönünden de iptal edilmesi gerektiği, itirazın esasa ilişkin nedenlerle kabul edildiği ve itiraz dilekçesinde de tazminat talebi bulunduğu gerekçesi ile itirazın kısmen kabulü ile borçlular hakkında başlatılan icra takibinin durdurulmasına, kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacak 45.000,00 USD’nin % 20’si olan 9.000,00 USD’nin alacaklıdan alınarak borçlulara verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
Alacaklı, itiraz dilekçesi ekinde sunulan sözleşmede taraf olmadığını, daha sonra sunulan sözleşmenin karara esas alınamayacağını, tüketici mahkemesinde açılan dava sonunda verilen karar ile senedin teminat fonksiyonunun ortadan kalkıp, kambiyo vasfına bürünmüş olduğunu, senedin teminat senedi olduğu kabul edilse bile bu hususun avalist tarafından ileri sürülemeyeceğini, teminat iddiasının yargılamayı gerektirmesi nedeniyle kötü niyet tazminatı talebinin reddine karar verilmesi gerektiğini ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.

C. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
C.1.Gerekçe ve Sonuç
Taraflar arasında daire satış sözleşmesinden kaynaklı hukuki ilişkinin varlığı konusunda ihtilaf bulunmadığı, takipten sonra alacaklının Eskişehir Tüketici Mahkemesinin 2021/520 Esas sayılı dosyasında açtığı dava sonunda verilen karara göre takibe konu bononun taraflara karşılıklı edim yükleyen sözleşme kapsamında verildiğinin kabulünün gerektiği, alacağın varlığı, miktarı ve tahsilinin gerekip gerekmediği yargılamayı gerektirdiğinden mahkemece İİK’nın 169/a maddesi uyarınca borca itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına ilişkin verilen kararda bir isabetsizlik bulunmadığı, ancak takibe konu senedin teminat olarak verildiğinden bahisle borçlunun itirazı kabul edildiğine ve dolayısıyla borca itirazın esasına girilmediğine göre İİK’nın 169/a-6. maddesinin açık hükmü gereğince alacaklının tazminat ile sorumlu tutulması yönünde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu gerekçesi ile alacaklının istinaf başvurusunun kısmen kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, itirazın kısmen kabulüne, borçlular hakkında başlatılan icra takibinin durdurulmasına, koşulları oluşmadığından borçluların icra inkar tazminatı talebinin reddine
karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde taraflar temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
B.1. Alacaklı Temyiz Sebepleri
Alacaklı, istinaf dilekçesi içeriğini tekrarlayarak kararın bozulmasını talep etmiştir.

B.1. Borçlular Temyiz Sebepleri
Borçlular, alacaklı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, bu talebin reddi ile alacaklı aleyhine kısmen yargılama giderine ve vekalet ücretine hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın bu yönlerden bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte borca itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 169. maddesi.

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2.Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup tarafların temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90’ar TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenlerden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

31.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.