YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11850
KARAR NO : 2023/3832
KARAR TARİHİ : 30.05.2023
MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/951 E., 2022/1430 K.
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : … 2. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2018/291 E., 2022/14 K.
Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus takipte imzaya itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, davalı alacaklı hakkında yasal koşulları oluşmadığından İİK’nın 170/4. fıkrası uyarınca tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle;kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. DAVA
Davacı borçlu vekili dava dilekçesinde ; Müvekkili aleyhine iki adet çeke dayalı icra takibine geçildiğini, takip konusu çeklerdeki yazı ve imzaların müvekkili şirket yetkilisine ait olmadığını, çeklere ilişkin olarak menfi tespit davaları açtıklarını ve çekler hakkında tedbir kararları tesis edildiğini, müvekkilinin borcu bulunmadığını iddia ederek takibin iptalini, alacaklı aleyhine alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
II. CEVAP
Alacaklı vekili cevap dilekçesinde;Müvekkilinin çekleri lehtardan ciro yolu ile iktisap ettiğini, imza itirazını kabul etmediklerini, müvekkilinin taraf olmadığı davalarda verilen ödeme yasağına dair tedbir kararlarının çeklerin icra takibine konu edilmesine engel olmadığını, çekin 3. kişiler tarafından icra takibine konulamayacağına dair verilmiş bir tedbir kararı olmadığını iddia ederek davanın reddine, davacının takip konusu alacağın %20 oranında inkar tazminatına ve alacağın %10 oranında para cezasına mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile 12.04.2021 tarihli kök rapor ile 06.11.2021 tarihli ek bilirkişi raporlarıyla takibe dayanak çeklerdeki imzanın borçlu şirket yetkilisi …’in eli ürünü olmadığının tespit edildiği, bilirkişi raporlarının hükme esas alınmaya elverişli olduğu gerekçesiyle imzaya itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına, davalı alacaklı hakkında yasal koşulları oluşmadığından İİK’nın 170/4. fıkrası uyarınca tazminata ve para cezasına hükmedilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı vekili istinaf dilekçesinde: Mahkemenin ispat külfeti davalı üzerinde olduğu gerçeğini gözardı ederek sundukları delilleri toplamadan davacının gösterdiği ve davacının çek lehdarına karşı Ticaret Mahkemesinde incelenen kısıtlı delillere dayalı bilirkişi raporuna dayalı olarak eksik inceleme ile hüküm kurulduğunu iddia ederek kararın bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile Adli Tıp ve Adli Belge İnceleme Grafoloji Uzmanı Bilirkişi 12.04.2021 tarihli kök ve 06.11.2021 tarihli ek raporunda, takip konusu çeklerdeki imza ile mukayese imza asıllarının incelenmesi neticesinde takibe konu çeklerdeki imzanın başlangıçtaki aşağıdan yukarı doğru seyirli tek hareketle oluşturulan bukle hareketinin eğimi, seyri ile ikinci hareket olarak sağdan sola düz bir hatla gelip altından seri dönüşle yine sağda sonlanan ikinci hareketinin kesişim orantısı ve bitirişteki grama yapısı bakımından grafolojik ve kaligrafik farkılıklar saptanmış olduğundan çeklerdeki imzanın şirket yetkilisi …’in eli ürünü olmadığının bildirildiği, kesin kanaat içeren denetime elverişli raporun hükme esas alınarak davacının imza itirazının reddine karar verilmesinin yerinde olduğu gerekçesiyle istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı vekili temyiz dilekçesinde:Delilleri toplanmadan karar verildiğini, bildirdikleri belgelerin celbi ile imzaların davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili kişinin eli mahsulü olup olmadığının araştırılması gerektiğini, davacı şirketin, yerleşik yargısal uygulamaları karşısında, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişi tarafından imzalanmamış çek ve senetleri dahi ödemeyi teamül haline getirmiş ise dava konusu çeklerdeki imzalar şirketi temsil ve ilzama yetkili kişiye ait olmasa dahi çeklerden sorumlu olacağını, raporda davacının şirket müdüründen bir başkasına imza attırmak sureti ile çek tanzimini ve ödemeyi teamül haline getirip getirmediği hususunun araştırılmadığını iddia ederek kararın bozulmasını talep etti.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya itiraza ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
2004 sayılı İİK’nın 170. maddesi
3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklı tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
VI. KARAR
Yukarıda açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
30.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.