YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11339
KARAR NO : 2023/3625
KARAR TARİHİ : 23.05.2023
MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi
SAYISI : 2022/1188 E., 2022/1020 K.
DAVA TARİHİ : 19.09.2019
HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesi
SAYISI : 2021/205 E., 2022/285 K.
Taraflar arasındaki şikayet uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararın şikayetçi borçlu tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine hükmedilmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesi kararı şikayetçi borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:
I. ŞİKAYET
Şikayetçi borçlu şikayet dilekçesinde; ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediği iddiası ile Ankara 9. İcra Mahkemesi’nin 2019/882 Esas ile şikayette bulunduğunu, dosyanın derdest olduğunu, usulsüz tebliğ öğrenme tarihinden itibaren yedi gün içinde takibe itiraz ettikleri halde İcra Müdürlüğünce itirazlarının reddedildiğini, tebligat usulsüzlüğü şikayetine ilişkin dosyanın bekletici mesele yapılması gerektiğini, alacaklının borçlu şirketin ortağı ve yöneticisi durumunda olduğunu, borçlu şirkete gönderilen ödeme emri tebligatının alacaklı tarafından muhtarlıktan teslim alındığını, dayanak belgelerin tebliğe çıkarılmadığı ve tasdik edilmediğini, faizin fazla talep edildiğini, alacaklının kimlik fotokopisine yer verilmediğini ileri sürerek itirazın reddi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
II. CEVAP
Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; borçlu şirket adına şikayette bulunan …’ın borçlu şirketi tek başına temsile yetkisi bulunmadığını, aktif dava ehliyeti olmadığı için usulden reddi gerektiğini, şikayetin sürede yapılmadığını, borçlunun iddiasının aksine ödeme emrinin alacaklıya tebliğ edilmediğini, ödeme emrini içeren zarfın muhtara teslimi ile tebligatın gerçekleştiğini, sürelerin de bu tarihten işlemeye başladığını, alacaklı şirket ortağının ödeme emrini muhtardan teslim almasının tebliğ işlemine etkisi bulunmadığını, ayrıca şirket ortağının, şirketten alacaklı olmasında hukuka aykırılık bulunmadığını ileri sürerek şikayetin reddini istemiştir.
III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; Ankara 9.İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2019/882 Esas-980 karar sayılı kararı ile ödeme emri tebligat usulsüzlüğü ve takip dayanağı belgenin eklenmediği yönündeki şikayetin reddedildiğinden icra müdürlüğü işleminin yerinden olduğunu belirterek şikayetin reddine hükmedilmiştir.
IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur.
B. İstinaf Sebepleri
Borçlu istinaf başvurusunda; şikayet dilekçesinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediği ve takibe dayanak belgenin tasdikli suretinin ödeme emri ile tebliğ edilmediği iddiasına dayalı olarak ödeme emrinin iptali istemiyle İcra Mahkemesine yapılan başvurunun Ankara 9. İcra Mahkemesi’nin 07.04.2022 tarih ve 2021/175 Esas 2022/286 Karar sayılı kararı ile reddedildiğini, bu durumda sözü edilen mahkeme kararı ve İcra Mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesinin şart olmadığı dikkate alındığında, borçlunun itirazının süresinde olmadığı yönündeki İcra Müdürlüğü işleminde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gerekçesi ile borçlunun istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu temyiz isteminde bulunmuştur.
B. Temyiz Sebepleri
Şikayetçi borçlu temyiz başvurusunda; şikayet ve istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü hususları tekrar etmek suretiyle Bölge Adliye Mahkemesinin Kararının bozulmasını talep etmiştir.
C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık; icra dosyasına sunulan itirazın süresinde olmadığı gerekçesiyle reddine ilişkin İcra Müdürlüğü işleminin iptali istemine ilişkindir.
2. İlgili Hukuk
İİK md. 16.,
3. Değerlendirme
1.Bölge Adliye Mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken HMK’nın 371. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine ve temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararında yazılı gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup, şikayetçi borçlu tarafından temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiş ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanunun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK’nın 370. maddeleri uyarınca ONANMASINA,
Alınması gereken179,90TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,
Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,
23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.