Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11341 E. 2023/1325 K. 02.03.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11341
KARAR NO : 2023/1325
KARAR TARİHİ : 02.03.2023

MAHKEMESİ : … Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesi

Taraflar arasındaki itirazın kaldırılması ve tahliye uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda; İlk Derece Mahkemesince istemin kabulü ile borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına, borçlu aleyhine asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve borçlunun takip konusu taşınmazdan tahliyesine karar verilmiştir.

Kararın borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I. TALEP
Alacaklı icra mahkemesine başvurusunda; takip dayanağı kira sözleşmesi uyarınca aylık kira ve ortak alan yönetim giderlerinin alacaklı tarafından düzenlenecek fatura karşılığında borçlu yanca ödenmesi gerektiğini, sözleşmenin 5.1. maddesinde çeşitli giderler ve aidatların kira bedelinden sayılacağının kararlaştırıldığını, Mayıs 2017’den Kasım 2018’e kadarki elektrik tüketim bedeli ve yönetim bedelleri ile 2017 Mayıs, Haziran, Temmuz ve Aralık ile 2018 Ocak ayı ortak giderlerinin ödenmesi maksadıyla kesilen faturaların borçlu tarafından kısmen ödenmemesi nedeniyle ödenmeyen tutarlar için takibe geçildiğini, ancak borçlu tarafından takibe haksız itiraz edildiğini ileri sürerek, borçlunun icra dairesine yaptığı itirazın kaldırılması ile takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini ve borçlunun takip konusu taşınmazdan tahliyesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Borçlu cevap dilekçesinde; takip konusu vade farkı, tüketim bedeli, genel gider gibi açık ve net bir borç ikrarına dayanmayan alacaklar için icra mahkemesinden itirazın kaldırılması istenemeyecek olup, Sulh Hukuk Mahkemesinde dava açılması gerektiğini, takip dayanağı kira sözleşmesinin İİK’nın 68. maddesinde sayılan belgelerden olmadığını, arabuluculuk yoluna başvurulmadan itirazın kaldırılmasının istenemeyeceğini ve alacaklıya borcu bulunmadığını ileri sürerek, istemin reddi ile takip konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; mahkemece alınan bilirkişi raporu hükme esas alınmak suretiyle, takipte istenen alacağın raporda hesaplanan tutardan daha az olduğu ve takip konusu borcun ödendiğinin borçlu tarafından ispatlanamadığı gerekçeleri ile istemin kabulü ile borçlunun itirazının kaldırılmasına ve takibin devamına, borçlu aleyhine asıl alacak üzerinden %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine ve borçlunun takip konusu taşınmazdan tahliyesine karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Borçlu istinaf başvurusunda; cevap dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmekle birlikte ödeme iddiasına ilişkin olarak tarafların ticari defterlerinin incelenmesi gerektiğini, yönetim giderlerinin eksiksiz ödenmiş olduğunu ve tüketim gideri borcu da bulunmadığını, alacak likit olmadığından tazminata hükmedilemeyeceğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; borçlu tarafından icra müdürlüğüne yapılan itirazda kira sözleşmesinin varlığına ve sözleşmedeki imzaya itiraz edilmediğinden sözleşmenin İİK’nın 68. maddesi anlamında belge olduğu, itirazın kaldırılması talebi dava olmadığından arabuluculuk kurumunun uygulanmayacağı ve İİK’nın 269/c maddesi gereğince borçlu tarafından borcun ödendiğinin ispatlanamadığı gerekçeleri ile İlk Derece Mahkemesi kararının yerinde olduğu belirtilerek borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar

Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Borçlu temyiz dilekçesinde; istinaf başvurusunda ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesinin kararının bozulmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; adi kira ve hasılat kiralarına ilişkin takipte itirazın kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İİK md. 62., 68., 269., 269/c., TBK md. 315.

3. Değerlendirme
İİK’nın 269. maddesi gereğince, ödeme emrinin tebliği üzerine, borçlu yedi gün içinde itiraz sebeplerini, İİK’nın 62. maddesi hükümleri dahilinde icra dairesine bildirmeye mecburdur.
Somut uyuşmazlıkta; alacaklının 23.01.2019’da haciz ve tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle, icra müdürlüğünce düzenlenen örnek 13 numaralı ödeme emrinin borçlu kiracı Vepa … A.Ş.’ye tebliğ edilemeden, borçlunun takibi kendiliğinden öğrenmesi üzerine 08.02.2019 tarihinde takibe itiraz ettiği görülmüştür. İcra takip dosyasında borçluya ödeme emri tebliğ işlemi yapılmadığından, yukarıda anılan maddedeki borçluya verilen süreler işlemez. Borçluya usulüne uygun olarak tahliye ihtarlı ödeme emri tebliğ edilmeden ödeme ve itiraz süreleri de işlemeye başlamayacak olup, borçlunun itiraz hakkı doğmayacağından, haricen öğrenmeye dayalı itirazın da yasanın emredici hükümleri karşısında hukuki sonuç doğurmayacağının ve alacaklının bu aşamada İcra Mahkemesinden itirazın kaldırılmasını ve tahliyeyi isteyemeyeceğinin kabulü gerekir.
Hal böyle olunca; İlk Derece Mahkemesince, alacaklının itirazın kaldırılması ve tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile itirazın kaldırılması ve tahliyeye kararı verilmesi doğru değildir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;

5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nun 364/2. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 373/1. maddesi uyarınca, … Bölge Adliye Mahkemesi 36. Hukuk Dairesinin 01.7.2022 tarih ve 2021/691 E. – 2022/1599 K. sayılı istinaf talebinin esastan reddine ilişkin kararının KALDIRILMASINA,

… 26. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 03.12.2020 tarih ve 2019/495 E. – 2020/679 K. sayılı kararının BOZULMASINA, bozma nedenine göre borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,

Peşin alınan harcın istek halinde iadesine,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
02.03.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.