Yargıtay Kararı 12. Hukuk Dairesi 2022/11276 E. 2023/3600 K. 23.05.2023 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 12. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2022/11276
KARAR NO : 2023/3600
KARAR TARİHİ : 23.05.2023

MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi
HÜKÜM/KARAR : Ret
İLK DERECE MAHKEMESİ : İstanbul … 25. İcra Hukuk Mahkemesi

Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde, borçlunun borca,faize ve imzaya itirazı üzerine yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince imzaya itirazın kabulüne, takibin durdurulmasına, alacaklı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında tazminata,%10’u oranında para cezasına karar verilmiştir.

Kararın alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine,Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurusunun esastan reddine hükmedilmiştir.

Bölge Adliye Mahkemesi kararı alacaklı tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi … tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü:

I.İTİRAZ
Borçlu itiraz dilekçesinde; ödeme emri ekinde aslı gibidir onaylı takip dayanağı senet suretinin bulunmadığını, ödeme emrinde alacaklı olarak … gözükmekte ise de senet üzerinde …’ın lehdar olarak yer aldığını, senedin arka yüzüne ilişkin suret dosyada bulunmadığından alacaklı tarafından usulüne uygun cirolanıp cirolanmadığının bilinemediğini, lehdar …’a ait bir imza ve ciro olmaksızın alacaklı … tarafından icra takibi başlatılmasının ciro silsilesindeki kopukluğu ortaya koyduğunu, senet üzerindeki imzaya itiraz ettiklerini, borcu ve faizi de kabul etmediklerini ileri sürerek ödeme emrinin, takibin iptalini, alacaklı aleyhine asıl alacağın %20’si oranında tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.

II. CEVAP
Alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. Mahkemeye sunmuş olduğu bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde; bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli olmadığını, raporu kabul etmediğini, takip dayanağı senetteki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunu ileri sürerek yeniden rapor aldırılarak itirazın reddine, borçlunun tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; itirazın yasal 5 günlük sürede yapıldığı, aldırılan raporun hüküm kurmaya elverişli olduğu, takibe konu bonoraki imzanın borçluya ait olmadığı gerekçesi ile itirazın kabulüne, takibin borçlu … yönünden İİK md. 170 gereği durdurulmasına, yüzyüzelik bulunması nedeniyle takip konusu asıl alacak 150.000 TL’nin %20’si olan 30.000 TL tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine, takip konusu asıl alacak 150.000 TL’nin %10’u olan 15.000 TL para cezasının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına karar verilmiştir.

IV. İSTİNAF
A. İstinaf Yoluna Başvuranlar
İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur.

B. İstinaf Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde; bilirkişinin, raporunu hazırlarken grafoloji biliminin gerekliliklerine uygun hareket etmediğini, bu haliyle raporun objektif denetiminin mümkün olmadığını, bilirkişinin, kendince mukayese yaptığını, yaptığı bu mukayeselerin görüntülerini ve sair hususları rapora eklemediğini, raporunda dayanaklarının kanıtlarını ortaya koymadığından yapılan inceleme ile tanzim edilen tek taraflı raporun hükme esas alınamayacağını, imza veya yazının atfedilen kişiye ait olup olmadığının, dayanakları gösterilmiş, tarafların, mahkemenin ve Yargıtay’ın denetimine elverişli bir raporla ortaya konulması, gerektiğinde karşılaştırılan imza veya yazının hangi nedenle farklı veya aynı kişinin eli ürünü olduklarının fotoğraf ya da diğer uygun görüntü teknikleriyle de desteklenmesi gerektiğini ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir.

C. Gerekçe ve Sonuç
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; takip dayanağı senette lehtarın … olduğu, takibin … tarafından başlatıldığı, alacaklıya ilişkin nüfus kayıt örneğinin incelenmesinde; evlenme ile … soyadını aldığı, dolayısıyla takibin senette lehtar olarak görülen kişi tarafından yapıldığı anlaşılmakla alacaklı sıfatına haiz olduğu, alacaklı her ne kadar raporun hükme esas alınacak nitelikte olmadığını beyan etmiş ise de, davaya karşı yazılı cevap sunmadığı, imza incelemesine esas teşkil edecek belge ibraz etmediği, davacı tarafın göstermiş olduğu belge asılları incelenerek bilirkişi incelemesi yapıldığı, bilirkişi raporunun da hüküm kurmaya elverişli olduğu, senette yüzyüzelik ilkesi bulunduğundan mahkemece tazminat ve para cezasına hükmedilmesinde de bir isabetsizlik olmadığı gerekçesi ile istinaf başvurusunun HMK’nun 353/1-b.1. maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.

V. TEMYİZ
A. Temyiz Yoluna Başvuranlar
Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı temyiz isteminde bulunmuştur.

B. Temyiz Sebepleri
Alacaklı istinaf dilekçesinde ileri sürdüğü hususlara ek olarak, ödeme emri tebligatındaki imza ile senetteki imzanın aynı olduğunu, imzanın huzurunda atıldığını ileri sürerek kararın bozulmasını talep etmiştir

C. Gerekçe
1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme
Uyuşmazlık, bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile icra takibinde borca ve imzaya itiraza ilişkindir.

2. İlgili Hukuk
İİK 169/ a, 170 inci madde hükümleri

3. Değerlendirme
1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun’un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
2. Temyizen incelenen karar, tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, uyuşmazlığa uygulanması gereken hukuk kuralları ile hukuki ilişkinin nitelendirilmesine, dava şartlarına, yargılama ve ispat kuralları ile kararda belirtilen gerekçelere göre usul ve kanuna uygun olup alacaklının temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenler kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.

VI. KARAR
Açıklanan sebeplerle;
Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK’nın 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı Kanun’un 370 inci maddesinin birinci fıkrası uyarınca ONANMASINA,

Alınması gereken 179,90 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline,

Dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine,

23.05.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.