Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11385 E. 2023/3457 K. 17.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11385
KARAR NO : 2023/3457
KARAR TARİHİ : 17.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. İcra Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya itirazdan dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine, asıl alacağın %10’u olan 264.330,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına ve asıl alacağın %20’si olan 528.672,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. DAVA
Borçlu dava dilekçesinde; takip dayanağı senet altındaki imzanın borçluya ait olmadığı, anılan imzanın sahte olduğu ve özel evrakta sahtecilik suçunun işlendiği ve takibe dayanak senedin ciro silsilesinin kopuk olduğu beyanları ile davanın kabulünü, takibin durdurulmasını, davalı aleyhine tazminat ve para cezasına hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesinde: davacının imzaya itirazının tamamen haksız ve mesnetsiz olduğu, davacının iş bu davayı açmadaki amacının süreci uzatarak takip alacaklısını zor duruma düşürmek olduğu beyanıyla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
A. Gerekçe ve Sonuç
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda takibe konu senet üzerindeki imzanın davacı borçlunun eli ürünü olduğunun tespit olunduğu, anılan senette alacaklı ile borçlu arasında başka ciranta olmaması, senede göre alacaklının senedi bizzat borçlu adına imza eden kişiden alması karşısında aksinin ispat edilmemesi nedeniyle alacaklının senedi takibe koymakta ağır kusuru bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine, asıl alacağın %10’u olan 264.330,00 TL ‘nin davacıdan alınarak hazineye irat kaydına ve asıl alacağın %20’si olan 528.672,00 TL’nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu tarafından istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B.İstinaf Sebepleri
B.1.Borçlu
Borçlu istinaf başvuru dilekçesinde; dava dilekçesi kapsamını aynen tekrarla kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.

C. BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ KARARI
C.1.Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı yazılı kararı ile; mahkemece aldırılan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, anılan rapora dayalı olarak verilen kararda bir isabetsizlik görülmediği ayrıca takip dayanağı senedin … tarafından … adına düzenlendiği senet arkasında da …’in cirosunun bulunduğu anlaşılmakla, ciro silsilesinde de kopukluk olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Borçlu; dava ve istinaf dilekçesini tekrarla mahkeme kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte imzaya itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK’nın 168 maddesi, İİK’nın 169 maddesi, İİK’nın 170 maddesi ve İİK’nın 68 maddesi

3. Değerlendirme
1-Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.

2-Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

17.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.