Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11931 E. 2023/3767 K. 29.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11931
KARAR NO : 2023/3767
KARAR TARİHİ : 29.05.2023

MAHKEMESİ : Gaziantep Bölge Adliye Mahkemesi 12. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/378 E., 2022/1835 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Şanlıurfa 2. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/429 E., 2021/483 K.

Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin kabulü ile Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/16096 Esas sayılı dosyasında davacı borçluya yapılan örnek-7 ödeme emrine ilişkin tebligatın 27.07.2021 günü tebliğ edilmiş sayılmasına, karar verilmiştir.

Kararın davalı-alacaklı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı davalı-alacaklı vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Şikayetçi-borçlu vekili dava dilekçesinde; ödeme emri tebligatının usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin İsmail adında bir çocuğu olmadığı gibi müvekkili ile sürekli aynı konutta oturan İsmail isimli bir şahsın da bulunmadığını, bu hususun nüfus kaydından görüleceğini belirterek şikayetin kabulü ile tebligatın öğrenme tarihinin 27.07.2021 olduğunun kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde;yapılan tebligatın borçlunun mernis adresine çıkarıldığını ve usulüne uygun olduğunu, PTT memuru hatasından kaynaklanan sebeplerden ötürü sorumlu tutulamayacağını belirterek davanın reddini istemiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; tebligatın aynı konutta oturan, görünüşe göre reşit olan oğlu adına tebliğ edildiği ancak tebellüğ eden kişi olarak yalnızca “İsmail” isminin yazıldığı, soyadının yazılmadığı, davacının nüfus kayıt örneğinden görüleceği üzere bu isimde bir oğlunun bulunmadığı anlaşıldığından tebligatın usulsüz olduğu gerekçesiyle şikayetin kabulü ile Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2020/16096 Esas sayılı dosyasında davacı borçluya yapılan örnek-7 ödeme emrine ilişkin tebligatın 27.07.2021 günü tebliğ edilmiş sayılmasına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-alacaklı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Cevap dilekçesini tekrarla, ödeme emrinin davacının mernis adresine tebliğ edildiğini, PTT memurunun hatasından dolayı kendilerinin sorumlu tutulamayacağını, davacıya yapılan ödeme emri sonrasında icra dosyası kapsamında davacıyı mağdur edecek herhangi bir işlem yapılmadığını belirterek mahkemece verilen kararın kaldırılmasını ve şikayetin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emri tebligatının borçlunun ”…., Mah., ….., Küme Evleri, No: 19, ……,/Şanlıurfa” adresine çıkarıldığı, muhatabın tebliğ anında konutta olmadığı, “aynı konutta ikamet ettiği ve tebliğe ehil oğlu olduğu” şerhiyle, İsmail isimli şahsa 14.01.2021 tarihinde tebliğ edildiği, dosya kapsamında bulunan, davacı borçlunun nüfus kayıt örneğine göre, davacı borçlunun ”İsmail” isimli bir oğlunun bulunmadığı dolayısıyla yapılan tebligatın usul ve yasaya uygun olmadığı gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davalı-alacaklı vekili temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Tebliğ işlemi Tebligat kanunu ve yönetmeliğine uygun gerçekleştiğinden Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulması gerektiğini, kabul anlamına gelmemek üzere, davacı tarafın icra takibini ve tebligatı öğrenme tarihinin tespitinde tebligat mazbatasındaki tarih dikkate alınmayacaksa bile davacının Uyap

vatandaş portalı üzerinden icra dosyasını açıp açmadığı ve tebligattan haberdar olup olmadığının araştırılması gerektiğini, ayrıca kabul anlamına gelmemek üzere, sebebiyet ilkesi gereğince müvekkili aleyhine vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmemesi gerektiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayetine ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
6100 sayılı Kanun’un 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri, Tebligat Kanunun 16. maddesi ile Tebligat Kanunu’nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 25. maddesi.

3. Değerlendirme
1. Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup davalı-alacaklı vekilince temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının İİK’nın 364/2 maddesi yollamasıyla 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

29.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.